- Kategori
- Blog
Blog etkileşimleri

Blog yazarlığının, kişiliklere yansımaları
Blog yazılarından, çok şeyler öğrendiğimi itiraf ediyorum.
Blog yazarları arasında, etkileşimlerden de söz etmek gerekiyor.
Benim de etkilendiğim yazar arkadaşlarım var.
Öncelikle ön yargılarımın bazılarından kurtuldum.. Ummadığınız taş baş yararmış...
Madalyonun öbür yüzüne genellikle bakardım, şimdi daha çok bakıyorum.
Her görüş ve düşünceden arkadaşlarla aynı çatı altındaki birliktelik hoş bir şey.
İyiyi, güzeli, hoş olanı, olmayanı kendi anlayışımız doğrultusunda değerlendirme gayretindeyiz.
Özel gün ve güncel olaylarla ilgili görüşlerimizi paylaşmaktayız. Birbirinden güzel ve farklı anlayış ve yaklaşımlarla..
Bir yarış durumuna girdiği anlarda bile, çizginin dışına çıkmayan davranışlar mutlu etti beni.
Blog arkadaşlarımızın hastalıkları, üzüntüleri, ayrılıkları, acılı , neşeli günleri paylaştığımız alanlar içine girdi.
Yazılarımızda bir süreçten geçiyor, ilk acemiliklerimizin yerini, biraz daha oturmuşluk, cesaret alıyor.
Süreçte geçen gelişmeleri , araştıran bir yazı var mı bilmiyorum. Ama ilerde bu araştırmayı yapacak arkadaşlarımızda çıkacaktır.
Bildiğim bir şey varsa o da gözlemlerim, bende olan değişimler.
Evet yaşımız ne olursa olsun, yaştan bahsetmişken ben kendimi gençler sınıfına koyuyorum!-Bu fırsat ele geçmişken-
Blog yazıyoruz, blog okuyoruz, blog yorumluyoruz, blog yorumlarımıza cevap yazıyoruz.
Tüm bunların ışığında, bizlerde bir takım gelişmelerin olduğu kaçınılmaz.
Hayran kaldığımız blog yazarları var. Kendileriyle barışıklar, belki biraz da tuzu kurular.
Çok fazla kendileriyle haşır neşir olanlar da var.
Ben merkezli olanlarımızda var. Ben merkezden biraz kaçının derim naçizane!!!
Karamsarlar, kötümserler, Karadeniz’de vapuru batanlar... Sanki biraz bende bu sınıftanım, ama bunu aşmaktayım sayenizde blog dostlarım.
Kendisiyle dalga geçenleri ve bir ders vermeyi amaçlayan blog dostlarımı da seviyorum. Onların sayesinde bende kendimle barışmaya başladım bile...
Anılar, nostaljiler, hepimizi bir yerde buluşturanlar, Doğrusu, derya deniz şu blog dedikleri,
Ha emekliler, yaşlılar. Gençleri okudukça gençleşenler.-Acaba biz emeklilerin yazılarına tahammül eden gençler var mı !-
Bu sorunun cevabını da istatistikçiler versinler. Blog yazarları arkadaşlarımızdan bazıları bunu çok iyi yapıyor.
Kendimizi de disipline ediyoruz galiba, bir blog kültürü oluşurken, ortaya yazılı olmayan bir takım güzel kurallar çıkmaya başladı.
*Yavaş yavaş herkes kendi tarzını geliştiriyor.
*Otokontrol sisteminin oluşmaya başladığını düşünüyorum. Kişiler birbirine saygılı.
*Planlı yazma, blog okumaya, yorum yazmaya zaman ayırıyoruz.
* Yaşamımızda da biraz daha planlı, programlı olmaya başladık. Blog yazarlığını bir iş olarak görenlerimiz de var.
* Hoşgörü, tahammül, beğenimizde davranışlarımızda değişimler oldu.
*Duygusallık, yardımlaşma, dostluk, bağlılık, iletişim alanlarında da değişimlere uğradık.
* Yalnız olmadığımız hissimiz güçlendi.
* Baştan belki pek önemsemediğimiz, blog yazarlığının , çok önemli bir iletişim aracı olduğunu gördük.
* Bize bu olanağı sağlayan, “Milliyet Gazetesine” minnettarlığımızı hep dile getiriyoruz.
* Ulusal duyarlılıklarımızın, bu alana taşınması ise sevindirici...
*Bu sayfalar birer ayna oldu. Sosyologlar, anketçiler, psikologlar, çeşitli araştırmacılar için bu sayfalar çok önemlidir diye düşünüyorum.