- Kategori
- Gündelik Yaşam
Bir kızıldereli öyküsü
Bazı öyküler biliriz, ilk duyduğumuzda irkiliriz adeta, bu öyküyü ilk duyduğumda irkildim önce. " Ne kadar doğru " dedim. Gerçekten çok isabetliydi, hangi yanımızı beslersek o büyüycekti tabii ki. Amerikalıların yıllarca filmlerde bize " vahşi " diye gösterdiği, kafa derisi soyan, çiftliklere saldırıp çoluk çocuğu öldüren insanlar sanki bu insanlar değildi. Şimdi daha iyi anlıyorum onları, " işgalci " zihniyet hala devam ediyor çünkü. İnsanların topraklarını, vatanlarını, dingin yaşamlarını elllerinden almaya kalkarsanız, o da doğal olarak her vahşeti yapar. Bunlar kalkar yarın " Irak " lıların da ne kadar vahşi olduklarına dair filmler çekerler, kendi en büyük "vahşet" lerini unutturmak için. Geçenler de bir de güzel söz duydum, yine bir Kızılderili atasözü; " GÖZÜNDE YAŞ OLMAYANIN, GÖNLÜNDE GÖKKUŞAĞI OLMAZ "İşte o bahsettiğim öykü; Cherokee kabilesinin yaşlılarından biri torunlarına eğitim veriyordu. Onlara dedi ki: “ İçimde bir savaş var. Korkunç bir savaş. İki kurt arasında. Bu kurtlardan birisi; korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı, üzüntüyü, pişmanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, suçluluğu, küskünlüğü, aşağılık duygusunu, yalanları, yapmacık gururu, üstünlük taslamayı ve egoyu temsilediyor. Diğeri ise; zevki, huzuru, sevgiyi, umudu, paylaşmayı, cömertliği, dinginliği, alçakgönüllülüğü, nezaketi, yardımseverliliğ i, dostluğu, anlayışı, merhameti ve inancı temsil ediyor. Aynı savaş sizin içinizde de sürüyor ve diğer tüm insanların içinde. ”Çocuklar anlatılanları anlamak için bir dakika düşündüler ve içlerinden biri, " Hangi kurt kazanacak? " diye sordu. Yaşlı Cherokee kısaca cevapladı " BESLEDİĞİNİZ "