Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '13

 
Kategori
Kitap
 

Berlinli Apartmanı

Berlinli Apartmanı
 

Yazar : Yaprak Öz

Yayınevi : Yitik Ülke

Sayfa Sayısı : 239

Basım Yeri : İstanbul

Basım Tarihi : 2013 Nisan

Türü : Roman

Dili : Türkçe           

Şair Yaprak Öz’ün ilk romanı olan Berlinli Apartmanı yalın bir dille yazılmış. Kısa ve net cümleler tercih edilmiş anlatımda. Konusu güzel, bir gerilim romanından beklenen her şeyi veriyor. Heyecan, merak, korku. Sonucu merak ediyor ve bitirmeden bırakamıyorsunuz elinizden.

Kahramanımız Oya otuz yaşında, evinde çalışan bir çevirmen. Cinayet romanlarını fransızca ve ingilizceden türkçeye çeviriyor. Ailesinden tek kalan kişi ağabeyi Ozan. Yönetmen olan Ozan, dizi oyuncusu Funda’yla evli. Ağabeyinin yardımıyla Berlinli apartmanında bir daire alıyor Oya. Artık kendine ait evi var. İstediği gibi döşeyebileceği, istediği resimleri duvarına asabileceği bir ev. Hevesle taşınıyor evine. Berlinli apartmanının ismi bir aşk hikayesine dayanıyor ki, kitabın ilk sayfalarında, bu hikayeyi öğreniyor okur.

Sekiz daireli bu apartmanı çok seviyor genç kadın. Yerleştikten kısa bir süre sonra komşularıyla tanışmaya başlıyor. Yan komşusu Elif, kendi yaşlarında bir balerin. Elif’le, Oya tanışır tanışmaz kırk yıllık arkadaş gibi kaynaşıyorlar birbirleriyle. Elif, neşeli, gezip tozmayı seven, çapkın bir kız. Pek sosyal olmayan Oya’yı ara sıra dışarı çıkarmayı başarıyor.

Üst kattaki dört numaralı dairede Faruka hanım yaşıyor. Yaşlıca bir kadın olmasına rağmen, Elif ve Oya’ya arkadaşlık edebilecek kadar genç bir ruha sahip. Dairelerden biri de ofis olarak kullanılmakta Kaan ve Barbaros tarafından.

Ahsen hanım ise, oğlu Rauf ile birlikte yaşayan bir kedisever. Oğluna çok düşkün, onu iyi bir kızla evlendirmeden yalnız bırakmak istemiyor. Rauf’u ilk gördüğünde,  çok yakışıklı olduğunu düşünen Oya, onu bir aktöre benzetiyor. Zaten kendisi de, Amelie’nin kopyası.

Rauf çocukken geçirdiği bir kaza yüzünden bir gözünü kaybetmiş. Yüzünün sol tarafında şekil bozukluğu var. İlerleyen zamanlarda Elif’le Rauf’un bir zamanlar sevgili olduklarını öğrenen Oya oldukça şaşırıyor. Fakat Elif’i pek hoppa bulan Ahsen hanım bu aşka karşı çıkmış ve sevgililer ayrılmak zorunda kalmışlar. Elif, Timur adında bir dövmeciyle beraber şu sıralar.

Apartmanın yöneticisi Bünyamin bey tek başına yaşayan, orta yaşlı emekli bir doktor. Başlarda, Oya onu soğuk bulsa da, daha sonraları iyi birer dost oluyorlar.

Pırlanta kardeşler diye çağırılan Matild ve Natalie de yaşlıca iki kızkardeş. Oya en çok da onları ilginç buluyor, özellikle de Natali’yi. Matild hanım kısa bir evlilik geçirip ayrılmış, Natalie ise hiç evlenmemiş. Komşular onun şizofren olduğunu söylüyorlar. Defalarca, hastaneye yatması konusunda ablası Matildi ikna etmeye çalışmışlarsa da, yaşlı kadın bunu kabul etmemiş.

Oya yeni evinde, yeni komşularıyla hayatından memnundur. İstanbul’un çoğu semtinin aksine, Berlinli apartmanında komşuluk ilişkileri gayet sıcaktır. Hemen her gün birbirine yapılan ziyaretler, güzel havalarda bahçede çay eşliğindeki sohbetler sayesinde renkli günler geçirmektedir. Apartmanın yaşlıları ona kol kanat germişlerdir adeta.

Günler böyle mutlu mesut geçerken, Berlinli apartmanı sakinleri üzücü bir olayla sarsılırlar. Elif’in erkek arkadaşı Timur, dövmeci dükkanında ölü bulunmuştur. Yapılan incelemede genç adamın kalp krizi sonucu öldüğü sonucuna varılır. Elif uzun zaman kendini toparlayamaz. Komşuları ellerinden geldiğince ona destek olmaya çalışırlar.

Yazın gelmesiyle Berlinli apartmanı boşalır. Matild’le, Natali Burgazada’ya, Elif, Bodrum’a ailesinin yanına, Ahsen hanım da Yalova’daki yazlığına gitmiştir. Oya çevirilerine hız verir. Yetiştirmesi gereken kitapları bitirdikten sonra da ağabeyi ve eşi Funda’yla güzel bir tatil yapar.

Sonbaharın füme renkleri İstanbul’a yavaştan çökmeye başladığında, genç kadın komşularına kavuşmuştur tekrar. Sadece Ahsen hanım henüz dönmemiştir. Oya bir gün kapıda karşılaştığı oğluna kadıncağızı sorduğunda, artık Yalova’da yaşayacağını öğrenir. Bir çok kez Ahsen hanımı telefonla arasa da, bir türlü ona ulaşamaz.  Rauf’a her sorduğunda  kaçamak cevaplar alır. Bu arada Oya ile Kaan arasında bir yakınlaşma başlamıştır. Elif de arkadaşına yeni bir aşkın müjdesini verir; Rauf’la tekrar biraraya gelmişlerdir.

Oya bir sabah banyosunun tavanında arapça yazılar görünce korkuya kapılarak polisi arar. Hiç kimse o yazıların nasıl yazıldığı hakkında fikir sahibi değildir. Daha sonra aynı yazıları evin başka yerlerinde de bulan Oya iyice endişelenmiştir. Üstüne üstlük, yatağının başında kendine benzeyen, üzerine iğneler batırılmış oyuncak bir bebekle  karşılaşınca iyice korkar. Zaman zaman sohbet ettiği Natali ona tuhaf şeyler anlatmaktadır. Oya bunların gerçek mi, hayal mi olduğunu bir türlü anlayamaz. Zihninde bir çok sorular vardır ve şüpheler içindedir.  Geceyarıları kapısı çalınması üzerine penceresinden baktığında, kar maskeli bir adam görür bahçede. Bu olayın ardarda bir kaç kez tekrarlanması sebebiyle bir süreliğine ağabeyine gider. Bütün dairelere temizliğe gelen Lilifer, Oya’ya tanıdığı bir falcı olduğun onu çağırmalarını teklif eder. Genç kadın önce buna sıcak bakmasa da, daha sonra kabul eder bu teklifi. Sosyete falcısı olan Kibar evin uğursuzluğundan dem vurur, apartmanda çok kişinin ölmüş olduğunu ve huzursuz ruhlar bulunduğunu söyler.

Oya artık tıpkı çevirdiği cinayet romanlarındaki gibi gizemli olayların içindedir ve bunları nasıl çözümleyeceğini bilememektedir.

Berlinli Apartmanı’ndan içeri adım attığınız andan itibaren ilginç insanlarla tanışacak, esrarengiz olayların ortasında bulacaksınız kendinizi....

Okumaya özendirmek için kitapların tanıtımının olabildiğince çok ve farklı şekillerde yapılmasını destekleyen biri olarak, Berlinli Apartmanı ile ilgili tanıtım videosunu da izlemenizi isterim.

http://www.youtube.com/watch?v=ItaHvWp6ars

Aytül    Bingöl

 
Toplam blog
: 58
: 1128
Kayıt tarihi
: 26.07.12
 
 

Anadolu şehirlerine özgü o sıcaklığı havasında barındıran Tokat'da, büyük bahçeli bir evde doğdum..