Bir sanatçı: Bir sanatçı?..

Kim bu? Diyeceksiniz… Bu adam kimden sözediyor?.. Adını baştan koysa ya… Ne iş yarabbi.

 

Ben de dün TRT Müzik kanalında, Saat : 14.00 ‘de televizyonu açtığım zaman bu soruları sordum.

 

Program , TRT-Müzik Kanalında , 13.45 ‘de başlamış bir “Bir Solist” programıymış… Sahnede siyahlar giymiş genç bir bayan sanatçı var… Diyarbakır, Malatya…  taraflarından çok güzel Türküler söylüyor. Söylediği türküler insanın içine işliyor.

 

Çok yeni bir sanatçı olduğu  besbelli.. Ama acemi değil. Her şeyiyle ustalığa adım atmış. Türk Halk Müziğinde belli ki kendine müthiş bir yer yapacak bir bayan sanatçı… 

 

Bu bayanı tam bir saat, adını sanını bilemeden dinledim… Ama TRT’ye o kadar kızdım ki, bu bir saatlik süre içinde bir kez bile sanatçının adını ekranın altına yazmadılar. Oysa ekranda gereksiz bir sürü yazılar vardı, ama sanatçının adı yoktu.

 

Belli ki, TRT kendine bir yol çizmiş, sanatçının adını hemen programın başında gösterip çekiyor; ondan sonra bir daha yok…

 

Böyle genç bir insanı, hemen hemen ilk programlarını yapan bir insanı nasıl tanıyalım…

 

Hiç doğru değil… Bence bu sanatçıyı baştan harcamaktır. Dün benim gibi programın başını kaçırmış olanlar, bir daha bu sanatçının adını öğrenemediler.. Ben de… Ben de öğrenemedim! Ondan sonra, İNTERNET’ten programı buldum, baştan yeniden dinledim ve sanatçının adını ancak böyle öğrenebildim. Yazık günah değil mi..? Sanatçıya iki saatlik program yapıyorsunuz. Bu güzel.. Ama sanatçının adını hemen başta on saniye gösterip çekiyorsunuz . ondan sonra bir daha yok. Bekledim, belki sonunda sanatçının adını bir kez daha yazarlar diye… Heyhat, bütün saz heyetinin adını yazdıkları halde sanatçının adını yine yazmadılar.  Bence çok önemli bir eksiklik ve hata… Bir kere sanatçının kendisine yapılan bir hata; iki, seyirciye yapılan hata…

 

Haydi, ekrana çıkan üç beş tane sanatçıyı tanıyoruz; onların adlarını tekrar tekrar yazmaya gerek yok.. Ama genç sanatçılar… İlk programlarını yapan sanatçılar…? Onları şu veya bu şekilde teşvik etmek gerekli değimlidir? Bu teşvik nasıl olur? Adlarını duyurmakla…

 

Kimmiş bu sanatçı..?

 

Bu büyük sanatçı : “SENEM AKDEMİR”…

 

Sanırım bu satırları okuyanların büyük çoğunluğu bu ismi hatırlamayacaklardır; bilmeyeceklerdir… Ama bilin ki, büyük bir Halk Müziği sanatçısı yetişiyor… 

 

Kendisini ilişkin toparlayabildiğim bilgiler İnternet’ten…

 

Henüz çok genç, GAZİ Üniversitesi, Müzik Bölümü’nde öğrencisi  olan bir sanatçı… Belli ki bir iki yıl sonra, bu genç insan bir müzik öğretmeni olarak, kimbilir Türkiye’nin hangi yöresinde  ilinde  veya  ilçesinde görev alacaktır…

Öğretmenlik de kutsal bir meslektir ama şimdiden kendini ispatlamış, radyoda, televizyonda görev almış bir insanın ekrandan uzaklaştırılıp, bir kasabaya gönderilmesi insanın  içine sığmıyor…

 

Senem Akdemir, öyle sanıyorum, TRT’nin ve Radyoların çok değerli bir elemanı olarak kalacaktır ve daha uzun yıllar o içe işleyen sesiyle Güney-Doğu, Doğu’nun güzel, duygulu türkülerine söyleyecektir.

 

Hele o gün , Senem’in Celal Güzelses’ten bir türkü söylemesi sevenleri çok mutlu etmiştir. 

 

Senem Akdemir, Diyarbakır’lı ama Ankara’da yaşıyor… Anladığım kadarıyla TRT tarafından keşfedilmiş bir kıymet ve bundan sonra sık sık adını çeşitli THM programlarında görebileceğiz… Bunu hissediyorum. Ve bütün okuyucularıma Senem Akdemir’i dinlemelerini  hararetle tavsiye ediyorum.

 

Senem Ankara’da Gazi’deki  öğrenciliğine devam ediyor. Belki de Lisansını tamamlayıp, diplomasını aldıktan sonra, Lisans-üstü eğitimine devam edecek, belki de kurumunda Öğretim Üyesi olarak kalacaktır. Bunu bilemem ama Türkiye’nin şimdiden iyi bir sanatçı kazandığı besbelli..

 

Senem’e çalışmalarında başarılar dilerim.

 

TRT’ye de, “Lütfen sanatçıların adını sık sık ekranda gösterin.. Ne olur..!”^ricasıyla bir daha hatırlatmada bulunuyorum. Ötesini kendileri bilirler.