Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Aralık '11

 
Kategori
Futbol
 

Beşiktaş ile Gece ve Gündüz

Beşiktaş ile Gece ve Gündüz
 

Ernst'in attığı ikinci gol sonrası


Beşiktaş zorlu periyodun 3. maçında Orduspor'u 2-1 ile geçmeyi başardı. "Başardı" diyorum çünkü maç genelinde üretkenlikten yoksun oynayan Beşiktaş için bu skor özellikle sıkışık maç trafiğinde ilaç gibi geldi.

Trabzonspor ve Maccabi maçlarının ardından alınan bu galibiyet muhakkak suretle takımın motivasyonunu yükseltirken zorlu Manisa deplasmanı içinde moral oldu.

Dün geceki maç için söylenecek en temel olgu Quaresma ve Simao'suz Beşiktaş taraftarına gece ve gündüzü yaşattı. Oldukca sıradan bir takım haline geldiler. Bunu tüm yorumcular söylüyor haliyle. Ama Beşiktaş'ın bu oyunculara alternatif oalrak sahaya sürdüğü yedekler bırakın katkı yapmayı takıma zarar bile verdiler. Örneğin Holosko (Şahsi fikrime göre Beşiktaş'ta gereksiz yer kaplıyor.) bütün topları ezdi, anlamsız kullandı, pas vereceği yerde drinlig yapıp şut attı, şut atacağı yerde anlamsız paslar verdi. Ondan sonra giren Mustafa Pektemek'te aynı oyunu sergiledi. Almedia'nın da hucumsal etkinliği sınırlı olunca Beşiktaş için gol atmak iyice zorlaşdı.

Veli'nin şans golü Beşiktaş'a ilk yarıyı önde kapatma şansı vermesine rağmen ilk yarıdaki eksiklik ikinci yarıda iyice gün yüzüne çıktı. Orduspor ikinci yarıda Culio'nun attığı gole kadar sahanın tek hakimiydi. Stancu'nun karşı karşıya kaçırdığı gol ve final paslarındaki beceriksizlik golü bulmalarını engelledi.

Nitekim bu baskı Culio'nun 30 metre civarından attığı golle değer buldu. Bu noktada bir parantezde kaleci Cenk için açmak istiyorum. Beşiktaş'ın genç kalecisi son dönemde yediği gollerle gündemde. Her ne kadar gençliğine verilsede bazı hataları son 3 4 maçta yediği gollerin tecrübe ile alakası olduğuna inanmıyorum. Özellikle Fenerbahçe, Maccabi ve dün Orduspor maçlarında yediği uzak mesafeli goller akıllara soru işaretleri getirdi. Üstelik Maccabi ve Orduspor'dan yediği kopya goller can sıkıcıydı. Bir kaleci yediği gollerle büyür ama aynı golü 3 gün arayla yemez. Yine uzun mesafeli üstüne gelen bir top ve yine zamansız bir atlayış. İki golde çok sert şutlar değildi. Sakin olabilse ikisinide çok rahat çıkartabilirdi. Kalecilerde artık genç kavramı kalmadı. Cenk gibi 23 yaşındaki bir kaleci çok ligde tecrübeli kaleci sınıfına giriyor.

1-1'den sonra Beşiktaş'ın klasik duran top organizasyonu ile gelen golü (takımlar bu ortalara nasıl çalışmıyorlar anlamak mümkün değil.) ve akabininde kaçan anlamsız goller sonucunda maç 2-1 bitti. Ama Beşiktaş'ın orta saha sorunu ve kalite problemi kaldığı yerden devam ediyor. 

Son söz: Israrla dediğim üzere Beşiktaş'a kaliteli bir ön orta saha oyuncusu ve çok kaliteli bir forvet gerekiyor. Geri dörtlü Hilbert, Sivok, Egemen ve her ne kadar hatalar yapsa da İsmail ile oturmuş durumda. Orta saha ve hucuma yönelik yapılacak iki transfer ile Beşiktaş'ın çok daha kaliteli futbol oynayacağına inanıyorum.

 
Toplam blog
: 106
: 1591
Kayıt tarihi
: 11.07.11
 
 

Metin ve haber yazarı ..