Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '16

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ben ağız dolusu küfür edebilirim. Sizler edemezsiniz!

Ben ağız dolusu küfür edebilirim. Sizler edemezsiniz!
 

Görsel kaynak: ertusch.wordpress.com


Küfür, hele ağız dolusu küfür,  çaresizliktir…

Başka hiçbir şey yapamayan, küfürler savurarak çaresizliğine çözüm arar.

Çaresizlik içinde küfürler savurarak öfkesini dile getirip, kendini sakinleştirmeye çalışır…

 

Daha da çaresiz kalmışsa lanetler savurur…

Bilmez lanetlemenin Tanrısal bir yetki olduğunu ama lanetler…

Olmadı Allah’ a havale ettim der…

Bilmez ki, Allah onun memuru değildir, ona bir şey havale edemez…

 

Olmadı; beddualara sığınır…

Düşünmez ki, bedduası döner dolaşır ayağına dolaşır…

 

Ne yapsın peki? Öyle bir çaresizliğin, öyle bir acının içinde kalmıştır ki!

Elinde hiçbir güç yoktur…

Küfürlere, hakaretlere, beddualara, lanetlemelere sığınır.

 

Çünkü sokaktaki insandır o. Elinde teröre cevap verebileceği, daha can acıtıcı bir silah yoktur.

Bizler, sıradan vatandaşlar, bunları yapabiliyoruz işte. Öfkemiz çok büyük.

 

Evet, sokaktaki insanız biz ve elimizden gelen hiçbir şey yoktur.

Peki, elinde güç olanlar da bunları yapabilir mi? Yapar mı? Ya da ne yapması gerekir?

 

Size, bağıra bağıra, söylüyorum:

Ben kınayabilirim…

Ben lanetler savurabilirim…

Hatta ana avrat küfürler bile edebilirim…

Çünkü ben sokaktaki adamım, elimden sadece bunlar gelir.

Silahım yok, terörist avına çıkamam…

İstihbaratım yok, cinayetleri önceden bilemem, önleyemem…

Ordum yok, düşman üstüne gidemem!

 

Ama siz benim gibi sokaktaki adam değilsiniz!

Siz benim, bir halt edip, verdiğim tüm yetkilere, güce, ordulara, silahlara sahipsiniz!

 

Bırakın biz lanetleyelim, biz küfürler savuralım, biz kınayalım ama siz bir susun!

İşinizi yapın! Bırakın hamaseti, kuru tehditleri, kınamaları, lanetlemeleri!

 

Bana şehitlerimi, huzurumu, kardeşliğimi geri verin!

Dünya malı ne varsa, özendiğiniz hangi makam varsa sizin olsun!

Bana çocuklarımı geri verin…

 

Ben sokaktaki adamım; hırsımdan ağlarım, söverim, boş boş konuşabilirim! Ağzıma geleni de söyleyebilirim! Başka çarem yok, yapabileceğim bir şey yok.

 

Siz işinizi yapın; bırakın benim yaptıklarımın aynısını yapmayı, bırakın sokaktaki adam ağzını!

Bırakın hamaseti, nutukları, lanetlemeleri. İşinizi yapın!

 

O boş söylemleri bize bırakın.

İşinizi yapın ve şehitlerimi, çocuklarımı, canlarımı, huzurumu geri verin…

 

Ya da gelin yer değiştirelim.

Emin olun, teröre karşı, en az sizin kadar güzel lanetler savurabilir, sövebiliriz! Kınarız da!

Eğer tüm mesele buysa, emin olun sizden iyi yaparız!

 

Susun artık ve işinizi yapın!

Alınacak gaz kalmadı bizde. Bütün gazlar sizde!

Bıktık hamasi nutuklardan, tehditlerden, saman savurup sap toplamanızdan!

 

İşinizi yapın!

Küfrü, lanetlemeyi, kınamayı bize bırakın!

 
Toplam blog
: 90
: 2099
Kayıt tarihi
: 27.05.07
 
 

Yaşayacağım yıllar yaşadıklarımdan daha az... Öyleyse "adam gibi yaşamalı" diye düşünüyorum. Kola..