Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '08

 
Kategori
Özel Günler
 

Canım ablama...

Canım ablama...
 

Hayatta olmayan tüm Anneler'in Anneler günü kutlu olsun.

Hiç kimse o’nun gibi ilgilenmedi benimle ve biliyorum ilgilenmiyecek de. Belki bana annem’den bile daha çok sevgi verdi.

Ablam seni çok özlüyorum. Ne olur ara da gel yanıma. Sesimi duy bari ama yok işte yok ne yazık ki.Biliyorum gelemiyeceksin de...

Geçtiğimiz son iki yıla kadar anneler günün de içimi çok ama çok büyük bir heyecan kaplardı.

Anneme, ablalarıma ve yengeme hediye almak için deli gibi dolaşır, onlar için en uygun hediyeleri bulmaya çalışırdım. Yarım elma gönül alma hesabı hepsine ufak tefek birşeyler alırdım ama en güzelini ve en özelini , büyük ablam için seçerdim. Çünkü o benim hem annem, hem ablam, hem arkadaşımdı. Hafta sonları olsun da o’na gideyim diye deli olurdum. Sabah’a kadar konuşurduk. Önümüzde hep bir kahvaltı sofrası olurdu. Ona gittiğim gün hep bana özel şeyler hazırlardı. Hiç yerinde durmazdı. 'Ablam dur, otur.' derdim. Yok ama hep ordan oraya koşturur, dururdu.

Küçüklüğümde, hep onun yanındaydım. Ablam nereye ben oraya. Kendi çocuğu gibi severdi beni. En güzel kıyafetleri bana o alırdı, sonra birde fotoğrafçıya götürür fotoğraf çektirirdi.

Canım ablam, annem ne desem sana herşeyimdin benim. Evlendi, peşini bırakmadım aynı mahahellede oturduğumuz halde geceleri evden kaçar onun yanında kalırdım. Çocuğu olduğunda ben daha dokuz yaşındaydım. Hastane de hemşire, yiğenimi kollarıma verdiğimde kollarım yere düşecekti nerdeyse maşallah yiğenim beş kilo civarında doğmuştu. Hiç kıskanmadım onu çünkü biliyordum ben ablamın gözünde tektim yada öyle hissetmek istiyordum. Yiğenim’in adını ben koymak istedim hiç kimse itiraz etmedi. Parkta oynanayan çocukların isimlerini sordum bir tanesi Hilal dedi. Eve geldim.

'Bebeğin adı Hilal olacak! ’ dedim.
'Tamam canım sen nasıl istersen öyle olsun dedi.'

Çalışan anneydi. 14 yaşında başladı çalışmaya. Yiğenime annem baktı.Bende kendi çoçuğuma bakar gibi baktım yiğenime çünkü ablamın kızıydı nasıl bakmazdım mavişime...

Hayatı hep zorluklarla geçti ablamın bekar iken çalıştığı fabrika da saçlarını makinaya kaptırdı. O güzelim sarı sırma saçları hayal gibiydi ama ne yazıkki kafasının tamamı sıfıra vuruldu saç kalmadı kafasında günlerce evde yattı. Akraba evliliği yaptı dayı oğluyla evlendi. İtiraz etmedi yok diyemedi babasına ama kimse onu zorlamadı evlen diye o öyle istedi. Hilal'den önceki hamileliğinde bebeği dokuz ayın sonunda karnında ölü ve özürlü doğdu. Kiracı oldu hep o gecekondudan diğerine yaşamını sürdürdü bir şekilde ama hep zorluklarla ...

İkinci çocuğu oldu sonra kuzum Mertim benim... Erken yaşta işe başladığı için erken yaşta da emekli oldu yanlış hatırlamıyorsam 35-36 yaş civarında. Sonra bir süre evde oturdu ama olmadı anne yüreği dayanamadı işte tekrar çalışmaya başladı çocukları için çünkü onların okul ihtiyaçları ve gelecekleri için çalışması gerekiyordu.

Hilal 18 mert 12 yaşına gelene kadar hep çalıştı ve böyle sürüp giden bir hayat ...

Hafta sonu çok ama çok ablama gitmek sitedim ama bebeğim küçük olduğu için evden çıkamadım. Eşime söyledim baktım niyeti yok üstelemedim ama bu arada içim gidiyor ablama gideyim diye telefonla arayım bari dedim.

Ablam nasılsın?

İyim.

Mertim nasıl ?

İyi canım. Kurabiye yaptım beraber yiyoruz. Hadi sen de gel hep beraber yiyelim.
Bakalım abla ama gelemem heralde...

Aslında kıyamadım ablam’a bir tek pazarı vardı. Bir de ben gidip yük olmak istemedim.

O haftanın devamın da çok kötü rüyalar gördüm, hemen aradım ablamı ama ulaşamadım. Küçük ablam'ı aradım 'iyiler sabah görüştüm bir sorun yoktu dedi. 'iyi o zaman dedim.

Ertesi gün...

23 kasım 2006 akşamı hayatımın en kötü günleriden biri, eşim apar topar evden çıktı gitti. İşyerinde sorun var gelcem diye ama aslında ablamlara gitmiş kötü bir olay olduğu belliydi zaten.

Sonrası mı? Ellerim yazmak istemiyor ...

Ablam ve yiğenim Mert trafik kazası kurbanı oldular ve yaşamlarını yitirdiler. Canım ablam biliyorum beni izliyorsun vefat etmeden önce Allah bana kardeşlerimin ve çocuklarımın yokluğunu göstermesin diye dua etmişsin nasıl bir duadır bu ablam her ikisini de görmedin.

Biliyorum ki bundan sonraki hiç bir anneler günü benim için anlamlı geçmeyecek. Çok şükür annem hayatta ama o da yaşayan bir ölü gibi ailemizde anneler günü hiç yokmuş gibi sıradan bir gün olarak geçiyor artık.

Ben her anneler gününde mezarlıkta olacağım, bundan sonraki ablama vereceğim en güzel hediyem, bir buket çiçek, dua ve mezar üzerine dökülen su olacak.

Anneler günün kutlu olsun ablam .Seni çok ama çok özlüyorum.

 
Toplam blog
: 164
: 4548
Kayıt tarihi
: 26.03.08
 
 

Hayatı sevmek ve düzgün yaşamak isterken bulurum kendimi. Yaşamın bana verdikleriyle yetinmeye çalış..