Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Haziran '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ben tatile gidiyorum! Yaşasın tatil.

Ben tatile gidiyorum! Yaşasın tatil.
 

Oh ne güzelmiş tatil!


Arkadaşlar bana müsaade var m?

Geçen sene olduğu gibi tatile gidiyorum. Çünkü okullar kapandı. 1 Hafta oldu. Büyük kızım Defne sekize geçti. Biliyorsunuz artık OKS kalktı onun yerine okul bitimin de her sene sınava girecek ve orta son da girecekleri sınavla birlikte daha önce girdikleri sınavlardan aldıkları puanlamaya göre hangi liseye gireceği belli olacak. İşte bu sınav altılar için bugün yapıldı. Yediler için de yarın sabah yapılacak. Defne’de bunların arasında yarın saat 10’da giriyor. Şimdiden herkese başarılar.

Tatilde bilgisayar yok. Laptopum da yok. Hey öyle ise sizlerden yine iki ay gibi bir zaman uzak kalacağım. Ağustosun ortalarından itibaren tekrar beraberliğimiz kaldığımız yerden devam ederiz. Olmaz mı?

Bu zaman zarfı içersin de Avrupa Şampiyonası noktalanacak. Temmuz ayı içersin de Fransa Bisiklet turu olacak. Ağustos ayı basından başlayarak ligler başlamış olacak. Olimpiyatlar Çin’de başlayacak. Bu arada siyasette ne gibi olaylar olur. Bilemem. AK Parti kapanır mı kapanmaz mı? Bekleyeceğiz göreceğiz. Geldiğim de değerlendirmeyi beraber yaparız.

Bu arada bizim dostlarımız da Gizem’le Brayn bizlerden daha da uzaklaşacaklar. Onlardan güzel haberler bekliyoruz. Tatile çıkmadan önce geçen günler de bana gelen son yazılarını size sunmadan geçemeyeceğim. Onlar şimdi Özbekistan’dalar.

Genellikle bir ülkeden diğerine pedal çevirirken içimiz heyecanla dolar, seviniriz. İlk defa bir ülkeyi terk ederken hüzünle doluyor içim. Benzer dili konuşmamızdan mı, her gün illa ki birilerinin evine davet edilişimizden mi, yöresel kıyafetleriyle gözlerimizi okşayan halk mı, yoksa kan mı çekti bilmem (burası atalarımızın göç ettikleri topraklar) ama Özbekistan'a gelmek zor (bakiniz bir önceki blogdaki çöl geçişi), ayrılmak daha da zor...
Sevgimizin tek bunun sebebi İpek Yolu'ndan günümüze kalan göz kamaştırıcı şehirler olan Kıva, Buhara ve Samarkand değil, Özbekistan'ı Özbekistan yapan bütün detaylar... İnsanların iyiliği, ellerinde avuçlarında olan birkaç gidim şeyi de tüm gönülleriyle size vermeleri bütün dünya görüşünüzü bir kere daha gözden geçirmenizi sağlıyor. Umarım bana verdiklerini ilerde ben de başkalarına verebilirim.

TASKENT'TE BISIKLETEMA SUNUMU

Yarın (Çarşamba) günü Taşkent'te faaliyet gösteren yerli ve yabancı STK'lara, Birleşmiş Milletler temsilcilerine, Özbek TV ve radyosuna, TRT Özbekistan'a ve konsolosluğumuza UNDP binasında bisikleTEMA sunumu yapıyoruz. Özbekistan, bisiklet için ideal bir ülke; bir kere yufka gibi dümdüz ve yollar 3-4 uçağın yan yana inebileceği kadar geniş! Şehir dışında herkes zaten bisiklete veya eşeğe biniyor ama şehirlerde arabalar gemiyi azıya almış durumda. Biz de 'varsa bir durum, yapalım açık oturum' diyerek bir bisiklet oturumu yapmaya karar verdik!


ORTA ASYA'DA BIR TURK...

Radyoda Tarkan ve İbrahim Tatlıses...
Televizyonda Emirhan ve diğer Türk dizileri...
Bakkal, market raflarında Türk malları...
Her köşe basında Türk inşaat şirketleri, şehirlerin en güzel yerlerinde Türkler tarafından isletilen oteller...
Özel Türk okullarında kusursuz İstanbul Türkçesi öğrenen öğrenciler...
Burada 'Türküm' dediğinizde insanlar ilgiyle, sevgiyle ve biraz da gıptayla bakıyor.


TURKIYE'NIN OZBEKISTAN'IN CEVRE SORUNLARINDAN ALMASI GEREKEN DERS

Küresel ısınma yüzünden aradaki vahaları yutarak birleşmeye başlayan Kızılkum ve Karakum çölleri... Tuzla kaplanmış, bir otun bile bitmesine izin vermeyen topraklar... 'Ülkemiz kalkınacak' diye toprağa ve suya siyanür salmasına izin verilen altın madenleri... Daha fazla pamuk üretimi için nehir girişi kesilince kuruyan Aral Denizi... Bilmem bu film size de tanıdık geldi mi? Farklı isimler, benzer senaryolar... Gecenler de Türk televizyonuna bir ekonomi uzmanını seyrettim, diyor ki, 'Piyasalarda güvensizlik var, lüks tüketim dostu, insanlar ikinci üçüncü arabayı alacak, almıyor. Bunun en kısa zamanda giderilmesi lazım'. Ey adam, dünya artik bu kadar tüketimi kaldırmıyor, bitiyor, sona doğru koşar adim gidiyoruz, sen diyorsun ki haydi arabaya atlayalım, daha hızlı gidelim! El insaf... İsteyen buyursun 'Dünyanın Durumu' isimli yıllık raporu okusun (Worldwatch Enstitüsü, TEMA yayınları)



COOK ONEMLI Teşekkür listesi:

    Bisikletten düşerek hain bir arabanın tekerlekleri altında kalan ultra hafif, ultra teknolojik Toshiba Protege R500 lap top'umuzu değiştirmek konusunda hızla devreye giren malzeme sigorta sponsorumuz Genel Sigorta'ya Bin bir sorumuzu sabırla yanıtlayan, bürokrasinin son derece ağır işlediği bu ülkede her konuda bize yardımcı olan ve hatta konsolosluk bahçesinden vişne toplamamıza izin veren Ozbekistan Türkiye Konsolosluğu 1. ve 2. sekreterleri Emre ve Ela Karagöl'e en içten teşekkürlerimizi iletmek istiyoruz.

Simit di özledim! Başka da bir derdim yoktur.

Ozbek arkadaşlarına menemen yapıp parmaklarını yediren Gizem (zaten elleriyle yediklerinden zor olmadı!)
Ozbek arkadaşlarına pancake yaparak ellerinin geri kalan kısmını yediren Bryan
Hiçbir şey yapmadan bisikletin arkasında dünyayı gezmenin keyfini çıkartan Maskot Doğa

Not: Her Cuma saat 18:30-19:00 arası Acık Radyo'da, Acık Defter program konuğuyuz.
Not 2: Türkiye vatandaşları Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgizistan'a vizesiz gidebiliyor. Lay laylom!

Şimdilik benden bu kadar. Tatile çıkacak olan olmayan herkese iyi tatiller.

Ha bu ara ben Ege’nin güzel ilçelerinden Didim’e gittiğimi belirteyim. Bunu söylerken de içimizden biri olan Blog yazarlarından Erdoğan Şahin Bey’in yaşadığı yere gidiyorum. Kendisiyle tanışır hoş sohbet etme fırsatı bulurum.

Geleceğim zamana kadar kendinize iyi bakınız.

Ahmet Üstündağ.

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..