- Kategori
- Güncel
Bir kezcikler...
Bir kez kanun delinmeyle; bir şey olmaz.
Bir kez rüşvet yemeyle; toplum kirlenmez.
Bir kez kamu malını kişisel olarak kullanmakla; kamu malı bitmez.
Bir kez adaletsiz davranmayla; adalet ortadan kalkmaz.
Bir kez makam koltuğunu kişisel çıkar için kullanmakla; makamlar zedelenmez.
Bir kez… Hep bir kezler…
Ailede, çevrede, sokakta, kanunda, siyasette, yönetimde, çarşıda…
Bu bir kezler, çıkara dönük bir kezler, benden ötesi yok görüşlü, aslında yıkılası, yok olası, yok edilesi görüşler.
Kim yok edecek?
Hepimiz bir kezciklere alıştırıldık.
O bir kezcikler bizi bizden etti.
Bir kezlerin yüzünden:
Siyaset bir zümre için egemen güçlerce mi yapılıyor?
Sorusu kafalarda şimşek gibi çakıyor.
Çünkü görünürde rahat yaşam bir zümre için var.
Lafı geldiğinde yetmiş beş milyonluk ülke; sosyal standartlarda ekonomik refah içerisinde yaşayanlar beş milyonu geçmez. Ötekiler adı üstünde zaten ötekiler. Yaşadıklarını sanıyorlar, zira su paralı olsa da hava henüz bedava…
Nereye kadar?
Yine ufukta bölünme, yine kavga mı var?
Yarınlar silahlı güçlerin sokak çatışmalarının emrine bırakılmış mı gözüküyor?
Yine analar mı ağlayacak?
Bir kezler, bir kezciklerin yüzünden.
Bu bir kezcikler adaletsizliği…
Bu bir kezcikler insan onurunu…
Bu bir kezcikler eşitliği ortadan kaldırmış.
Siyaseti yönlendirecek, toplumun refah ve mutluluğuna yönelik çalışmalar yapacak sendikalar, dernekler, kuruluşlar, kısaca sosyal toplum örgütleri istisnaları dışında hep bu bir kezcilerin elinde.
Hoş o bir kezciler artık bir kezci değil.
Abone olmuşlar.
Bu gidişle sadece temennim bu ülke abandone olmasın.