Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

16 Şubat '13

 
Kategori
Siyaset
 

Ben vatandaşım (Başbakan ve vekillere...)

Ben vatandaşım (Başbakan ve vekillere...)
 

Konuştukça birilerine dokunuyor yazdıkça birileri alınıyor gerçekleri dile getirdikçe bazıları ve özellikle birileri gocunuyor, kızıyor takmış at gözlüğünü aklına geleni söyleme hakkını kendinde buluyor. Garip bir dünya ve dibe çökmüş insanlık özlemleri…

“Ben Vatandaşım” şu anda çok şey yaşıyorum görmek istemediklerimi görüyorum beklentilerimin olmamasından dolayı üzgünüm ve ne yazık ki onların özlemini çekiyorum. Çünkü bu ülke bizim ülkemiz ve başka bir ülkem ve gideceğim yerim de yok…

Bu ülkenin Başbakanına ve Milletvekillerine seslenmek istiyorum;

Bir kere öncelikle şunu belirtmekte fayda mülahaza ediyorum; İster beğenelim ister beğenmeyelim bu ülkenin en temel haklarından biri demokratik yaşamın ana kuralı seçimle hatta çok etkin bir oy oranı ile başa geldiniz, saygı duyuyorum. Üstelik çok icraatınızı beğenmesem de gerçekten çok önemli değişimlere imza attığınıza da inanarak teşekkür ediyorum.

Ancak yazmasam olmayacaktı, giderek kızmaya ve üzülmeye başladım. Zira; ülkede olumlu değişimlerin yanı sıra hiç bize yakışmayan bizi temsil etmeyen hatta bizi beş para etmeyen ülkeler karşısında küçük düşüren olayları da yaşamaya başladık, kendi benliğimizden geçmişimizden kopmaya başladık. Adeta birilerinin atmosferine girmiş ve neredeyse yakıtı bitmek üzere olan bir uzay roketi gibi faili meçhul bir gelecekten medet umuyoruz.

Halkın içinden gelmiş birilerinin halkın yaşam biçiminden kopup kendi yörüngesinde iktidarın nimetlerini kullanarak şaşalı bir yaşamı yeğlediklerini halktan uzaklaştıklarını tarihimizden çok iyi biliyoruz.

Bazen susmak gerekiyor olmalı çünkü anlatmak istediklerini anlatamazsınız yazmak istediklerinize elini gitmez. Keşkeleriniz içinizi bir fare gibi kemirir, gün gelir üzüntü verir bitirir sizi.

Bazen de görmemeniz gerekenleri görürsünüz her an aklınıza gelir gözyaşlarınızı tutamaz ağlarsınız bir faydası olmaz, Kahrolur ne kendinizin ne bu güzel halkın hak etmediğini düşünürsünüz. Bazı zamanlar da ise yüreğinizde sevgi varsa yani ana baba kardeş dost arkadaş sevgisi ile büyüdüyseniz gördükleriniz duyduklarınızı sizi usul usul öldürmeye yeter de artar bile…

Kimi zaman da uzaktan şöyle bir ülkenizin üzerine bakarsınız size göre karabulutlar dolaşmaktadır her an bir fırtına her an bir doğal afet yaşanacağınız düşünürsünüz endişeleriniz kaygılarınız elinizi ayağınız bağlar çaresizliğinize isyan edersiniz.

Kaç kişi böyle düşünüyor bilmiyorum ama ben vatandaşım, siz de bir zamanlar vatandaştınız, gökten zembille indiğinizi sanmıyorum her ne kadar birileri size tapıyor ilahlaştırmaya çalışıyor olsalar bile…

Biliyorum siz asla açlık çekmiyorsunuz ve bundan sonra da asla çekmeyeceksiniz bir kere aldınız iktidarın lezzetini paylaştınız ya birileri artık asla sizlerin elini yağdan ve baldan eksik etmezler. Yani açlık nedir bilmeyeceksiniz şimdiye kadar da okuduğumuz kadarıyla hiçbirinizde açlık çekmemişsiniz.

Yazıyorum ve soruyorum buraya kadar yazdıklarımı ve bundan sonra yazacaklarımızı hiç düşündünüz mü merak ediyorum?

Siz en son ne zaman üşüdünüz evinizde kömürünüz odununuz doğal gazınız yanmadı. Şu anda her şey emrinize amade bunların hiçbirinin yokluğunu çekmenizin imkân ve ihtimali yok.

Hiç aç kaldınız mı? Aç kalmayacaksınız da, evinizde buğun hiçbir insanın ulaşamadığı kadar çok besin gıda seçme şansı var. Tabir caizse bir eliniz yağda öbür eliniz balda, yediğiniz önünüzde yemedikleriniz arkanızda…

Sizin çocuklarınız lüks ve varlık içerisinde yaşıyorlar asla gelecek kaygıları yok hemen her türlü tehlikede bertaraf edileceklerinden eminler, üstelik ne bugüne kadar ne bugünden sonra hiç kimselerle mücadele etmeyecek kimselerle savaşmayacaklar. Sahip oldukları bazı varlıklara sahip olmayı bugün ülkemizin yüzde %95 i hayalinde rüyalarında bile göremezler. Ne siz ne eşiniz ne çevreniz ne de milletvekillerinizin yedi sülalesi asla ite kopuğa sapığa muhtaç bile olmayacaklar…

Bir dönem mağdur edebiyatı ile çocuklarınıza tanına ayrıcalıklar ve imkânlar artık, ülkede yaşayan çok gencin boynunu bükmeye kendilerini aşağılıkmış gibi hissetmelerine neden olmaya başladı.

Şimdi sizi ve milletvekillerinizi düşünmeye davet ediyorum;

Bütün bu imkânları sizlere veren tanıyan kim? Biz seçmenler yani halk değil mi? Ben size oy vermedim vermeyi de düşünmüyorum ama verenlere de saygı duyuyorum.

Artık gözle görünen servet artışınız ve ülkenin tüm nimetlerinden bir pay edinme gayretleriniz göze batmaya başladı ki özellikle Başbakan olarak siz ve ailenizin servetinde olağanüstü bir artış fark edilmeyecek gibi değil. Tıpkı geçmişte koskoca imparatorluğu yerle bir eden imparatorlar gibisiniz…

Eminim siz ve milletvekillerinizin edindiği varlık sadece sizlere de değil artık yedi sülalenize yetecek seviyelere gelmiştir…

Vazgeçtik varlık edinimlerinizden ancak “halk” olmaktan kopan iktidarların tepetaklak olduğunu bu ülkede yaşayanlar çok gördü, sizin için ayrıcalık tanıyacaklarını da sanmıyorum ama siz öyle düşündüklerinizi sanıyorsunuz…

Unutmayın bu ülkede rahmetli babamın dediği gibi “Bu ülke halkı kendisini idare edecekleri “GAZİ” diye karşılar “ŞEHİT” diye gömer sakın hafife almayın…

Şu ülkenin geldiği noktaya bir bakar mısınız? Hukuk yargı ayaklar altında, hukuk keyfe keder düzenlemelerle insanlıktan adaletten tamamen uzaklaşmaya başladı, yargı bağımsızlığını yitirip sadece sizin yörüngenize girdi, ağzınızdan çıkan her şey bu ülkenin anayasasını da yasalarını da yerle bir etmeye yetiyor da artıyor bile bundan rahatsız değil misiniz?

Polis teşkilatımız güvenlik güçlerimiz giderek “insan” olmaktan çıkmış, halkı da insan yerine koymaktan vazgeçmiş bir haldeler. Şiddet ve acımasızlık hatta işkence de en ufak bir azalma yok bilakis hemen her geçen günde katlanarak artmaktadır. Durumu sizi aksettirmeye çalışan öğrencilere yazarlara çiftçilere hatta muhalefet parti başkanlarına bile “GİT” diyecek kadar ileri gidebiliyorsunuz. Ama yasaları öyle kendi lehinize organize ettiniz ki ne hikmetse artık bizler size “GİT” diyemiyoruz bundan utanmıyor musunuz?

Şimdi birleri size yaranmak ki bu ülkede sizin haberiniz olmadan kuş uçmaz hepimiz biliyoruz, sizi ya Başkan ya da Cumhurbaşkanı görmek için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar hemen her fırsatta yeni bir gündemle halkın kafasını karıştırarak amaçlarına adım adım ulaşabilmenin hesabını yapıyorlar. İyi de yapıyorlar niye yalan söyleyeyim ama siz bu ülkede “benden başka adam mı kalmadı” diyemiyor kendinizi vazgeçilmez sanıyorsunuz, sizce bunda bir gariplik yok mu?

Silivri Hapishanesi artık tarihe geçecek, zira burada adalet yok hukuk yok insanlık yok, bir nevi insanlar canlı v-canlı mezara gömülmüşler orada. Haklarında hala kesinleşen en ufacık bir delil yok, reel suçlama yok ancak varsayımlar ve korkular yüzünden hala yargılanmayı adaletin tecelli etmesini bekliyorlar. Kimi hasta kimi çaresiz hatta umutsuz, sizi bize hepimizi bayrağımızı anımızı şanımız canları pahasına koruyan o insanlara atfedilen ve sizlerin de defalarca dile getirip seçim kazandığınız suçlamaları hak ettiğine inanıyor musunuz?

Biliyoruz ki, istediğiniz kişiler mal mülk sahip oluyor sizi kayıtsız şartsız destekleyenler asla aç kalmıyor kalmadıkları gibi de ömür boyu yetecek mal mülk ve servet sahibi oluyorlar. İstediklerinizi makam sahibi yaptırıyor istemediklerini çoluk çocuğunu sorumluluklarını düşünmeden atıverebiliyorsunuz. Acaba bu durum sizlerin başınıza gelseydi ne düşünürdünüz, isyan eder protestolara katılır belki suç işler miydiniz merak ediyorum.

Bu ülkede kaç gayri Müslüm kaç dindarlığı reddeden insan öldürüldü sizin korumanız gereken haberiniz var mı? Kaç polis hala kendi meslektaşları da olsa işkence yapıyor kaç karakola sağ salim girip cenazesi çıkan insan var biliyor musunuz?  Kaç asker kaç polis sadece sizin düşüncelerinize katılmadığı sizlere destek vermediği için hapishanelerde yatıyor biliyor musunuz? Bu ülkenin altına dinamit koyan estirdikleri terör yüzünden binlerce genci şehit eden teröristlerin hapishanedeki sayısı size muhalif olanların sayısından tam on kat daha az, garip değil mi. Düşünce suçlusu diye hapse atılanların sayısı terör suçu işleyenlerin neredeyse on kat daha fazla size garip gelmiyor mu?

Egemenliğin bilimin ilmin geleceğin teminatı olan üniversiteleri yönetenlerin asla özerkliği yok, iki dudağınız arasından çıkanlara uymak zorundalar korkularından konuşamıyorlar bile, bir üniversite de çıkan olaylarda polis öğrencileri PKK teröristlerinden daha tehlikeli buldu ve gazla copla neredeyse topuyla tüfeğiyle alaşağı etmeye kalktı. Polis artık yatıştırıcı değil saldırır bir hale geldi. Ne ilginç değil mi öğrenciler hatta halk “savunmaya” geçti. Bir gariplik göremediniz mi? Hala polisi neden savunuyorsunuz merak ediyorum?

Ben bir babayım eşim de anne tıpkı siz ve eşiniz gibi ama bir farkla bizler çocuklarımızın geleceğinden endişe duyuyoruz, askere giden her gencin teröre kurban gideceğinden korkuyoruz, terör gurubunun lehine doğacak anlaşmalara sıcak bakarak ülkemiz ve topraklarımız için yapacakları talepleri yok sayamayacağınızı düşünüyoruz. Siz istediğiniz zaman da istediğiniz yere gidebilecek durumdasınız ama ne benim ne ailemin ne evladımın böyle bir imkânı yok, bu ülkede doğdum bu ülkede ölmek istiyorum ama huzurla ve mutlukla, diğer tüm medeni ülkelerde olduğu gibi buna hakkım hakkımız yok mu?

Yeni anayasa taslağınızı okudum emin olun şaşırdım çünkü bu anayasa bu ülkenin vatandaşınızın geleceği düşüncesi refahı huzuru için yapılmış anayasa değil “toplama” dayatma bir anayasa olmuş, sizler hiç okumadınız mı?

Yazıyorum gittiğim hemen her yerde anlatıyorum size sorduklarımı ama içimiz yanıyor çok ailenin emekçinin aydının gazetecinin yüreğine de eteğine de ateşler düşmüş vaziyette, bu üzüntülerden dertlerden sorunlardan vurdumduymazlıktan nasıl kurtulacağımızı da bilmiyoruz. Kendimizi hiç bu kadar aciz hissetmemiştik…

Ülkemi her şeyden önce de ailemi dostlarımı gerçekten çok seviyorum. Ya siz hu ülkeyi bunca sorundan dertten acılardan hala kurtarmayı ya da başaramam deyip de çekip gitmeyi hiç düşünmüyor musunuz?

Daha soracak dile getirecek çok şey var ama ben kısa kesiyorum ama birileri mutlaka dile getirecektir inanıyorum.

Umarım sesimizi duyarsınız umarım sorularıma cevap verir ya da “empati” yaparsınız.

Saygılarımla;

 

İyi tatiller…

 

Erdoğan ÖZGENÇ

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara