Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mayıs '19

 
Kategori
Güncel
 

Bilimler ve Dünya

Matematik insan hayatını düzenlemeye de yarar. Matematik elbette sosyal bilimlerden ayrı gibi düşünülse de hayatla olan bağı yadsınamaz. O yüzden matematik ve diğer bilimleri insanların daha da çok anlayacağı, hayatlarına uygulayacakları şekilde uyarlanması en azından insanın daha mutlu olmasını sağlamasa da daha dengeli yaşamasına sebep olabilir.

Misal yüz yaşına yaklaşmış birisi hücrelerinin, hücre yapısının on sekiz yaşındaki gibi olması beklenmez. Bu hem biyolojinin hem de tıbbın konusu olsa da bu gerçekliğin bilinmesi insana kötülük getirmez.

Aynı şekilde fizik ve kimya da daha iyi öğrenilebilse en azından insanlar birçok şeylerin nedenlerini başka şeylerde aramak zorunda kalmazlar. Elbette dinlerin, inanışların da bir nebze faydası vardır iklim değişikliği ve doğa olaylarını duayla değiştirmek olası değildir.

Hayat denge unsuru ise terazi kefelerinden birini girenler, diğerini çıkanlar oluştururlar. Ekonomi de benzer bir şekilde çalışır. İnsanın yetişmesi de aynı yöntemi kullanır. Çocukluktan itibaren yüklenen şeyler, davranış şekilleri, inanışlar, ailedeki doğrular yanlışlar, çevreden alınan datalarla yüklenen şeyler hayatta o kişinin yolunu çizer demek yanlış olabilir ama çizdiği doğruya yakındır. Hemen hepimiz beslendiğimiz kaynakların ürünüyüz. Misal size yanlış gelen şeyler başkasına doğru geliyorsa onu suçlamadan evvel ona yüklenen datalara bakmanız lazım. Din gibi yerleşen şeyleri düşünün; şu anda Türkiye’de yaşıyorsanız, aileniz ve sosyal çevrenizin tam da öngördüğü gibi bir insansınızdır; öyle olmak en azından sizin çevrenizle daha az çatışma yaşamanız demektir. Dininiz de çevrenizin dini ve mezhebidir, aynı şekilde eğer Türkiye’de değil de başka bir toplumda dünyaya gelmiş olsaydık acaba biz, şu andaki biz mi olurduk diye düşündüğümüz zaman cevabımız kesinlikle hayır olması lazım. En nihayetinde Almanya’da bir Alman’ın, Çin’de bir Çinlinin, Hindistan’da bir Hintlinin çocuğu olarak doğup o toplumun parçası olurduk. Doğal olarak oradaki doğrular da en doğru olurdu. O halde birden çok doğru olamayacağına göre; hayat boyun tüm insanlığı da birbiriyle kızıştırıp savaştıramayacağımıza göre asgari müştereklerin oluşması gerekir. Toplumsal değerler, toplum olma, dış düşmana ihtiyaç duyulmasına neden olunurken, fikrimizin en doğru, inanışımızın da en kutsal ve en iyi olması lazım ki biz, biz olalım…

Hayatın sosyal bilimlerle yön bulduğu, yön verildiği ne kadar doğru ise ki bence görecelidir; diğer şekilde mantık, doğa bilimleri, fizik, kimya, biyoloji, matematik gibi birçok bilim dallarıyla barışık olması yolunu bulmasına daha fazla yardımcı olabilir.

Son günlerde özellikle seçim olması dolayısıyla insanların büyük bir kısmında 3600 ek gösterge kapma isteklerine mantıklı açıklamalar getirmişlerdir. Hâlbuki bu hayatın denklemlerinde girenler hanesine yazılacak bir rakamdır. Çıkanlar hanesine birkaç gider yazıldığında girenler-çıkanlar= sıfırlanmış olacaktır. Yani demem o ki, insanlar anlık kazançlarına odaklanırken uzun vadede kaybedeceklerine odaklanmaktan nefret ediyorlar. Emeklilik bile dünyada yüz yıllık bir geçmişe sahip değilken, insanlar böyle bir şeyi gerçekmiş gibi algılıyorlar. Ya oyunu değiştirenler kuralları yeniden değiştirirlerse ne olacak. Dünya tarihini bilmeyenler emeklilik sisteminin tarihinin çok eski olduğu zannına kapılabilirler. Dünya ekonomik sistemleri birçok kez oyunun kurallarını revize etmişken sanal bir duruma gerçekmiş gibi balıklama dalmak ne derece doğrudur değil mi?

Girenlerle çıkanlar arasında basit denge dahi insan hayatında birçok şeyi anında değiştirirken şu anda olan hemen her şeye gerçekmiş gibi inanmak hesap yapamamayı gerektirir. O zaman da dünya güllük gülistanlık olur!

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..