- Kategori
- Güncel
Çatışma

Ülkemizi ilgilendiren toplumsal konularda vatandaşlar olarak , işyerimizde, içinde bulunduğumuz, bir parçası olduğumuz sosyal topluluklarda, aile üyelerimizle olan ilişkilerimizde ve hatta kendi kendimizle ilgili bir sorundur “Çatışma”.
Bir amaç için bir araya gelmiş, bilgi, tecrübe, ilgi alanı, kişilik ve yetenekleri farklı bireylerden oluşan formel veya enformel örgütlerde, bireysel ya da grupsal farklılıkların kaçınılmaz ürünlerinden birisidir .Ve bu bir araya gelmiş kişilerin, faaliyetlerinin karışmasına ve hatta durmasına neden olabilecek olaylar olarak tanımlanabilir.
Çatışma bir sosyal ya da biçimsel grupta yer alan bireyler veya gruplar arasındaki anlaşmazlık ya da düşmanlık olarak veya bireyin ortaya çıkan sorunları çözümlemedeki yeteneksizliği olarak da düşünülebilir.
Çatışma sadece insana özgü bir olay da değildir. Tüm canlılar yaşamlarını devam ettirebilmek için çevreleriyle mücadele etmek ve yeri geldiğinde çatışmak zorundadırlar.
Ancak homojen yani birbirine çok benzer nitelikte, kişisel özellikleri bakımından tam bir uyuşum içinde olan insan topluluklarında çatışmalara rastlanmayabilir. Ama genel olarak şunu söyleyebiliriz ki insanın olduğu her yerde çatışma da vardır.
İki birey birbirleriyle, çeşitli fikir, duygu ve görüş ayrılıklarına düşebilecekleri gibi bireyler kendi fikir duygu ve zevkleri bakımından da çatışmaya düşebilir ve bazı konularda karar veremeyebilir, dengesiz ve çelişkili davranışlar içerisinde bulunabilir.
Veya bir birey grup üyelerinin tamamıyla görüş ayrılığına düşüp çatışabilir.
Bir örgüt içerisinde gruplar arası çatışmalar yaşanabilir.
Çağdaş yönetim anlayışında örgütlerde çatışmanın bastırılması değil yönetilmesi ve örgütün gelişmesi için kullanılması anlayışları hâkimdir. Bu nedenle çatışma örgütlerde son derece önemlidir ve başarıyla yönetilmesi gerekir. Çatışmaları yönetemeyen, onlardan korkarak bastırmaya çalışan ve onları örgütün amaçlarına yönlendiremeyen yöneticiler başarısız olmaya mahkûmdur.
Bu çatışmaların örgüte ya da örgüt amaçlarına zarar vermemesi için ve hatta faydalı sonuçlar çıkarılabilmesi için “çatışma yönetimi” konusunda bilgili yöneticilere ihtiyaç vardır.
Çatışmalar iyi yönetildiklerinde bireylerin zihinsel çabalarını arttırarak, yaratıcılığı güçlendirir, çeşitli davranış biçimlerinin ve karar alternatiflerinin ortaya çıkarılması açısından esneklik sağlar.
Örgütsel etkinliği ve verimliliği uzun süredir olumsuz ölçüde etkileyen veya tehdit eden birçok sorun su yüzüne çıkabilir. Ve bu sorunların çözümü için bireyleri harekete geçiren güç veya dürtü gerçekleşebilir.
Çatışan bireyler veya taraflar çatışma ile kendi bilgi, yetenek ve kapasitelerini değerleme şanslarına sahip olabilirler ve bu değerleme sonucunda eksik yanlarını saptama ve bunları gidermek için gerekli önlemleri alma fırsatına kavuşabilirler.
Ama tüm bunların olabilmesi için “çatışma yönetimi” konusunda analitik inceleme yapabilecek, nedenleri ve yapılabilecekler konusunda bilimsel metotlardan faydalanabilecek, uzman idari mekanizmaların var olması veya oluşturulması gereklidir.
Bu idari mekanizmalar grup dinamiğini ve özelliklerini ve örgüt amaçlarını da göz önüne alarak çatışmaların örgütler açısından faydalı hale gelmesini sağlayabilirler.
Tijen B.
* Prf. Dr. Erol Eren" Örgütsel Davranış ve Yönetim Psikolojisi"