Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '07

 
Kategori
Blog
 

Blog yazmak

Blog yazmak
 

Çocuklar konuşmayı nasıl öğrenir? Doğduklarından beri anne, baba, kardeş ve çevresindeki kişiler devamlı konuşurlar. Çocuğun güldüğü ve ağladığı zamanlarda bile çocukla konuşurlar. Çocuk önce anlamaya başlar, anladığını belli eder ama konuşamaz, daha sonra bir de bakarsınız ağzından ilk kelime dökülmüş. Bu kelime genellikle baba veya dede gibi aynı heceden oluşmuş sözcüklerdir. 2 yaşına geldiğinde ise çocuk bir konuşmaya başlar, bir daha susturamazsınız.

Yabancı dil eğitimi de bunun gibidir. En iyi eğitim tabii ki yurtdışında bulunmaktır. Orada hiç dil bilmeseniz bile önce devamlı dinlersiniz, dinlersiniz en sonunda bir de bakarsınız konuşmaya başlamışsınız.

Yazmak için de önce okumak gerekir. Devamlı okumak. Ben bir kitap okurken her zaman durup durup düşünürüm, yazar ne kadar güzel yazmış diye, bunları nasıl düşünmüş? Sonunda birçok kişinin yararlanabileceği satırlar yaratmış. Bu hevesle ben de yazabilirmiyim diye düşünmüşümdür. Hatta kafamdaki bazı konuları amatörce kağıda döktüm ama beşinci sayfadan sonra romanım bitti. İyi bir yazar olmak için sabır, yeteri kadar araştırma gerektiğine inandım. Bir Victor Hugo'nun sefiller romanındaki bir tasviri 30 sayfaya yaydığını hayranlıkla okumuştum. İyi bir yazar olmak için Allah'tan gelen bir yetenek olması çok önemli tabii. Fakat insanın istedikten sonra kendi çapında, kendini geliştirerek, birşeyler yazabileceğini burada öğrendim.

İlk blog yazımı word ortamında taslak olarak yazdım. Defalarca okudum, değiştirdim, tekrar okudum. Tekrar yazdım. Ancak onuncu günün sonunda yayına al düğmesine bastım.

Daha sonra buradaki blogları okumaya başladım. Çok güzel yazılar yazılmıştı. Blog yazarları kısa zamanda çok fazla üretim yapıyorlardı. Ben buraya yazmaya başladığımda herhalde 3 yazıdan sonra yazacak bir şey bulamam diye düşünürken, her sabah kalktığımda aklıma bir konu, bir deneyimim, bir araştırma geliyordu. Bir ay kadar kısa bir zaman içersinde 14 blog yazmıştım ve bu yazılar, yazdıktan en geç 5 dakika sonra yayına alınıyordu. Bu nedenle editörlere bir teşekkür borçlu olduğumuzu düşünüyorum.

Artık word de taslak da yazmıyorum. Bir konu kafamda oluşunca PC nin başına oturup, yazmaya başlıyorum. Sanki ellerim benden bağımsız gibi kelimeleri yazmaya başlıyor. Burada 100 , 200 ve daha fazla blog yazan arkadaşlara da gıpta ediyorum. Ve yazdıkça daha fazla açıldıklarını anlamaya başlıyorum.

Bize bu olanağı tanıdığı için;

Teşekkürler Milliyet Blog,

 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..