Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Eylül '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Bekaret ve namus

Bekaret ve namus
 

Efendim baştan söyleyeyim, yazıda cinsellikle ilgili bir şey yok. Sadece bazı kavramların Türk toplumundaki bana göre yanlış anlaşılmasının eleştirildiği kısa bir yazı olacaktır.

Bundan bir iki gün evvel, bir hanım kardeşimizin yazdığı günceyi okudum. Çok haklı şeylerden bahsediyordu. Bir yerden sonar kendi eleştirdiği kişilerin arasına katılması ise yazının handikapıydı. Aslında yorumum yayınlansa, ben bu yazıyı yazma ihtiyacı da duymayacaktım ama, insanlar eleştiriyi kaldıramayabilirler.

Bu arkadaşımız, kendisinin kabarık turuncu renkli saçlı olmayı sevdiğini ve ilginç kıyafetler giydiğini, toplumun da bu kız böyle giyiyorsa ne lay lay lom kızdır. Allah bilir neler yaşamıştır diye düşündüğüüü. Başı kapalı ya da üsturuplu giyinen kızlar için, ne kadar namuslu kız yaftası yapıştırdıklarını ve bu düşüncenin ne kadar yanlış olduğunu belirtmiş.

Ben bu düşüncesi için kendisine tüm gönlümle katılıyorum. Bir insanın namusu ya da kişiliği giydikleri ile anlaşılmaz. Bu tür yakıştırmalar ancak bizim gibi geri kalmış, aylak toplumlara özgü davanıştır.

Sonra devam etmiş bu arkadaşımız örnek vermiş, demiş ki;

"Bir gün, eskilerden bir bayan arkadaş kendisi, (zaman zaman namaz vs kılar, çok kapalı değildir ama hanım gözükür) sevgi duyduğu bir adama ahlaksız teklif diye tabir edeceğim bir şey demişti. Sevgilisi de, iyi bir adam olsa gerek, henüz ilişkimiz bunun için erken demişti. Dedim ki, yapma etme, senin ailen ve senin psikolojin bunu kaldırmaz, olası bir ayrılık olsa, intahar edersin alimallah. Hem bunlar inancına göre günah değil mi ? Ailen senin bu anlamda rahat değil ki, suçluluk hissetmeyecek misin ?

Bana şöyle dedi " Ben aileme karşı sorumlu değilim. Ben sadece Allaha karşı sorumluyum ve günahım Allahla benim aramda.".

Allahtan, beyfendi bu hanım kızımızı 5 güne varmadan terketti de, ağlasa da, aslında kendisine bir iyilik yapıldığını farketmedi"

Bu kısma kadar ne güzel okuyordum ama bunu görünce, zaten bozuk para ile emaneten çalışan sigortalarım, tak diye attı.

Ne güzel düşünmüşsün, insanların beni saçımın rengi veya kıyafetlerimle yargılamaları ne kadar yanlış demişsin. Bunun üstüne sen, nasıl olur da hoşlandığı kişiyle birlikte olmak isteyen bir başka hanım kızımızı, aynı şekilde yargılayabilirsin? Dert yandığın şeyle, yaptığın şey aynı değil mi?

Gerçi diğer hanım, “bu Allah'la benim aramda” diyerek ayarı vermiş ama, ayar alabilene (anlayabilene) verilir.

Namusu hala iki bacak arasında arayanlara lanet olsun. Bir insan nasıl olur da bir küçük et parçası ile kıymetlenir? Biri bana çıkıp şunu açıklasın.

Arkadaşlar sizin namus timsali gördüğünüz o et parçası, boğazımızdaki bademcikle aynı işlevi gören insan organcığıdır. Sen nasıl beni kıyafetimle yargılayamazsınız diyorsan, sen de bir başkasını bakire olup, olmamasına göre yargılayamazsın.

Ha bu şu mu demek, her türlü alavereyi dalavereyi yapayım (hırsızlık, dolandırıcılık, yalan, vb) ama kimse bekaretime zeval vermediği sürece namusluyum. Ya da bekaretimi elleme de, ne yaparsan yap.

Marifet bekarete sahip çıkmak değil, marifet düzgün insan olabilmek.

Burdan şunu anlıyorum; okumak cahilliği alır, namus anlayışı baki kalır...

Şimdiden, kızgın halimle yazdığım bu yazıdan alınacaklardan özür dilyorum. Yalnız görüşlerimin arkasındayım. Namus bekaretle olmaz, namus saç rengiyle olmaz. Namus insanın içinde olan bir şeydir, fiziksel yapıda aranamaz...

Sevgiler, saygılar

Not: Foto tahrik edici olmasın diye tarafımdan özenle seçilniştir. Amacım ilgi çekmek değil, kadınların bile kendilerini ikinci sınıf vatandaş yerine nasıl koyduklarına olan isyan ve hayret belirtmedir.

 
Toplam blog
: 40
: 7324
Kayıt tarihi
: 20.03.07
 
 

Karga, kargagiller (Corvidae) familyasından Corvus cinsini oluşturan, iri yapılı, düz gagalı, pençel..