Boğaziçi Hayvanat Bahçesi

Darıca Kuş Cenneti olarak da bilinen Boğaziçi Hayvanat Bahçesi, hayatım boyunca hiç gerçeğini görmediğim ve bir daha da asla göremeyeceğim hayvan türleri ile ancak düşlerimde gördüğüm cennet bahçelerinden birisine benziyordu. İçeride kaldığım saatler boyunca yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Çünkü burası öyle bir yer ki, mutlaka gidip görülmesi gerektiğine inanıyorum.

Benim gezmeye gittiğim gün hava oldukça güzeldi. Sizlere de tavsiyem bu mevsimde gitmenizdir. Gezilecek alan büyük olduğu için, boğucu sıcaklar yorucu olabilir.

Kapısından girerken ödediğim 15 YTL giriş ücretinin hemen ardından, kendimi kuş seslerinin arasında buldum. Renk cümbüşü bir yana ancak tropikal ormanlarda duyulabilecek kuş seslerine tanıklık etmenin hazzı bir başkaydı. Renkleri, duruşları ve ötüşleri ile neredeyse her çeşit kuş türünü görebileceğiniz bir bahçe olduğunu söyleyebilirim. Minik boyları ve sevimli duruşları ile penguenler, siyah renkleri ile leylekler, renkli tüyleri ve tek ayak üzerinde duruşları ile flamingolar, kartallar, baykuşlar, papağanlar ve elbette tropikal iklim kuşları arasında yaptığım yolculuk fazlasıyla ilginç ve yine fazlasıyla keyifliydi.

Elbette bahçe bununla sınırlı değil. Kuş türleri arasında yaptığım bu güzel yolculuk kurtların kafesi önünde son buldu. Her biri diğerinden daha asil görünen bu hayvanlara bu kadar yakın olmanın keyfini bizzat yaşamalısınız. Aylık 2 ton civarında et tüketilen bu bahçede kurtlardan başka aslan, kaplan, çita ve ayı gibi et ile beslenen diğer hayvanları da gördüm. Belgesel meraklısı birisi için bulunmaz dakikalardı.

Sürüngen ve balıkların olduğu bölüme girdiğimde karşılaştığım balık türleri de oldukça güzeldi. Ekranlarda defalarca izlediğim balıklara, bu kadar yakın olmak başka bir duyguydu. Dev akvaryumların önünden ayrılıp da sürüngenlerin olduğu bölüme geçince karşılaştığım timsah, yılan, ejderha ve kaplumbağalar da tıpkı diğer türler gibi muhteşem derecede görsel güzelliğe sahipti.

Maymunların ve şempanzelerin insanlardan aldıkları yiyeceklerle ortaya koydukları şovlar da seyretmeye değer. Her biri ayrı bir güzelliğe sahip olan maymunlar, sizin epey vaktinizi alacaktır. Hele o cep maymunlarını görünce şaşırıp kalacaksınız.

Dev kaplumbağa, lama ve midilli atları ile tek başına otlayan deve, zürafa ve zebra da bahçenin diğer güzellikleri. Tüm bunların arasında çoğunuzu bir midilliye bindirme olanağı da bulacağınızı söyleyebilirim. Bahçe içerisinde bulunan küçük eğlence parkı çocuklarınıza hoş dakikalar yaşatırken, kafeterya da soluklanmanız için bulunmaz bir fırsat olarak karşınıza çıkacaktır.

1993 yılından beridir ziyarete açık bulunan bahçede, yaklaşık olarak her ay 30 ton meyve-sebze, 2 ton et, 2 ton balık ve 2 ton da buğday tüketiliyormuş. Doğal olarak bunların üzerine diğer masraflar da eklenince, ortaya her yılın sonunda ciddi bir zarar çıkıyor.

Ben her dakikasından ayrı bir keyif aldım. Ancak gördüğüm kadarı ile bu bahçe daha fazla ilgi gösterilmezse günün birinde tüm güzellikleri yok olup gidebilir. Şu anda çeşitli firmalar hem maddi, hem de ürün bazında destek olsa da, bu güzel bahçenin her yıl üstelik de çok ciddi boyutlarda zarar ettiği ifade ediliyor. Demek oluyor ki bu düş bahçesinin yaşaması için destek ve ilginin artması gerekiyor. Et ve benzeri alanlarda üretim yapan firmalar ile sebze satışı yapan marketler, ertesi gün reyona konmayan ürünlerini bu bahçeye verebilirler. Hatta bu destek yelpazesi daha da genişletilebilir. Ekmek fabrikalarından, kuru yemiş üreten firmalara kadar uzanmak da mümkündür.

Sonuç olarak bu cennet bahçenin; devlet, firmalar ve halk eliyle desteklenmesi gerekiyor. Hatta daha da büyütülüp zenginleştirilerek dünyanın en zengin içeriğine sahip bahçelerinden birisi haline de getirilebilir.

Unutmayalım ki, bu güzellikleri bizim göstereceğimiz ilgi yaşatacaktır…

Not: İEET’nin web sitesinde yer alan bilgiye göre, Kocaeli’nin Gebze ilçesine bağlı Darıca beldesinde bulunan hayvanat bahçesine İstanbul’dan her gün otobüs seferi yapılmaktadır. Avrupa yakasında; Taksim Meydanından sabah 10.30’da hareket eden otobüs; Osmanbey- Şişli-Mecidiyeköy- Boğaz hatlarına uğradıktan sonra Boğaziçi Köprüsü-Ankara Asfaltı-Tuzla-Bayramoğlu ve Darıca istikametini izliyor, saat 15.00’de de dönüş için hareket ediyor. Kadıköy Kumluk’tan sabah 11.00’de hareket eden otobüs ise sahil yolu ile Altbostancı’ya uğruyor, Pendik Tersanesi-E5 Yolu-Bayramoğlu istikametinden Darıca’ya ulaşıyor ve akşam 16.30’da dönüyor.

Web sitesi : http://www.farukyalcinzoo.com/

Facebook sayfası: http://www.facebook.com/pages/Darica-Faruk-Yalcin-Hayvanat-Bahcesi-ve-Botanik-Parki/124778534207137?ref=ts