Bir görüş ve düşündürdükleri...

Web sayfalarında dolaşıyordum. İsmimi yazıp Google'da taradım. Daha önce yayınlanan yazıların arasında aşağıdaki yazıyı buldum. Merakla okudum, benimle ve yaptıklarımla ilgili birşeyler vardı. Ama en önemlisi bir çalışanın iç dünyasını aktarıyordu. Bu yazıyı tüm yöneticilerimle paylaştım, hepimizin kendimize birer ders çıkardığını umuyorum. Sizlerinde okumasını istiyorum ve alacağınız bir ders olduğunu tahmin ediyorum...
Yorum tamamen sizin...


" Yönetici ya da lider bence böyle olmalı
14 Kasım 2008 18:42 | unforgiven | 0 fav | 4 yorum | etiket: liderlik , motivasyon , sh reşat şentürk

Şöyle bir gözden geçirdiğim zaman neden şuanda çalışmıyorum evde oturuyorum? diye bütün cevaplar
işini bilmeyen yöneticilere gelip çatıyor. Bu ülkede işini severek yapan, sürekli kendini geliştirmeye
adayan, sektöründeki yenilikleri takip eden, personeli hakkında bilgi sahibi olan, personeliyle belli
mesafeler dahilinde ilgili olabilen, bir personelini diğer personellerine karşı kayırmayan, sorunlara
çözüm üretebilen ya da çözüm bulamasa bile ciddiyetle ilgiyle dinleyen, personelinin geliştirilmesini
sağlayabilen, takdir etmeyi bilen, enerji veren, güleryüzlü bir yönetici yada lider yok mu ya da bana
mı denk gelmedi hiç. Sekreterlik, emlakçılık, kuyumculuk, kasiyerlik, satış danışmanlığı gibi işlerde
çalışmaya çalıştım böyle ifade etmek zorundayım çünkü çalışabilmek için dayanabildiğim yere kadar dayandım
ama olmadı hepsinde yukarıda yazdığım sorunlarla karşılaştım. Bu nedenlede şuanda ev hanımlığı mesleğini
icra ediyorum ama yakında mecburen işe girmek zorunda kalacağım ve yine bu tarz yöneticilere çatmak düşüncesi
beni kahrediyor. Satış danışmanlığı yaptığım zamanlarda bize eğitim verileceğini söylediler eğitime her zaman
açık bir insan olarak tabi ki havalara uçtum yeni bilgiler olley ama anında hevesim kursağımda kaldı korkunç
bir organizasyon yapılmış anadolu yakasından avrupa yakasına gitmemiz gerekiyordu bunun için sabahın 6sında
yollara düşmek istanbul trafiğini çekmek yetişebilmek için kahvaltı yapamadığımdan karın gurultusuyla uğraş mak
derken saat 8.30da eğitim salonuna ulaşmam gerekiyordu ve öyle de oldu. Bu arada eğitime gidenlerin yerine
mağazada kalanların iki gün boyunca 12 saat çalışması gerekiyordu bu başlı başına bir sorundu zaten neyse
bu organizasyonda eğitmenden ise hiç umudum yoktu ta ki sınıfa girdiğimde karşımda bizi güleryüzle karşılayan Reşat bey'i görene kadar. Sabah saat 8.30 akşam 17.30 aynen bu hızda geçti neden mi çünkü Reşat bey; müthiş derecede enerjik, pozitif, harika sunum tekniği olan olağanüstü bir eğitmendi konu anlatımındaki tavırları, bizi dahil etmesi, karşısındakine geçirebildiği heyecanı tam bir profesyoneldi, anlatımlar arası molalar da bile bizimle konuşup tanımaya çalıştı, satıştaki eksiklerimizden ya da ekstra öğrenmek istediğimiz ne varsa hepsi ile ilgilendi, ekip oyunları hazırlamıştı. Ben ki bu tarz şeylerde geri planda durmayı tercih ederim ben bile çok eğlendim ve bu oyunlar öylesine oyunlar değildi mesela hatırladığım bir oyun 7 kişilik gruplar halinde bir yuvarlak oluşturmamızı
istedi kollarımızı uzattık gelip öyle karıştırdı ki kollarımızı karmakarışık olduk - hadi şimdi ellerinizi kesinlikle birbirinden ayırmadan çözülün dedi ilk çözülen grup kazanacakmış. 2 gruptuk önce bizim grup çözüldü ama çok komiktik eğildik doğrulduk büküldük diğerinin kolları üzerinden atladık ama ellerimizi ayırmadan çözüldük bu oyunda önce gruptaki her kafadan bir ses çıktı herbiri denendi sonra bir kişinin gidişatının doğru olduğu görülünce
onu dinlemeye karar verip diğer gruptan önce çözüldük oyunun sonunda bize komutları verip kısa sürede sonuca ulaştıran arkadaşımızın lider olma özelliğinin hepimizden yüksek olduğunu yaşayarak öğrenmiş olduk. Eğitim sonunda o kadar yorgunluğa rağmen bir an önce işe başlayıp öğrendiklerimizi hayata geçirebilmek için can atar bir hal almıştık. Bu eğitim bir hafta hat safhada enerji ve satış performansına dönüştü ama sonra etkisini yitirdi çünkü eğitmenimizin enerjisini çalışma hayatımızda bize verebilen bir yöneticimiz yoktu. Hala sorun bizde mi yoksa yöneticimizde mi diye sorarım kendime.
Reşat bey gibi bir yöneticimiz olsaydı sanırım her ayda satış birincisi mağaza olurduk primleri götürürdük.

Yeni arayışlarımda Reşat bey'in tarzında bir yönetici ile karşılaşmayı umuyorum.

unforgiven "