Beni bana getirin.

Beni arıyorum

Baktığımda içimi okşayacağım ben. Dokunacağım saçlarım olacak kalbime uzandığımda o hep yolum olacak olanı arıyorum. Sözlerin her kelimesinde nabzımı atacak olan ben. Bana baktığı resimlerde gülümsetecek olan beni arıyorum. Bir yeniden doğuş gibi yeniden can alır gibi beni arıyorum. Aşım ekmeğim suyum der gibi. Her ne yöne baktığımda onun nefesini içime çeker gibi karşımda durup selama durur gibi beni. Elimi uzattığımda gözyaşlarıyla yıkayan kalbimi arıyor. Sızım ince acım derin olan beni. Ne olduğun ne okuduğum, okuduğun mühim değil bakışlarıma uzanan tatlı gülüşümü arıyorum. Yoksul bırakmayan düşüncelerime varlığını koynuma sarmış seni arıyorum.  Belki de asrımın hatası sana yanıtsız kalmaktı belki de yanlış karar verip seninle olmaktı. Bilemedim çözemedim içimdeki çocuğa dokunamadım. Onun canını  incitirim diye yalnızlığımı seçtim kendime yokluğun yolunu verdim. Neyin bizden alıp neyin getireceğini  bilemeden ben kaderin içinden bile geçemedim. Bir heyecanlandı içimdeki o çocuk ve tedirginleşti amansızca  ne yana dönse uçurum gibiydi kalakaldı. Masumdu oysa yaşantıların dersini alarak büyüyordu.

Allah’ım gönül aşım

Kalp nabzım

Aklımın sırrı

Sonsuzluğumun incisi

Yol ver bana yolun olayım senin uğruna.

Şu can ki sana emanet ve senden diler en güzel mağfiret. Mutlak odur ki dirilişim sanadır. Uyandır beni içimdeki çocuk büyüsün artık gözlerini açsın o sonsuzluğa. Düşen her damlada seni anarken geçen her zamanımda sanadır yalvarışım. Kararsız kaldım ve en kararsızlığım senin sonsuzluğuna ermektir daha fazla günaha girmeden yol yakınken uyanmaktı.

Biz zamanın katran katran saniyelerin içinden geldik ve o gönle aşikar bağın gülleri olmaya renk renk açmaya geldik. Dilerim yarınım yarınsızdan kastım yeniden bir hayata uzanışım diyerek her an dua dua dilenirim kapında .

Yolunu kaybetmiş, ayakların altında cam kırıkları, kalbi delik deşik, gönlü dürtülerle yığılmış  beni arıyorum.

Söyleyin ne olur beni bulursanız, beni bana getirin.

 Beni bana getirin.