- Kategori
- İlişkiler
Çatısı çökmüş evler

MİLLİYET FOTO GALERİ
Üşüyordu. Çok üşüyordu. Bütün vücudu elektrik akımına kapılmış gibi tir tir titriyor, birbirine çarpan çenelerine hakim olamıyordu. Son bir gayretle kendini banyoya attı. Dizleri bedenini taşıyamıyordu, yere çöktü. Yüreği yanma ile acıma arasında tuhaf bir burulmayla çarpıyordu.
Kontrolden çıkmış parmakları arasındaki kağıt parçasına baktı. Dans eden harflere gözlerini kısarak bir daha baktı. Bir şey olmuştu gözlerine, şahin kadar keskin gözleri kağıttaki yazıları seçmekte zorlanıyordu.
Okuduklarını anlamıyordu.
Beyni algılama yetisini kapatmıştı.
İlk gençliğinden itibaren tüm yaşamı, yaşam dediği, yaşadım saydığı her anısını yok eden bu satırlarla, düşlediği geleceğinin de yok olduğunu fark etti.
Saatler sonra yerinden kalkacak gücü bulduğunda, sırtından girip yüreğinden çıkan hançere bir de aynada baktı. Bir kağıt parçasının enkazı altında kalmış, bembeyaz yüzüne bir gecede çizgiler üşüşmüştü sanki.
Canı çok yanıyordu, enkazdan sıyrılıp yaralarını sarması, bu kanamayı durdurması ne kadar zaman alırdı kim bilir.
Günle birlikte, düşünceleri de aydınlandı. Geçmişi silinmişti, geleceği ise son anda rota değiştiren bir gemi gibi belirsiz sulara dümen kırmıştı.
Suskundu artık dilleri, küs yüreğinde çağına uygunsuz türküler...
Oysaki;
Baştan ayağa yürekti o,
Sevgisi kendisinden taşan.
Koynundaki karasevdası,
karabasana dönüşeli,
kimseler görmedi.
mum gibi eridi
yitti...
Sevgili Perican'ım affına sığınarak,
narçiçeği