- Kategori
- Blog
Bloglarda, 'dil yarası' kapanmıyor!.. (Türkçemizi koruyalım)
Net'ten...
Eskidendi eskiden...
Editörlerimiz, Türk Dili Kurallarına aykırı olan yazıları yayınlamazlardı ve ilgili kişiyi uyarırlardı.
Farkında olmadan, heyecanla yazdığım bazı yazıları, anında yayına verdiğimde, yaptığım hataları gören editörlerimizce uyarıldığım zamanlar olmuştur.
Böylece hatalarımı görüp düzeltme yolunda bana katkısı olan editörlerime, dikkatli aydın yazar dostlarıma teşekkür etmişimdir.
Şimdilerde sömestr tatili havası mı esiyor?..
Bozuk Türkçeyle yayınlanan yazılar gırla gidiyor...
Türk Dili kurallarına aykırı yazan veya alıntı yaparak yazdığı halde 'kaynak göstermeyen ' kişiyi usulünce uyardığınızda, bay ya da bayan blogçunun hatalı yazısını geri çekip düzelterek yayına verdiğine ve bana gücendiğine çok tanık oldum.
Sözü edilen kişilerin, uyarı yorumlarımı yayınlamayıp, teşekkür bile etmeden;sanki hatasını kendi farketmiş de düzeltmiş gibi suskun kalması da beni çok güldürüyor.
'Güvenilir yazarların ' (?) yazıları genellikle denetlenmediğinden, hatalı yazıları, tüm dil ve anlatım bozukluklarıyla birlikte, ekrana yapışıp kalıyor.
Bu tür yazılara yorum yazanların, böylesine bozuk bir yazıyı dil yönünden eleştirmemeleri, arkadaşlarını uyarmamaları da beni çok güldürüyor. Demek ki o yazıya, okunmadan yorum yazılıyor; ya da ' lâf olsun torba dolsun ' mukabilinden geçiştiriliyor.
..........
Şimdiki, bazı ' yeni yetmelerin' ayrılırken, 'Hoşça kal !..' yerine ' -Çüıyüüüüüzz !..' diyerek züppeleşmelerine, saçmalamalarına kediler ve ecnebiler bile gülüyorlar.
Dilini katlederek, kendi ayağına kurşun sıkanların durumu vahimdir ...
Bunlar, yaz günü moda olsun diye, tişört altına, Çin malı çizme giyenlere benzerler.
Karıncaya çizme giydirmiş gibi komik duruma düşerler..
....
Son günlerde, MB'de sıkça görülen ve dikkatimi çeken, 'Dil hataları silsilesinden' kısaca bahsetme gereğini duydum.
Alınanlar olabilir; ama onların alınmalarından ziyade, Türkçemizin sağlığı daha önemlidir.
İşte bazı örnekler:
.......
HİT mi BİT mi ?..
(Yazılarda HİT peşinde koşanlar varmış !.. Tanrım !..Heyhat!..Türkçe bu kadar katledilmemişti !..)
'Hit ' söcüğü, kaset, cd gibi yayın araçlarının çok satışını simgeleyen yabancı bir sözcüktür.
Yazıların 'çok okunmasıyla ilgili açıklama ' görevi üstlenemez.
Kaldı ki ' berbat reyting sözcüğü' bile, dilimize sinek gibi yapışmışken, bit gibi dilimize yapışan şu HİT işkencesi, Türkçemizi yaralamaktadır..
Yabancı sözcükler kullanmayı yüksek kültür gibi algılayanlar çok komik duruma düştüklerinin farkında değiller.
Dilimizin, 'Arılaştırılması' yolunda verilen mücadeleye ' takoz koyan ' ve 'sonradan görmelerce' , sözde yüksek kültür göstergesi gibi algılanan bu gidişe 'dur ! ' diyebilmeliyiz.
......
Son günlerde, bazı blog yazarlarınca, çok sıklıkla yapılan, 'Türk Dili yazım hataları zincirini' kısaca şöyle özetleyebiliriz...
1- Kİ bağlacı ve DE bağlacı sözcükten ayrı yazılır.
' Sen de gelmelisin ki ortam şenlensin.'
2- Kİ, bağlaç olduğundan, Ki'den sonra, virgül (,) veya noktalı virgül (;) kullanılmamalıdır.
' Blog yazarındaki dil bilinci artmalı ki yazılarda kalite yükselsin.'
3- Bloglarda en çok yapılan hatalardan biri de MB kısaltmasına getirilenn eklerdedir.
*** MB (Milliyet Blog) kısaltmasından sonra getirilecek olan ekler, kesme (') ile ayrıldıktan sonra, 'Kısaltmanın son hecesine uygun' olarak yazılır.
PTT'den... İSKİ'den... THY'ye ...gibi..
Örneğin : MB'da yazıyorum... MB'dan ayrıldım ... MB'lu olmak... vb. örnekler yanlış yazımlardır.
**** MB'ğa, MB'ğu, MB'dan, biçiminde yanlış yazan, usta yazarlar(?) bile var.
Blog, yabancı bir sözcüktür. Ünlü bir ek aldığında, son harfi yumuşamaz. Blog'umdaki: DOĞRU
Bloğ'umdaki: YANLIŞ (Tıpkı Zonguldağa şeklinde yazamayacağımız gibi.. Yazarken: Zonguldak'a...vb.)
MB'den.... MB'ye.... MB'nin... MB'yi...gibi örnekler doğrudur.
MB'de canlılık başladı.: DOĞRU
Bu konuda, MB' de yüzlerce yanlış kullanıma tanık oluyorum.
4- Kİ ilgi eki, 'aitlik ' bildirdiğinden, sözcüğe bitişik yazılır.
Örneğin :Evde ki odalar.: YANLIŞ
Evdeki odalar.: DOĞRU
5- Ama, fakat, lakin, ancak gibi sözcükler tümce başında yer alamaz.
' VE bağlacıyla' tümce başlamaz.
Tümce içinde kullanılan bu edatlardan önce noktalı virgül (;) kullanılır.
Örneğin : Tiyatroya gelmek istiyordum; ancak bilet bulamadım.
İzmir'in havası ılık; ama rutubeti beni rahatsız ediyor.
6- Soru eki mı, mi, mu, mü'nün sözcükten ayrı yazılması gerektiğini daha önce de vurgulamıştım; ancak hatalar zinciri sürüyor.
Örneğin :'Sende mi yazar oldun yenge ? '
' Muhtar mı oldun Kezban Yenge? ' vb.
7- Sayılarım yazımı da korkunç hatalarla dolu :
Sayılar harflerle de yazılabilir:
'Bin yıldan beri, on dört gün, haftanın beşinci günü, üç ayda bir, yüz soru, iki hafta sonra, üçüncü sınıf' vb.
Buna karşılık saat, para tutarı, ölçü, istatistik verilere ilişkin sayılarda rakam kullanılır:
17.30’da, 11.00’de, 1.500.000 lira, 25 kilogram, 150 kilometre, 15 metre kumaş, 1.250.000 kişi vb.
Saatler ve dakikalar metin içinde yazıyla da yazılabilir: saat dokuzu beş geçe, saat yediye çeyrek kala, saat sekizi on dakika üç saniye geçe, mesela saat onda vb.( Ayrıntı için: bakınız:tdk.gov.tr )
*********
İnsani hatalara saygımız var; bu yanlışlar, bilenlerce hemen algılanıyor ve hoşgörüyle de karşılanıyor tabi.
Benim de farketmeden yaptığım insani yazım hatalarım olabilir. Bilinçli ve yapıcı eleştirilere saygılıyım.
' Ben bir yazarım ve MB'de yazıyorum' diyen kişinin blogunu yayına vermeden defalarca kontrol etmesi gerekir.
Hataları koronikleşmiş olanların ; yanlış yazımlarının bilincinde olmadıklarından ve buna rağmen yazma erdemine soyunduklarından, dil eğitimi almaları zorunludur.
Bu konuda, bize en yakın kaynak :
http://www.tdk.gov.tr/ 'dir.
Saygılarımla...