Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Temmuz '14

 
Kategori
Sosyoloji
 

Bir cuma günü tümcesi...

Bir cuma günü tümcesi...
 

“Ben çok yönlü demokrasiden yanayım!”

Geçenlerde 19 yaşımdaki bir fotoğrafıma denk geldim ve fark ettim ki aradan 24 yıl geçmesine rağmen, kılığımda, kıyafetimde, hiçbir değişiklik olmamış. Oysa Bursalı arkadaşlarımın gençlik fotoğraflarına baktığım vakit evrim geçirmiş olduklarını görüyorum. Abartılı tabirlerle, orman kaçkınından metroseksüel bir erkeğe geçiş yapmışlar. Daha açık bir anlatımla, din merkezli bir hayat biçeminden, modern, şehirli bir hayat şekline terfi etmişler. Oysa benim yaşam eksenimdeki en temel değişiklik askeri tesislerden, sivil tesislere doğru geçiş, o kadar!

İnsanların yaşam şekilleri değiştikçe, düşünceleri de buna paralel olarak değişmiş. Okudukları Zaman gazetesi bile, son yirmi yılda, kabuk değiştirmiş ve daha liberal bir gazete haline gelmiş. Farklı görüşlerde, yepyeni kimliklerle, olgun yazarlar türemiş bu gazete kadrosunda. Tıpkı askere gittiğim 94 yılında karşımıza çıkan “Yeniyüzyıl” gazetesi gibi! Her gencin gazete okuma alışkanlığını değiştirmesine ilave olarak, Cep Üniversitesi yayınlarıyla, aynı zamanda, bedavadan genel kültürümüzü de genişletmişti.

Dün akşam, çok tesadüfî bir biçimde, belediyenin Dobruca tesislerinde iftar yemeği yedik. Neredeyse, insanların %100’ünden farklı bir kültürden gelen ben, neredeyse, hiçbiriyle güne değin aynı ortamda yaşamışlığım ya da bulunmuşluğum yok! Sosyolojimizin, yani törelerimizin, adetlerimizin, ahlak ve din anlayışlarımızın hiç uyuşmadığı ölçüde, araba markaları açısından bakıldığında ise, gerçekten kalburüstü kabul etmem gereken bu kesimle geçirdiğim üç saatten aslında çok şey öğreniyorum. Oysaki ben de seçkinler gibi bu kesimi rahatlıkla aşağı görüp yerin dibine sokabilecekken, biraz da Türk Sanat Musikisi etkisiyle mi desem, bu toplumda çoğunluk teşkil eden bu kesimin benim ülkemin vatandaşları olduğunun farkına varıyorum. Aynı Cumhur Reisi adayı Monşer Ekmel bey ile aynı felsefenden geliyormuşçasına, ya da daha çok Mr. Özal gibi, bu toplumu katmanlarıyla kucaklamak istiyorum ani bir karar anıyla! Diğer taraftan, bir önce katıldığım köy düğünü etkinliğinde sinirimi bozan Ankara havasından farklı olarak, bu durumu rahatlıkla kabullenebiliyorum. Yıllarca folklor oynayıp sonradan adını Halk Dansları olarak değiştirdiğimiz kültür yapısı, ülkemi meydana getiren parçaların temelini oluşturuyor.

Başka bir deyişle, yıllarca Amerikan zannedip, Kürt tıraşı olduğunu öğrendiğimde yaşadığım kültür şoku, aslında hayatın, farklı bakış açılarına göre şekillendiğinin bir göstergesiydi oysaki! Teşvikiye’de Malatyalı modern berbere 10 katı fiyatına olduğum saç tıraşından aklımda kalan yegane bilgi de bu olsa gerek!

Ya da eşcinsel bir Hollandalı olan ev sahibim Jack’in, Hollanda'da yanlış yapılan bir kalça ameliyatı sonrasında acılara dayanamayarak ölmesi, yüreğimi ancak bu kadar dağlayabilirdi. Çünkü onu gerçekten insan olarak çok seviyordum!

Her şey sanıldığı gibi değil hayatta! Entelektüel bile olsak, olgunlaşmamız, hayattaki bilinmeyenleri azaltmamızla doğru orantılı! Güz Özlemi ile yaptığımız haftalık telefon görüşmelerimizin ana temasını, “bilmek, öğrenmek ve olgunlaşmak” oluşturuyor!

Eskiden daha çok bilimsel, daha çok lirik yazarken, şimdi ise kasmadan, yormadan ve en çok "benden" yazacak kadar büyümek gerçekten güzel! Aslında bahsettiğimiz her konuda, hepimizin farklı, farklı yaşadığımız olaylar ve özünde ve merkezinde, insan var!

Ve yine başa döndüğümde tek bir tümceyle yazımı bitirmek istiyorum:

“Ben çok yönlü ve katmanlı demokrasiden yanayım!”

Sevgiler,

Saygılar,

 

 

 
Toplam blog
: 631
: 293
Kayıt tarihi
: 10.04.11
 
 

Eric'i külden yarattım. Tamamıyla benim eserim. Söyleyeceği çok sözü, söylemek istediği az sözü. ..