Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '11

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Beyanat kültürü

Koca Van' da neredeyse sağlam bina kalmamış! Kamu binalarının bir çoğu yerle bir! İlk şaşkınlığın ardından hükümet hemen yapıştırıyor beyanatı:
" Bu binaları yapan müteaahitleri var ya, sallandıracağız, sallandıracağız!"
Halkımızda çoşkulu bir heyecan dalgası:
"Breh breh breh, sorumlu idarecilik budur işte! Verdiğimiz oylar helal olsun!"
Hemen o sıra, yurt dışından , yardım teklifleri geliyor. Bizimkiler de bir afra bir tafra:
" İstemez! Bakarız biz başımızın çaresine!
Van halkı, kısıtlı sayıdaki yardımları paylaşırken birbirini yemeye başlayınca:
" Tamam ya, şey edin, haber verin o gavurlara, yollasınlar ellerinde ne varsa!"
Bu arada soğuk durur mu?Hiç anlamadı, bastırdı. İlk olarak kamyonlarla katalitik soba gönderildi bölgeye . Bir an önce ihtiyaca cevap vermek arzusundan olacak, sobalar lastik top gibi insanların ortasına atıldı kamyon kasalarından. Sobaların her biri yamuldu, kırıldı. Genede soba kapabilenler kendini şanslı saydı. Memnuniyet ve şükranlarını sözlere döktü:
" Olsun canım, öyle kırık kullanacağız artık! Yanar o gene, yanar!"
Bu defa tüp sıkıntısı başgösterdi. Kamyonla tüp gönderildi. Fakat tüp kamyonunun sürücüsü hücuma uğramaktan korktuğu için alanda 5 tur atıp, elinde boş tüplerle peşinden koşturan ahaliye aldırmadan geri döndü. İsyan kıpırtıları başgösteriyordu ki; atak davranan kabine toplaştı, bir uçağa doluşup afet bölgesine gitti. Üstlerinde kalın kumaştan, yüksek yakalı paltoları , boyunlarında kaşmir atkıları, hakeza su geçirmeyen yalıtım tabanlı ayakkabılarıyla çadırları denetlediler.En şefkatli, en yumuşak ses tonlarıyla yüreklere su serpen beyanatlar verdiler:
" Şimdi siz bu saray yavrusu çadırlarda az daha idare edeceksiniz, güzel güzel konteynırlar yaptırıyoruz size, onlara geçeceksiniz.Orada kışı geçirdikten sonra, duruma bakıcaz, sağ kalanların sayısına göre kalıcı deprem konutları inşa edeceğiz, oralara aktarılacaksınız!"
Soğuktan elleri uyuşmuş olan halk bu sözleri alkışlamak istediyse de, başarılı olamadı.Daha ziyade " Çıtank, çutank!" diye sesler geldi. Aralarından dişleri kenetlenmemiş olanlar, var gücüyle bağırdı:
" Allah devlete millete zeval vermesin! Allah beterinden korusun!"
İstenen tepkiyi almış olmanın ve beteri için durumu Allah' a havale etmenin iç rahatlığıyla geri dönen kabine, makamlarına varır varmaz beyanatı patlattı:
"Müsterih olun! Depremin bütün siniri boşaldı, bir daha Van' a hayatta uğramaz!"
Akşamına ikinci büyük deprem oldu! Oturulabilir sanılan oteller göçtü. İçine 46 ölü doluştu. İlk şaşkınlığı üzerinden atan hükümet beyanat vermekte gecikmedi:
" Valla bu artçı değil, yeni bir deprem! Yeni depremde yeni ölü olması normal! Topumuzun başı sağolsun..."
Huzursuzlanan halkı yatıştırmak üzere, üşenmeyen kabine gene uçağa doluştu, afet bölgesine indi. Beyanat çoktan hazırdı:
" Bu binalara deprem sonrası oturma raporu verenler var ya, onları sallandıracağız sallandıracağız!"
Ahali heyecana kapılıp "Allah sizi başımızdan eksik etmesin!" diye alkış tuttuğu sırada, naylon çadırda 9 yaşında bir bebe soğuktan donarak can verdi...
Hala merak ediyor musunuz hükümet ne beyanat verdi?..

 
Toplam blog
: 22
: 262
Kayıt tarihi
: 19.07.11
 
 

Sessiz , sakin, kendi halinde, ağzı var dili yok, güler yüzlü, tatlı dilli, sevecen, kendisiyel b..