Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '14

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Bilimin Profesörleri üfürükçü olmuş, piyasa şarlatan dolmuş

Bilimin Profesörleri üfürükçü olmuş, piyasa şarlatan dolmuş
 

Bilime inanış giderek azalıyor, bilimden kopuş başladı… E tabii ki adam kanser oluyor, mutlaka ölüyor. İnsanlar diyorlar ki “nasılsa ölüyoruz, doktora ne gerek var” Kim ne derse desin, boş laf; tıp ölümcül hastalıklara henüz çare bulmuş değil. Diğer rahatsızlıklar ise ilaçsız/tedavisiz de iyi oluyor zaten. Literatürde yer alan deneysel/bilimsel tıbbın insan sağlığını korumada ve hastalıkları iyileştirmede (ağrı gideren ilaçlar hariç) işe yaramadığını söylemek zorundayız. Yani sağlık sektörüne harcanan para boşa gidiyor. Sadece ağrılarımızı gidermek için ağrı kesici var. Ben kansersem, kurtulamıyor ölüyorsam hastaneye ne gerek var, doktora ne gerek var? Sağlık sektörüne harcanan bunca para sadece üç beş ağrı kesici için mi?

Modern tıp ölümcül hastalıklar bir yana baş ağrısı, diş ağrısı gibi klasik şikâyetleri bile çözemeyince Oksford Prof’ları üfürükçülüğe başladılar. İlk bakışta haklılar. Doktor tayfası, sağlık mağlık dünya paramızı alıyorlar ama hastalıklarımızı iyi edemiyorlar.

Lakin otlardan şifa olsaydı Lokman Hekim’in heykeli dikilirdi; çoğu insan adını bile bilmiyor. İlaçlar da bitkilerden yapılıyor; evet ama bir kutu hap için on çuval ıspanak gerekiyor. Madem öyle, ilaçları atalım, insanları ıspanak tarlalarına salalım. Ot seni iyi ediyorsa niye doktora gidiyorsun? Seni o şarlatanlar kurtarsın; ya da öl! İşte buraya yazıyorum; insanlığı/dünyayı kimya kurtaracak ya da kimya yok edecek. Kimya bana göre küçük Tanrı. Evrenin sırrı da kimyada.

Modern tıpta eksiklikler varsa bu onun yanlış yol olduğunu göstermez ki. Bugüne kadar ölümcül hastalıkların çaresi bulunmalıydı. Zaten tıp ölümcül hastalıklar için gerekli. Nezle, soğuk algınlığı için (ve bunun gibi daha bir sürü hastalık için) doktora gerek yok. Kulağımıza gelen söylentiler dehşet verici. Tıp ilmi aslında kanserin (ve belki diğer ölümcül hastalıkların) çaresini bulmuş beyaz kapitalistlerin karı azalır diye söylemiyormuş; şu alçaklığa bakar mısın?

Çare modern tıpta; ama elbette böyle değil. Kansere yakalandığım zaman beni iyi edemiyorsa doktora da hastaneye de hiç gerek yok. Nezlenin gribin bin sene önceden çözümü var; hala bunlara odaklanmanın gereği yok. Çağımızın Hipokratları, sizler bu hataları yaparsanız nezleyi bile iyi edemezsiniz, prof doktorlar üfürükçülüğe başlar. İnsanlar ölümcül hastalıklardan %90 oranında ölürken siz hala adam nezle olmuş, burnunu çekiyormuş ne yapmalıymışız ile uğraşamazsınız. Halkımız alabildiğine saf, üfürükçü ot Prof’larına inanıyor. Koca koca üniversitelerin prof doktorları bitli tekke dervişleri gibi oturmuş dua ediyorlar. Benim bir tanıdığım midesi ağrıyordu. Başladı otla çöple uğraşmaya. Sonra tabii ki öldü. Helvasını yedik. Eskiden kocakarılar vardı. Bu Proflar kocakarı ilaçlarını yerden yere vuruyorlar, halkı bunlara inandıkları için cahillikle suçluyorlardı. Kendilerinin kocakarılardan farkı ne?

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..