BKM On Numara, En Fütürist İş Modeli!

10 Numara verişimin nedeni; ‘’Çok Güzel Hareketler’’ i sadece sanatsal açıdan beğenmem değil… BKM’nin iş modelini, geliştirip, dönüştürürken sergilediği dahiyane buluş!

Onları 2009’un en ‘’fütürist’’ iş modeli ilan ediyorum!

Bu açıdan de ayakta alkışlıyorum.

Yılmaz Erdoğan’ın sergilediği; liderlik ; tam bir ‘’case study’’, ‘’vaka çalışma’’ örneği.

BKM liderleri; Yılmaz Erdoğan ve Necati Akpınar’ı yürekten takdir ve tebrik ediyorum!
Kilit faktör; güven veren genç, yaratıcı, fişek gibi, çalışkan, tutkulu, paylaşımcı mutfak ekibini de… Her ikisi de bu tür sonuçlar için eşit derecede sorumlu ve vazgeçilmezler.

Kısacası, bu iki kafardar, ortak; ön planda liderlik yapan Yılmaz Erdoğan, geçmişi, şimdiyi akıllıca analiz ederek, geleceği şekillendirir ve son derece farklı, cesur, türünün ilk örneği ‘’Çok Güzel Hareketler’’i yaratırlar. Son derece innovatif bir modelle onca gence iş, gelecek oluştururlar. Taptaze yeteneklerin, yıldızların parlamasına, onlara kavuşmamıza sebep olurlar. Neşeli Hayat´la başarılarını taçlandırır, sinemaya da açarlar...

Web sitelerini, sosyal medyayı ve çağdaş iletişim kanallarını kullanışlarına bakınca,
10´un üstüne bir de ´´yıldızlı pekiyi´´ ekliyorum:) SÜPERLER!!!

Tebrikler!!! BKM den herkesin çıkaracağı çok ders, alacağı çok örnek var!
2009´un en fütürist iş modeli ödülüm onlara:)

Onları tiyatro açısından da çok beğeniyorum, o ayrı… Burada ele almak istediğim tarafları; değişimi yönetip, evrim geçirmekteki başarıları.

Onlar bizi hem eğlendiriyor, hem de yeniçağın yepyeni, dipdiri örgütlenme yapısını yansıtıyorlar. Örnek bir takım oyunu sergiliyor, oyuncu-seyirci-yatırımcı iç içe farklı bir format, alışılmadık bir durum oluşturuyorlar.

‘’Çok Güzel Hareketler’’in gelişim, değişim ve dönüşüm süreçleri; tüm CEO’lar, Genel Müdürler, liderlik yapanlar, İK ve Kurumsal İletişim birimleri tarafından dikkatle incelemeli.

Yeni çağda BKM’leşemeyenlerin, bireysel ve kurumsal açıdan başarılı olması çok zor!..

Kronolojik olarak BKM’ye bir bakalım;

BKM; Beşiktaş Kültür Merkezi Necati Akpınar ve Yılmaz Erdoğan tarafından 11 Kasım 1994’de Beşiktaş’ta bulunan eski Mıstık Sineması’nın tiyatro salonuna dönüştürülmesiyle kurulur.

İlk oyunları; 464 kez sahnelenen, yaklaşık 558.000 kişi tarafından izlenen ve 24 Şubat 1995´te prömiyeri yapılan "Otogargara" olur. Bunu Yılmaz Erdoğan’ın yazdığı, 9 ödüllü, 504 temsilde 567.380 kişinin izlediği ‘’Sen Hiç Ateşböceği Gördün Mü?’’ ve 600.000 izleyiciyi tiyatro salonuna çeken ‘’Bana Bir Şeyhler Oluyor’’ oyunu takip eder. BKM bu oyunlarla iyi çıkışlar yakalar.

Televizyonda, Bir Demet Tiyatro ile Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ; unutulmaz Mükremin Abi, Lütfiye Abla, Feriştah gibi toplumsal fenomen haline gelen karakterler yaratırlar. Yıllarca kitleleri, ön planda daha çok bu iki sançtı olmak üzere güldürürler, bağımlılık yaratırlar.

BKM, kendi oyunlarını sergilemek yanında, Ata Demirer, Cem Yılmaz gibi sanatçılara da kapılarını açar. Diğer sanatçılarla işbirliğine girer. Film, sinema, televizyon gibi farklı alanlara açılır, pek çok konser, gösteri, şenlik, panel ve seminer gibi projeye de ev sahipliği yapar. Tiyatronun çocukların gelişimindeki önemli bir katkı nedeniyle; 2004 -2005 sezonunda çocuklara yönelik oyunlara da başlar.

Televizyondaki parıltı sönmeye başlayınca, Vizontele, Organize İşler gibi büyük yapımlarla sinemada da başarılı bir performans sergilerler.

Hep gündemde kalırlar ve gelecek için daima mutfakta çalışmayı, dışarıda gözlem yapmayı sürdürürler…

Yılmaz Erdoğan ve Necati Akpınar; sektörlerindeki yeni trendleri, dünyadaki değişimi, kendilerindeki yetkinlik ve yeteneklere algılarını hep açık tutarlar.

Muhtaç oldukları asil kanın damarlarında, mutfaklarında, seyircilerinde, içlerinde olduğunu bilirler. Dışarıdan gelecek fikirlere, katkıya, yaratıcılığı içeriye buyur ederler. Onlara değer verir, ortamlarını, kaynaklarını paylaşırlar. Gençlere koçluk yaparak, özgüvenle, oyuncu, yazar, sahne ekibi, seyirci, vs… Hep beraber, sahici, yalın, coşkulu bir performans sergilerler.

Kısacası, bu iki kafardar, ortak; ön planda liderlik yapan Yılmaz Erdoğan, geçmişi, şimdiyi akıllıca analiz ederek, geleceği şekillendirir ve son derece farklı, cesur, türünün ilk örneği ‘’Çok Güzel Hareketler’’i yaratırlar. Son derece innovatif bir modelle onca gence iş, gelecek oluştururlar. Taptaze yeteneklerin, yıldızların parlamasına, onlara kavuşmamıza sebep olurlar. Neşeli Hayat´la başarılarını taçlandırır, sinemaya da açarlar...

Web sitelerini, sosyal medyayı ve çağdaş iletişim kanallarını kullanışlarına bakınca,
10´un üstüne bir de ´´yıldızlı pekiyi´´ ekliyorum:) SÜPERLER!!!

Tebrikler!!! BKM den herkesin çıkaracağı çok ders, alacağı çok örnek var!
2009´un en fütürist iş modeli ödülüm onlara:)