Bu yönetmelik; SEDAŞ'ın gözüne girsin...

"Bildirim" yok.

"Tutanak" yok.

- Ne var?

SEDAŞ'ın "ben yaptım oldu" mantığı var.

- Başka ne var?

Ne yok ki...

...Yok oğlu yok...
 
Peki bu uygulamanın özünde ne var?

Uygulamada 'öz' yok.

- Keyfi dedikya...
 
SEDAŞ, "keyfi uygulama" ile "astığım astık, kestiğim kestik" diyor, demeye de devam ediyor.
 
Gelin şimdi SEDAŞ'ın keyfiyetini açalım.

- Açalım mı?

- Açalım açalım da herkes görsün, tedbirini ona göre alsın...
 
Diyelim ki; elektrik tüketim faturanızı son ödeme tarihinde ödemediniz/ ödeyemediniz.

Ne mi oluyor?

Ne olduğunu, ne olacağını "ödeme de gör" diyeceğim ama bu tarz bana yakışmaz(!)

- Bunun için açıklama yapmalıyım...
 
İşte başınıza ve cebinize gelebilecek olasılar:
 
Ödeme noktasına gittiğinizde sizden fatura ve gecikme bedelinin yanı sıra yaklaşık (hatta çok yaklaşık) olarak 20 TL daha istenebilir.

Aklınız başınızdaysa nedenini sorar, değilse sorgusuz sualsiz kuzu kuzu (genlerimizden ötürü) ödemenizi yaparsınız.

- Yine, "diyelim ki" bağlantısıyla bir giriş daha yapalım:

Bu ekstra ücretin gerekçesini sordunuz?

Alacağınız cevap şu olur:

- Bilgisayar kayıtlarımızda elektriğiniz kesik gözüküyor. Bu yüzden "kesme/açma" ücretini ödemek zorundasınız.

- Ama benim elektriğim kesik değil ki...

- Bizde kesik gözüküyor.

("Bizde kesik gözüküyor" demek, bilgisayardan daha mı iyi bileceksiniz anlamındadır.)

Kısacası mı?

Çaresiz, ödersiniz...

(Yukarıdaki anlatılanlar masal değil, bir çok vatandaşın başına gelen SEDAŞ'ın "keyfi" uygulamalarından sadece biridir.)
 
SEDAŞ'ta 'yetkiliyim' diye geçinenlere; ister 'ek', ister 'yan' isterlerse de 'dik' olarak kullanabilecekleri bir/iki yasal bilgiyi hatırlatayım:

- Ücretsizdir.

[Boynumun borcu hatırına(!)]
 
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
ELEKTRİK TARİFELERİ YÖNETMELİĞİ
(R.G.: 09.11.1995/Sayı: 22458)
Borcunu zamanında ödemeyen aboneler hakkında:
 
MADDE 50 - (Değişik: R.G.: 14.08.1996/22727`de Yayımlanan Yönetmelik.)
a) Abonenin kullanım yerine bırakılan veya posta ile gönderilen faturanın veya bildirimin, üzerinde yazılı son ödeme tarihine kadar ödenmesi esastır.
Ancak, bu fatura bedeli son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde, 20 (yirmi) gün (dahil) içinde aboneye, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılır. Bu tebligattan sonra fatura bedeli 10 (on) gün içinde ödenmediği takdirde abonenin elektriği kesilir.

Teşekkül veya şirket tarafından fiilen elektriği kesilmeyen aboneden açma-kapama bedeli talep edilmez.
 
b) Bütün bunlara rağmen o güne kadar borcunu zamanında aksatmadan ödediği anlaşılan abonenin ödeme ihbarnamesinin eline geçmemiş olabileceği düşünülerek ödenmemiş faturaları varsa ve elektriği kesilmemiş ise, eski borca ait ihbarname bir sonraki dönemde düzenlenen fatura ile birlikte aboneye bildirilmesi şarttır. Eski borç gecikme cezası dahil, yeni faturada belirtilen son ödeme tarihinde ve yeni borç ile birlikte ödenir. Bu süre içinde fatura bedelleri ödenmediği takdirde (a) fıkrası hükmü uygulanır.
 
İşin aslı astarı (Olması gereken) bu...
 
İlgili aboneye "tebligat yapılmadan", "tutanak tutulmadan", "elektrik kesme ve mühürleme belgesi tanzim edilmeden ve taraflarca imza altına alınmadan, yani yasal işlemler yerine getirilmeden kesme işlemi yapılamaz", "kesme/açma" ücreti talep edilemez.
 
Ben buraya kadar yasal olan, olması gereken prosedürü yazdım/hatırlattım.

"Biz buna uymuyoruz" dersen ne olur?

Basit sorunun cevabı da basit olur:

- Soygunun diğer adı...
 
BİLGİ NOTU:

"ihbarname"; Haber verme kağıdı, bildirim.

(Anlam ve geçerlilik itibarı ile; merdiven, apartman boşluğu ve kapı arasına sıkıştırılarak yapılamaz.) "tutanak"; Belgelenmesi gereken bir durumu tespit edenler tarafından imzalanan belge. [Tek kişinin (Tarafın) imzası ile düzenlenemez. Düzenlenirse adı "tutanak" olmaz. Tarafların "en az iki kişi" olması mecburidir.]