- Kategori
- Kitap
Ben hangi kitabı okuyorum?!

Ben, bu kitabın kahramanı ben, seviyorum hepinizi sizde ben!
Bırak küçük adam, kocaman adam sevsin fareleri; ister ölü, ister diri; ne fark eder ki?
Çok küçükler. Çok seviyor fareleri adam küçük küçük. Adam, küçük olan her şeyi çok seviyor; köpek, tavşan, fare ve kadın!
Kadın mı?
Küçük adam, kocaman adama, konuşma, diyor, sakına ağzını açma sen. Senin yerine ben konuşurum. Ve sakına kimseye bulaşma. Seviyorum derken sakına öldürme küçükleri.
Okşarken, güzel güzel severken, çıt gidiveriyor küçükler!!!
Kırmızıyı sevdiği için kırmızılı kadına, o küçük kadına sarılmıştı koca adam, dokunmuştu. İnsan kocaman olunca, kocaman kocaman korkuyor küçükler, hele bu küçüklerden biri kadınsa....
Ben bir güzel kitap okuyorum. Kitapta seviyorum koca adamı; ama korkuyorum da....
Ölü bir fareyle, cebimde taşıdığım, baş parmağımla sevip okşadığım o fareyle nehir boyunca ben de yürümek ister miydim, yanımda o adam var veya yok?
Bu kadın başımıza bela olacak, dedi küçük adam. Kocaman adam gülümsedi.
Para lazım. Çok çalışmalıyız. Para biriktirip bir an önce gitmeli buralardan. Kendi çiftliğimiz aşkına ona buna bulaşmadan, kafamız önümüzde işe koşmalıyız.
O adam, o genç adam, o kadının adamı, o kadına, kadınına sahip olamayan adam, bir sorun çıkaracak gibi bakıyor kocaman adama; aman dikkat!
Çok para kazanalım! Bir çiftlik satın alalım! Benim çok ama çok köpeklerim olsun, tavşanlarım, farelerim; ben onlarla oynayayım...
Kocaman adamlar saf, küçük adamlar kurnaz mı olurlar; hey yazar!...
1.Not: John Steinbeck, sana sesleniyorum ya da sende, işte bu kitapta susuyorum!
2.Not:
Hey koca adam,
kocaman adam,
öldürmeden sevmesini
ah bir bilebilseydin;
farede,
tavşanda,
köpekte,
insanda,
o küçükte
kalabilmeyi,
nehirler boyunca
mutlu
yaşayabilirdin.
3.Not: Koca adam seviyor, okşuyor, mutlu oluyor o sıcaklıkta ve şaşırıyor o sıcaklığın bu sevgi sonucunda soğuyup yitişine!!!
Ş.Y.
Çok küçükler. Çok seviyor fareleri adam küçük küçük. Adam, küçük olan her şeyi çok seviyor; köpek, tavşan, fare ve kadın!
Kadın mı?
Küçük adam, kocaman adama, konuşma, diyor, sakına ağzını açma sen. Senin yerine ben konuşurum. Ve sakına kimseye bulaşma. Seviyorum derken sakına öldürme küçükleri.
Okşarken, güzel güzel severken, çıt gidiveriyor küçükler!!!
Kırmızıyı sevdiği için kırmızılı kadına, o küçük kadına sarılmıştı koca adam, dokunmuştu. İnsan kocaman olunca, kocaman kocaman korkuyor küçükler, hele bu küçüklerden biri kadınsa....
Ben bir güzel kitap okuyorum. Kitapta seviyorum koca adamı; ama korkuyorum da....
Ölü bir fareyle, cebimde taşıdığım, baş parmağımla sevip okşadığım o fareyle nehir boyunca ben de yürümek ister miydim, yanımda o adam var veya yok?
Bu kadın başımıza bela olacak, dedi küçük adam. Kocaman adam gülümsedi.
Para lazım. Çok çalışmalıyız. Para biriktirip bir an önce gitmeli buralardan. Kendi çiftliğimiz aşkına ona buna bulaşmadan, kafamız önümüzde işe koşmalıyız.
O adam, o genç adam, o kadının adamı, o kadına, kadınına sahip olamayan adam, bir sorun çıkaracak gibi bakıyor kocaman adama; aman dikkat!
Çok para kazanalım! Bir çiftlik satın alalım! Benim çok ama çok köpeklerim olsun, tavşanlarım, farelerim; ben onlarla oynayayım...
Kocaman adamlar saf, küçük adamlar kurnaz mı olurlar; hey yazar!...
1.Not: John Steinbeck, sana sesleniyorum ya da sende, işte bu kitapta susuyorum!
2.Not:
Hey koca adam,
kocaman adam,
öldürmeden sevmesini
ah bir bilebilseydin;
farede,
tavşanda,
köpekte,
insanda,
o küçükte
kalabilmeyi,
nehirler boyunca
mutlu
yaşayabilirdin.
3.Not: Koca adam seviyor, okşuyor, mutlu oluyor o sıcaklıkta ve şaşırıyor o sıcaklığın bu sevgi sonucunda soğuyup yitişine!!!
Ş.Y.