Beşi bir yerde...

Dünyanın en büyük Spor Kulübü olan Fenerbahçe Spor Kulübü taraftarlarına “Beşi Bir Yerde” hediye etme yolunda adım adım ilerliyor. 

Geçen hafta “Potanın Kraliçeleri”nden sonra bu hafta da “Filenin Şövalyeleri” mutlu sona ulaştılar. Fenerbahçe’nin hepsinde şampiyonluk hedeflediği beş ana branşın (Futbol, Erkek-Bayan Basketbol, Erkek-Bayan Voleybol) ikisinde hedefe ulaşıldı, diğer üç branşın hepsinde de en tepede ve artık şampiyonluğa çok yakın. 

Voleybol final serisi 3. maçında rakibinin herhangi bir sette 20 sayıya bile ulaşmadan çok net bir şekilde 3-0’lık setlerle maçı ve neticesinde de 3-0’lık maçlarla da seriyi tamamlaması ile son 4 sezonda 3. şampiyonluk gelmiş oldu. Şövalyeleri canı gönülden tebrik ediyorum. 

Hemen arkasından deplasmanda Efes Pilsen’i yenen basketçiler normal sezonu 1.sırada tamamlamayı garantiledi ve olası bir Efes eşleşmesine de 1-0 önde başlama avantajını elde etmiş oldu. 

Akşam saatlerinde ise İzmir’de rakibini önce hafife alan ancak sonlarda gücünü ortaya koyan futbolcularımız muhteşem bir galibiyet elde ederek tüm münafıkların heveslerini kursaklarında bıraktılar. 

Açık söylemek gerekirse iki farklı yenilgiden dönüş yaparak elde edilen bu galibiyet, oyunun belirli zamanlarında bizi birazcık germiş olsa da, diğerlerinin içine düştüğü durum aklımıza gelince, bunun çok daha keyifli bir galibiyet şekli olduğu söylenebilir. 

Aykut Kocaman’ın dün akşam yabancı kontenjanı problemi olmadığı halde Stoch’un yerine Caner’le oyuna başlaması çok mantıklı değildi. Stoch’un defansa çok yardımcı olmadığını düşünüyor desek, aynı durum Caner için de fazlası ile geçerli. Stoch’un çabukluğu ve fazla top kaybetmeme özellikleri ile Caner’den üstün olduğu da herkes tarafından bilinen bir gerçek. 

Dün akşam Alex, Gökhan Gönül ve sonradan oyuna dahil olan Stoch ile Guiza Fenerbahçe’nin en iyileri olarak göze çarparken, Semih, Caner, Yobo ve Volkan için ise tam tersi ifadeyi kullanabiliriz. 

Hakem Bünyamin Gezer’in vermiş olduğu penaltı kararı bence biraz ağır oldu. Ancak hakem bu penaltıyı vermemiş de olsaydı Fenerbahçe bu maçı o hırs ve inanç ile mutlaka çevirecekti. Belki maç 5-3 değil 4-3 biterdi ama Fenerbahçe yine de bu maçı kazanırdı. Ayrıca isteyenler bu kararı Fenerbahçe’nin Bursa maçında verilmeyen penaltısının yerine veya Trabzon’un Gençlerbirliği maçında ofsaytten attığı golün yerine veya Trabzon’un Kasımpaşa maçında rakibine verilmeyen penlatılardan birisinin yerine sayabilir. Gaziantep maçı kazanıldığı için o maçta Fenerbahçe’nin verilmeyen 4 penaltısından hiç bahsetmiyorum bile. 

Türkiye’nin 4’te 3’ü için bir bilgilendirme yapmak istiyorum. Fenerbahçe önümüzdeki hafta sonu İBB ile karşılaşacak ve bürünmeniz gereken renkler Turuncu-Mavi’dir. Şimdiden söyleyeyim ki sonra yanlış bir renge dönüşmeyesiniz. 

Son olarak da şöyle bir bilgi vereyim, ben de yeni öğrendim ve önümüzdeki hafta sonu Beşiktaş-Galatasaray ittifak derbisi varmış. Bu maçtan haberi olan var mı..!! Bu büyük maç için Fiyapı stadı küçük kalır, keşke maçı Olimpiyat stadına alsalar da 80.000 kişi doldursa..!!! 

Saygılarımla,  

Muhittin KAYAKIRAN 

mkayakiran@borusan.com