- Kategori
- Şiir
Biber kızartması

Netten alıntı
Çıktığım bütün yollar daralıyor.
Hangi gemiye binsem, fırtınaya yakalanıp dağılyorum su yollarında,
Parçalarım Atlantis'e süzülerek düşüyor, yüzme bilmiyorum..
*
Kuşlara özenip havalanıp uçuyorum
Martı Livingston’a yarenlik ediyorum
O ‘en yükseğe, en yükseğe ‘ diyor
Yetmiyor kanatlarımın gücü
Çakılıyorum sert bir hüzne
*
Çirkin, alaca bulaca bir kediden
Beni geniş yollara götürmesini bekliyorum
O ise
o çıkmaz sokaktaki
o yüksek duvara uzanıyor
Güneş sadece onu ısıtıyor
Bıyıklarını oynatıyor, kuyruğunu sallıyor, heyecanlı
Biriket duvarın oyuklarından herhangi bir böceğin çıkması kesin..
*
Ben kalıyorum
O çıkmaz sokakta ki
O kerpiç evin
Camı çatlak penceresinde
*
Bakıyorum
Korkuyorum
Sokak başındaki
Siluetlerden
Biri babam
Biri de ben
*
Annem biber kızartıyor, domatesli
Küçük tüp üzerinde
Kalaylı, uzun saplı bakır tavada.
Pencerenin çatlağı, kavrulmuş biber kokuyor.
*
Önce kedi kayboluyor duvarın üzerinden
Sonra ben kayboluyorum, pencereden
On yaşındayım
Sokaktan çıkıp sola sapıyorum
Bir kaç evi geçip, koca kapılı evin taşlığına sığınıyorum.
Saklanıyorum.
Hava kararıyor, ben kararıyorum, ama kararlıyım burada kalmaya
Akşamüstü alaca-bulaca
Kedi sürtünüyor bacaklarıma
Ayak sesi duyup, büzülüyorum, anne karnındaki gibi.
*
Koca kapılı evin taşlığında üç siluet.
Ben, kucağımda kedi, ayak sesi
Ayak sesi, gelip ayak ucumda duruyor.
‘’ne yapıyorsun kızım burada?
Evden kaçtım baba..
Acıkmadın mı?
Acıktım.
Peki, şimdi eve gidelim, karnını doyur, sonra gene kaçarsın olur mu?
Olur baba...
Elini uzatıyor. Ayağa kalkıp tutuyorum elini. Elim kayboluyor kocaman elinin içinde.
Kedi de gelsin mi?
Merak etme o peşimize takılıp, gelir zaten..
Kedi, hep peşimizden geliyor.
*
Annem yer sofrasını kurmuş.
Ispanak böreğinin kokusu maşıngadan evin her yerine yayılmış.
Pencerenin çatlak camı bu sefer ıspanak böreği kokuyor.
Sofrada beş kişiyiz.
Annem, babam, ablam abim bir de ben.
Bir de sofra bezinde alaca bulaca kedi.
Birde pencere kenarındaki
sedirde
hacıannem.
tütün eksperleri
gibi
neyin güzel neyin çirkin olduğuna yüksekten bakıp karar verici.
*
Nerdeydin sen diye sorunca annem.
‘Hiiiç ‘
*
Anneme söyleyemem evden kaçtığımı.
Annem korkar, çok üzülür.
Babam da anneme söylemez.
Ama babama söylerim
Nereye kaçtıysam o beni bulur,
elimden tutup getirir.
Üstelik daha sonra evden kaçma özgürlüğümün güvencesini vererek elini uzatır.
Babamın elleri çok büyüktür..
*
Annem bir daha soruyor
Neredeydin sen?
Babamla birlikte cevaplıyoruz
Omuzlarımızı yükseltip
Ellerimizi açarak
‘’Hiiiççç’’
*
Babamın elleri kocaman
‘’Hiiiçç’’kadar..
*
Çıktığım bütün yollar daralıyor
Kıvrılıyor,
düzleşiyor,
yokuşlar tırmanıp,
yokuşlardan yuvarlanıyorum
Kuzularım kayboluyor
yollarda.
Otlarım sararıyor
Başaklar boş
Hasat bir başka
baharın umudu
*
O patikadan o patikaya geçip
O çıkmaz sokağa çıkıyor
Yol...
*
Çıkmaz sokağın başında
Babamla ben bekleşiyoruz
Babamın kulağından kan sızıyor
İnce ince
Bir sızı
Bende
Hiiiçç kadar...
23.08.2012
Leylim