- Kategori
- Şiir
Bir cesetle diyaloglar

BİR CESETLE DİYALOGLAR
Dün gece bir sokakta
Zifiri karanlıkta
Yalnız başına yürüyen
Bir cesetle karşılaştım
Ürkütücü bir ıslık çalıyordu
Önce korktum, yüzü soluktu
Ama bir şey çekti beni ona doğru
Tuhaf şey, saat da 12'yi geçiyordu
Ve bir ceset bana bakıp esniyordu
Allahım! Sanki aklımı kaçıracaktım
Bu ceset bana ne çok benziyordu
*
Korkumu yendim ve yaklaştım
Gülümsedi muzip bir şekilde
Gülüşünden cesaret aldım
Lafa tam ortadan daldım
Dedim kimsin sen,
Neden gülümsüyorsun
Daha da kötüsü bana nasıl
Bu kadar çok benziyorsun
Ceset hınzırca gülümsedi:
“Beni tanımadın mı, ah ne yazık!
Ben senin cesedinim” dedi
*
“Olur mu hiç öyle şey,
Yalan söylüyorsun
Ne demek senin cesedinim
Ben ölmedim ki
Baksana hala yaşıyorum”
Diye haykırdım telaşla
Bir tokat de attım kendime
Bu bir rüya olmalıydı, artık uyanmalıydım
Kendimi odamda, yatağımda bulmalıydım
Bunların hiç birisi olmadı...
Ceset karşımdaydı ve hala gülüyordu
Bana ağır ağır baktı:
"Demek yaşıyorsun öyle mi?
Emin misin yaşadığına
Yaşamak mıdır yani
Senin şimdiki halin"
*
Gece saat on ikiydi
Sokağın ortasıydı
Hava buz gibi soğuktu
Etrafta kimsecikler yoktu
Karşımda bir ceset
Yüzü nasıl da soluktu
Ve bana bakıp
"Sen yaşıyor musun?" diyordu
Ah ne kadar şaşkındım
Anlıyor musunuz?
*
Toplayıp bütün özgüvenimi
"Tabi ki yaşıyorum." dedim,
"İşte bak
Hala aslan gibiyim
Elim kolum gücüm kuvvetim hep yerinde
Hem her zamankinden daha fazla
Param var şimdi cebimde
Gezip tozuyorum
Keyfim de pek yerinde
Yaşamak daha fazla nedir ki"
*
İşte dedim kendi kendime
Verdim cevabını
İspatladım ona yaşadığımı
Artık beni bırakır
Çeker cehennemine gider
Kötü bir kabussa bile
Bu sözden sonra biter
*
Ben öyle söyleyince
Ceset bir mağrur bir kahkaha patlattı
Hırıltılı sesiyle sanki bütün arzı çınlattı
“Sen” dedi. “Güzel adam!
Ne kadar da komiksin!
Öyle ki bir gece yarısı
Bir cesedi bile
Güldürebilirsin!
Peki yeniden sevebilir misin?
Ya bir kalbin var mı hala?”
Cevap veremedim birden sorunca
Ceset devam etti, kendi üslubunca:
*
“İnsan sevemiyorsa
Artık kalbi yoktur
Kalpsiz insan nedir
İşte benim gibi bir
Cesetten ibarettir.
Sen yaşamıyorsun ki
Yirmi dört yaşından beri
*
Yoksa hatırlamıyor musun ?
Cenaze törenini
Ölümün şerefine
Bir şenlik düzenlediklerini
Davulları zurnayı
Sonra sabahlara dek
Halay çektiklerini
Açık söyleyeyim
Tam da sana layık bir
Cenaze olmuştu sahi
Hani sormuştun da adam
Yüzlerce kişi bir ağızdan
"Evet" demişlerdi
Bir de kitap bastırmışlardı
Ölüm kaydın niyetine
Sonra hediyeler verilmişti
Katillerin hepsine
Demek çabuk unuttun
O şatafatlı cenaze törenini
Peki nasıl unutursun
Katilinin o güzel gözlerini
*
Sen de kendi çapında
Bir merasim yapmıştın kendine
İlk kurşunu yediğin anda
Kendine verdiğin sözü de
O gece tutmuştun
“Kervan” diye bir şiir
Yıllar önce söz vermiştin bunu
Cenazem de okuyacağım diye
Pek mert adamdın sahi
Oturtmuştun bir arkadaşını karşına
Ve kanlar akarken yarandan
Bu şiir düşmüştü dudaklarından
Açık konuşayım
Çok da yürekten okumuştun
Dinleyen taşların bile
Ruhuna dokunmuştun.”
*
İşte biz bir cesetle
Böyle geçmişe gittik
Kapanmayan yaralardan
Söz açıp böyle hasbihal ettik
O cesedi dinleyince,
Öğrendim ki hayattan maksat
Aslında sevmektedir.
Sevgisiz olan ömür yalnızca
Boşa kürek çekmektir.
NUH ÜSTÜN/NİSAN 2016