Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Temmuz '12

 
Kategori
Bilim
 

Bilimsel yaklaşım 2

Bilimsel yaklaşım 2
 

Tekrardan Günaydınlar,

Evet film serisine dönüştüğünün farkındayım ancak konusu itibariyle zor bir kavramlar bütününü algılamaya çalışıyoruz. Üzerinde hafta sonu bilerek yazmadım çünkü biliyorsunuz hafta sonu daha hafif konulara girmek de fayda var. Bkz. Ertuğrul Özkök-nihayet sapık olduğunu kabul etti; buna da şükür!

Aslında bilim tarihine de girmem lazım ancak  o zaman çok iddialı olur. Bunun için lütfen Sofi'nin Dünyası'nı okuyunuz. Yalnız şunu bilmek de fayda var. İlk bilim adamları aynı zaman da din adamlarıdır. Dolayısıyla bilim ve din arasındaki karmaşık ilişki daha bilimin doğuşundan beri var.

Bir ikincisi, bilim doğmadan evvel önce felsefesi doğuyor. Bu da şu demek felsefi açıdan araştırlan herşey bilimin doğuşuna sebep oluyor. Bu bağlamda bilim tarihi açısından bu 2 tespit çok önemli.

Öte yandan bilimde bilinmesi gereken bazı kavramlar var.

Aksiyom: Doğru olduğu bilinmeyen ve ispatlanamayan fakat kabul edilen doğrular. Mesala 0 noktası, mesela noktanın kendisi.. Bu bağlamda ışık hızında maddenin özelliğini kaybedeceği de bir aksiyom olarak değerlendirilebilir.

Yasa: Doğruluğu ispatlanmış ve her koşulda doğru sonuç veren formüller. Bu bağlamda bütün fizik formülleri Kuvvet= kütle x ivme veya Hız = Yol/ Zaman gibi... Ya da tüm matematik formülleri: Bernoulli Denklemleri, Mc Lauren Serisi... Ya da dinamik formülleri vs. vs...

İstatistik: Bu tüm bilimlerin referans aldığı dünyanın en büyük yalancı bilimi. Matematik kökenli ve dünyada ispatı olmayan bir Normal Dağılım diye bir uydurma dağılım var. Buna göre dünya yüzeyindeki tüm hareketler -nedense- bu dağılıma uyuyor. Fizikte, uçakta, hemşirelikte, ne halt edersen et bu normal dağılıma uyduğu kabul ediliyor. Pozitif ve negatif tüm bilimler ispat amaçlı bu dağılımı kullanıyor. Yalnız şöyle bir saçmalığı var. Sigara kanseri %60 oranında tetikliyor sonucu şu anlama gelmiyor; %40 oranında da tetiklemiyor. Yapacağın yeni bir araştırmaya göre %60 oranında tetiklemiyor gibi bir sonuç da çıkabiliyor. Yani şunu demek istiyorum, bulunan oranlar gerçek anlamda matematiksel değil ancak matematiksel işlem yapmaya olanak sağlıyor. Ve böylelikle özellikle negatif ilimler için pozitif sonuç değerlendirmesi sağlıyor ki böylelikle araştırma daha nesnel ve bilimsel olmuş oluyor...

Görüldüğü üzere bilimsel yaklaşımı öğrenmek hiç de o kadar kolay değil. Bunun için çok iyi matematik, çok iyi istatistik ve bir o kadar da bilimler arası ilişki kurmak gerekiyor. Yine de 2 esas metod var: Tümden Gelim ve Tüme Varım...

Değerlendirmelerde esasen bu iki metodtan biri kullanılır.

Tümden Gelme:

Sonuca göre sebepleri açıklarız.Anıl doğdu çünkü annesi ve babası ilişkiye girmişti.

Top yuvarlak çünkü köşleri yok.

Dizim şişti çünkü dizime darbe almıştım.

Tüme Varım:

Annem ve babam ilişkiye girince annem hamile kaldı ve sonuçta ben doğdum...

Dün dizimde darbe alınca, bugün dizim şişti ve doktora gittim.

Bu iki yaklaşım arasında temel fark Tümden Gelme sonuç odaklı, Tüme Varım ise sebep odaklı. Bu iki yaklaşım koşulların ve olayların durumuna göre kullanılabilir.

Yarın bu konuda daha detaylı yazmaya devam edeceğim.

Kalın Sağlıcakla,

Kavi'l...

 

 

 

 
Toplam blog
: 631
: 293
Kayıt tarihi
: 10.04.11
 
 

Eric'i külden yarattım. Tamamıyla benim eserim. Söyleyeceği çok sözü, söylemek istediği az sözü. ..