Bu ne perhiz, Bu ne lahana turşusu...))))

Haberin var mı? 

O kadar çok ki olay, hangisinden......)))) 

Yaa Sayın Başbakanımızın son yaşanan Deniz BAYKAL- İklim BAYRAKTAR olayı ile ilgili yaptığı açıklamadan......... 

Ne demiş? 

"...... Siyasetin tek limanı ahlaktır.  

Siyaset, ahlaksızlığın sığınağı olamaz. 

Siyaset, ahlaksızlık üzerine yürütülemez, ahlaksızlığa kılıf olarak örtülemez....." 

Eee iyi demiş işte...... 

İyi mi demiş? 

Evet, bizleri idare eden insanların bizlere örnek olması, ahlaklı olması gerekmez mi? 

Gerekir gerekmesinede...... 

Eeee gerekirse, niye bu kadar üzerinde duruyorsun? 

Düşünüyorumda, ahlak sadece "Kişilerin bacak arasıyla mı sınırlıdır" diye....... 

Baksana, neler olmuş gene........ 

Kızcağız neler anlatıyor ? 

Kızcağız anlatıyor da, adamcağız da iftira diye, dava açmış, hem de 20 milyarlık....... 

Adalet tecelli edecek........ 

Elbette, adalet tecelli edecekde, adalet insanların hürriyetlerini kısıtlamadan, yıllarca sürmeden ve kısa bir sürede tecelli etse.......)))) 

Anlıyorum, haklısın, Ülkemizin en büyük sorunlarından bir tanesi bu, bir diğeride, gelir dağılımındak adaletszlik.......... 

Peki, sana bir soru soracağım........ 

Sence ahlak ne demek, ahlak sadece değindiğim gibi, bacak arası mı demek? 

Aaa, sen bilmiyor musun ahlakın ne olduğunu? 

Bilmez miyim, elbette biliyorum da seni merak ettim biliyormusun diye..... 

Ben de biliyorum tabi ki...... 

Peki, şöyle sorayım....... 

Sence ahlak sadece bacak arası mı demek, yani...... 

" Görevi ihmal......... 

Zimmet......... 

Kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık........ 

Resmi evrakta sahteclik........ 

Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak......... 

Hele hele " DOKUNULMAZLIĞI KALDIRACAĞIM" diyerek Milletin oyları ile iktidara gelip, sonrasında verdiği sözün arkasında durmayarak, yani yalan söyleyerek halkı kandırmak........" 

Bunlar AHLAKLI DAVRANIŞLARMI? 

Ama istisnaları bir tarafa koyacak olursak hepsi benzer şeyler yapıyor........ 

Haklısın bu konuda da, ancak, insanın kötü şeyleri kendisine örnek alması doğru mu? 

Doğru değil, tabii ki almamalı....... 

Bir diğer önemli husus, atalarımız demiş ya, " HER KOYUN KENDİ BACAĞINDAN ASILIR....." 

O bacak arası konusu, iki kişiyi ve ailelerini ilgilendiriyor......... 

Ama öteki konular, 74 milyonu....... 

Hangisi DAHA AZ, YADA DAHA ÇOK AHLAKLI.....)))) 

Haklısın, insan bir söz söylerken, çok düşünmeli çoookkkk....... 

Evet evet, insan önce bir aynaya bakmalı, sonra konuşmalı........ 

Çok doğru, çok doğru haklısın........ 

Haa bu meyanda sayın Bülent ARINÇ beyde açmış ağzını........ 

Kime açmış? 

O da, Ergenekon davasından tutuklu olup, Mlletvekili adayı olacak gazetecileri partilerinden aday göstereceklere........ 

Haklarında iddialar bulunanları partilerinden aday göstereceklere, sorumlusu siz olursunuz tarzında bir açıklama da bulunmuş........ 

Tüm hakkında iddia bulunanlar için söylenmiş ise eyvallah, özellikle de TBMM çatısı altında bulunan sanırım 360 fezleke sahiplerini de dahil etmiş ise eyvallah, aksi takdirde o da yanlış konuşmuş........ 

Eğer ki, haklarında iddia bulunanlar siyaset yapamıyacaksa, o halde TBMM'si çatısı altında bulunan ve haklarında fezleke düzenlenenlere ne demeli.....)))) 

Yok yok sadece ergenekon davası tutukluları için........ 

İşte yanlış burada......... 

AKP içersinde de bir sürü hakkında iddia olanlar yok mu? 

Olmaz mı, en başda Sayın Başbakanımızın hakkında bir sürü iddalar ve açılmış davalar varmış, hemde kalpazanlık gibi........ 

O halde........ 

Ama onlar kendi yaptıklarını değil, muhalefetin yaptıklarını görüyorlar......... 

Amannn boşver, çuvaldızı başkalarına sonuna kadar batırıyorlar, ama iğneyi kendilerine deydirmiyorlar......)))) 

Yaa böyle siyaset mi olur, böyle ahlaklı avranış mı olur allah aşkına...... 

Böyle siyasetin her tarafı ahlaklı olsa ne yazar.....)))) 

Haklısın, haklısın ama öyle bir sistem kurulmuş ki ülkemizde, sade vatandaş olarak, tabirim mazur görülsün ama, istisnaları bir yana koyacak olursak, kötülerin içerisinde iyisini seçmeye mecbur bırakılmışız........)))) 

Bunun tabi bence en önemli nedeni de; 

Siyasete soyunanlardan genelinin Mlletvekili olabilmeleri için yaptıkları ya da yapmak zorunda oldukları parasal harcamaların yüksek olması ve Milletvekili maaşlarının bu harcamaları karşılamaması nedeniyle de dokunulmazlık zırhı arkasında yolsuzluğa bir şekilde bulaşmak zorunda kalarak buna tevessül etmeleridir .......... 

Çünkü hiç bir aklı başında olan insan, elindekini geri dönmemek üzere vatan, Millet uğruna harcamaz........ 

Böyle br kelaynak örneğini ben şahsen hatırlamıyorum......... 

Ya sen? 

Ben de......... 

Çözüm aslında çok basit......... 

Nasıl? 

Nasıl olacak......Dokunulmazlık, kürsü le sınırlandırılarak yaramazlık yapan Sayın Milletvekillerine de yargı yolunun dönem sonu falan denmeden, anında açılması, buna karşılık ise, Mlletvekili maaşlarının %100 arttırılması suretiyle......  

Sayın Başbakanımız, şu verdiği sözün arkasında dursada, hiç olmazsa, artık bundan sonrası için; 

" TBMM'Sİ ÇATISI ALTINDA OLANLARIN DOKUNULMAZLIĞINI BENZER BİR UYGULAMA SONUCU KÜRSÜ İLE SINIRLANDIRARAK,  

HEM MİLLETE VERDİĞİ SÖZÜ YERİNE GETİRMİŞ OLSA,  

HEM KENDİLERİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜĞÜM SAYIN CEM UZAN'IN MİLLETVEKİLİ ADAYLIĞININ ÖNÜNÜ KESMİŞ OLSA,  

VE BÖYLELİKLE HEM DE ÜLKEDE BUNDAN BÖYLE BİR ÇOK ŞEYİN DAHA AHLAKİ YAPILMASINA VESİLE OLSA........" 

Ne güzel olur değil mi? 

Hımmmm.......Evet çok iyi olur.........