Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '10

 
Kategori
Mizah
 

C. Y., B. Ö., Y. E., Ş. G., L.K., O. B.

Mizah denilence ilk elde akla gelen bunlar, yaptıkları sayısız insan tarafından izleniyor. Her biri büyük mizah ustası diye lanse ediliyor. Herbirinin kişisel özellikleri var. Kim neyi daha iyi ya da daha kötü yapıyor diye karşılaştırılıyor.

Cem Yılmaz, Beyazıt Öztürk, Yılmaz Erdoğan, Şahan Gökbakar, Levent Kırca ve Okan Bayülgen.

Gökbakar: İçlerinde en iyi mizahçı, kelimelerle eğip bükerek geyik esprisinden öteye geçtiği için. Kelimelerdeki değil, olaylardaki mizahi yanı yakaladığı için. Ama abartarak mizah yapma hastalığı bunda da var, abartmayan, eğip bükmeyen, karitakürize etmeyen mizah halen hayal. Aynı zamanda gayet iyi tiplemeci

Bayülgen: Çok yönlü birikimiyle, her konuda aklı başında konuşabilecek düzeyiyle ve insani duyarlılığıyla. Ama mizahi yönü diğerlerine göre daha düşük. Bir sinema filmi çekse, hiç kuşkusuz, çok daha sanatsal ve yeterliliği olan film yapacak entellektüalitesi ve tasarım gücü var.

Yılmaz: Mizahın en çok şişirilmiş idolü. Espri anlayışı, kelimelerle oynamak ve onlarla dalga geçmekten öteye gitmeyen bir geyikçi. O nedenle mizahı yavan. İnsani duyarlılığı gelişmiş, az kişinin göreceği düzeyde, bazı meselelerdeki ayrıntıları görebilecek düşünsel incelikte. Geyik türü esprilerinin bir kısmının altında yatan bu özelliği.

Öztürk: Kurgusal yeteneği ya da ihtirası en düşük olan. Mizahçılığı talk showculuktan öteye geçmemiş biri. Ancak, spontane esprilerinde en çok zeka barındıran kişi. Bir düşünür demiş ki, en büyük deha, en açık görünen şeye meydan okumaktır. Zekice espri en açık görünen şeyi komik hale sokmak, Öztürk'de bu var. Birikimi ve entellektüalitesi düşük olmakla birlikte, insani duyarlılığı en yüksek kişi.

Erdoğan: Güldürmekten bıkmış melankolik bir palyaço imgesi içinde. Daha sanatsal bir mizahçılığa oynayan, ama yine daha çok dile dayalı dilin kendi içinde mümkün olan espri anlayışı ile Yılmaz ile benzerlik taşıyan yarı geyikçi yarı mizahçı.

Kırca: Daha çok oyunculuğu ile ön plana çıkan, skeçlerde toplumun belli bir sesi olmaya çalışan, ama aynı espri anlayışının her türlü espriye uygulandığı tekrarın tekrarı, abartıya, eğip bükmeye dayanan ve anlamsız şekilde cinselliği kullanan mizah.

Kırca hariç hiçbirinde toplumsal muhafelet, durum mizahı, sessiz mizah, -Chaplin de olduğu gibi- kültürel birikim bulunmaz, kurguya dayalı yaratılan mizahlar yoktur. Aslında her üniversitelinin yapacağı türden elin ilk uzanacağı uzaklıktaki mizahtır. Mizahlar geyiğin şurasında ya da burasındadır. Çekilen filmler, mizah yapmaktan daha çok para kazanmak içindir. Okan hariç hiçbirinin entellektüel birikimi yoktur. Gündelik tüketime uygun, yavan, zeka içermeyen, yaratmayan, dalga geçen, şımaran, başkasından çıktığında gülünmeyecek ama o demişse bir esprisi vardır diye gülünen türünden şeyler.

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..