- Kategori
- Güncel
Bir yüzü Allah'a, bir yüzü Darwin'e..

Darwin felsefesi insanı inkar ederek Allah'ı inkar etmiştir.
Dahası, Allah'ı inkar etmek için, önce insanı inkar etmiştir.
Dünyadaki yaratılış sürecinin Yaratıcının iradesi doğrultusunda "evrimleşmesi" değil bugün tartışılan.. Tartışmasının temeli, insanın bu evrimleşmedeki yeri..
Allah'ı inkar eden bir felsefe, insanı da dünyadaki diğer canlı zincirinin bir halkası olarak görecektir ve görmektedir.
Ancak, Allah'ı ve onun gönderdiği "din"i tanıyan biri için, insanın yeri, tabiattaki evrimleşme halkası olamaz..
Bugün, aslında pek de ciddi olmayan bir gerekçeyle Darwinizm'in yeniden tartışılıyor olmasının asıl nedeni budur: Allah'ı ve Onun insanlar için hayat düstüru olarak indirdiği dini kabul edip etmemek..
İşin içine bilimin, modernizmin, çağdaşlığın ve hatta laikliğin katılması, ya meselenin özünü bilmeden konuşma arzusundan ya da özünde Allah'ı inkar olan gerçeği gizleme çabasındandır.
Hem Darwinist olduğunu söyleyip hem de Allah'a imandan söz edenler bu ikisinden biridir, başka değil..
Kararınızı vereceksiniz ve bu karar sizin kendi inancınızın, felsefenizin, dünya görüşünüzün eseri olacak; bilimin değil..
İnsanı Allah mı yarattı yoksa Darwin mi?..
Allah diyorsanız, ağzınızda Darwin gevelemeyeceksiniz; Darwin diyorsanız, Allah'ın adını anmayacaksınız!..
Dünyanın her yerinde işin aslı budur..
Ama Türkiye özellikle entellektüel alanda riyakarlığın esas olduğu bir ülkedir.
Bu yüzden, insanların bir yüzü Allah'a, öbür yüzü Darwin'e bakabiliyor bu ülkede..
Kabahat bizim iki yüzlülüğümüzde, başka hiç kimsede veya hiç bir şeyde değil..