Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '10

     
    Kategori
    Kitap
     

    Bu Dehliz'den gerçekten çıkamayacaksınız.

    Bu Dehliz'den gerçekten çıkamayacaksınız.
     

    Dehliz ismi geçenlerde dinlediğim bir ropörtajda çıktı karşıma. Aslına bakarsanız o güne kadar sözlük anlamını bile tam olarak bilmiyordum bu kelimenin. Spiker'in anlatımıyla müthiş bir gerilim romanından bahsediliyordu. Aslında ilk başta makyajlanarak karşımıza çıkan bir çok kitap gibi şişirildiğini düşündüm ama yine de alıp okumaya karar verdim. 

    Spiker'in bahsettiği gibi bir ilk çalışma. Ama bu sizin gözünüzü korkutmasın. Kitabı okumaya başladığınızda yazara kızıyorsunuz. Neden daha önce başlamadı diye. Arka fonunda İstanbul'un tarihsel mekanların kullanıldığı roman sizi ilk sayfasından itibaren içine hapsediyor. 

    Roman Sultanahmet meydanındaki Alman Çeşmesinin önünde başlıyor. Faruk üniversite yıllarında tanışıp dost olduğu Altan ile buluştuğu sırada Altan uzaklardan açılan bir ateş sonucu öldürülüyor. Aslında hikaye Faruk İçin tam olarak bundan sonra başlıyor. Arkadaşının ölmeden önce kendisine bıraktığı bir el yazmasının ve bir otele ait olan emanet fişinin bu cinayeti çözeceğine inanan Faruk eski hocası Reşat Bey'in yardımıyla arkadaşını öldürenlerin peşine düşüyor. 

    Bu sırada bir çok medeniyetten insanın bir arada yaşadığı İstanbul'un ev sahipliği yapmaya hazırlandığı Medeniyetler ittifakı Kongresi peşinden gelen ve imsenin farkında olmadığı tehlikelerle başlamak üzere. İstanbul'un tekrar Bizans olmasını planlayan bir gurup insan, birtakım planlar yaparak şehri cehenneme çevirmeye çoktan başlamışlardır. Öncelikleri Patrikhane'yi ele geçirerek Ekümenliklerini ilan etmek ve sonrasında özerk Constaninople'yi kurmaktır. Ve müthiş bir planla tüm bunlar için Faruk suçlanmıştır. 

    Şimdi burada hikayi anlatmaya son verelim de süprizi kaçmasın. Fakat behsetmeden geçemeyeceğim bir nokta Romanda bir çok ipucu söz konusu. "Miheal tutsak düşmüş samena'nın kalbine. Güneş doğudan değil batıdan doğarken" gibi. Faruk hem suçsuzluğunu ispat etmek hemde arkadaşının katillerini yakalatmak için birbirlerini takip eden olayların peşinde koşturup duruken onu müthiş bir süpriz beklemektedir. Aslında Altan öldürülmeden hemen önce olacakları tahmin etmiş ve arkadaşının başının belaya gireceğini bildiğinden Faruk için bir yol hazırlamıştır. Bu yolun tek anahtarı aralarındaki dostluktur. Yani kötü adamların son ana kadar Faruk'a ihtiyaçları vardır. 

    Son olarak Dehliz. Londranın karanlık ve sisli sokaklarından Anemas Zindanlarına, Kariye'den St Antuan Kilisesine, Yenikapı Mevlevihanesinden Şah Sultan Camii'sine karakterlerine de okuyucusunada yavaşlama izni vermeyen bir roman.

    Yayınevi arka kapakta Erdoğan Eyrik'i polisiye gerilimin yeni yazarı olarak lanse ediyor. Biraz iddalı bir cümle ama kitabın sonunda yayınevine hak veriyorsunuz... 

     
    Toplam blog
    : 1
    : 567
    Kayıt tarihi
    : 20.09.10
     
     

    Düşündüm de hakkımda yazacağım kayda değer pek birşey yok. Bu günden itibaren hayatımı daha fazla ir..