Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '18

 
Kategori
Güncel
 

Cenazenin Protokolü

Cenazenin Protokolü
 

Bugüne kadar bilmiyoruz kaç kez diledik, dilek sayısının hatırına dilekler gerçek olsa mutlaka gerçekleşirdi şimdiye..

Dedik ki;
“Siyasiler konuşurken mümkünse iki kez değil yirmi kez düşünsünler, ağızlarından çıkanı kulakları duysun” diye.

Ama ne mümkün...
İşte İçişleri Bakanı Sayın Soylu’nun son söyledikleri…
Seçim sonuçlarıyla ilgili olarak CHP’yi, HDP’yi Meclis’e sokmakla suçluyor ya özetle Sayın Soylu…

Terör ve teröriste olan tavrı(daha doğrusu tavırsızlığı) nedeniyle, teröre açık destek olması nedeniyle, HDP’li vekillerin kelimenin tam anlamıyla Cumhuriyet’e, kazanımlarına, Meclis’e ihanet etmeleri nedeniyle HDP’ye ne derseniz deyin, haklısınızdır.

Ama ne olursa olsun sebep ile sonuç arasındaki bağlantıyı, aradaki ince dengeyi, söylemek istediğiniz kasıt ile ağzınızdan çıkan sözlerin nereye gittiğini çok iyi tartmanız gerek.

Çünkü amacı aşıyor ve ortaya hiç de ihtiyacımız olmayan gereksiz bir gerginlik çıkıyor.

İçişleri Bakanımız, ne yazık ki seçim sonuçlarının daha mürekkebi kurumadan aşırı gerginliğe yol açan sözler sarfetti.

Bundan sonra CHP’li il başkanlarının şehit cenazelerinde protokole alınmayacakları talimatı verdiğini belirtti.

Aslında burada bir ön parantez de açmamız gerekiyor:
Cenazenin protokolü açısından.
Gerçekten acılı şehit yakınlarının acılarının tam ortasında protokolün ön safta yer alması ille şart mıdır?..
Protokolün cenaze namazında bile protokol endişesi içinde olması size de garip gelmiyor mu?..
Şehit yakınlarına bile yer kalmamacasına mutlaka en ön safta mı olmalı protokol?..
İkinci saf olmuyor mu misal?..
O zaman CHP’li il başkanı protokole alınmayacak da namazın protokol kısmı dışındaki saflarına alınacak mı?..

Sayın Bakan’ın söylediğinden bunu anlıyoruz.

Aslında İçişleri Bakanı Soylu’nun  bu aşırı söylemini CHP gayet basit bir şekilde savuşturabilir ve diyebilirdi ki; “bizim cenazenin protokolünde gözümüz yok, en arka safta da oluruz, önemli olan şehidimizin yakınlarının acısını paylaşmaktır.”

Ama denmedi…
Protokol herkes için önemli çünkü(!)..

Açtığımız o ön parantezi kapayalım şimdi ve devam edelim.

Gerçekten şehitler üzerinden siyasilerin polemik yapmaması gerekiyor.
Bunun hiçbir siyasi yönü, çıkarı veya gerekçesi olamaz, olmamalı.

Bu topraklarda hepimiz hayatlarımıza bir şekilde olağan biçimde devam ederken gazete sayfalarına ve haber bültenlerine her gün şehit haberleri düşüyor.

Bizim milletçe, elbirliği ile şehit haberlerinin gelmemesi için çaba harcamamız gerek.
Çünkü biz yataklarımızda uyurken bu ülke için canını feda eden kahramanlarımız var.
Onlar şehit oluyorsa Türkiye’nin dört bir yanının düşman ve tuzakla çevrili olduğunu artık idrak etmemiz gerekiyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin asli görevi ve önceliği bir Mehmetçiğin bile şehit olmamasını sağlamaktır.

Partisel günlük polemikler arasında cenaze namazına katılımla ilgili gereksiz beyanlar bu toplumda varolan stresi daha fazla artırmaktan başka bir sonuç getirmez.

Hem siyasilerin ne dediklerine ve ne yaptıklarına bakacak olursak, hiçbir partinin de sütten çıkmış ak kaşık olduğunu söylememiz mümkün olmaz..

Bu nedenle siyaset üzerinden sen bunu yaptın ben bunu yaptım diye didişmenin derin ayrışmaya tuz katmaktan başka bir anlamı yok.

Artık lütfen siyasette polemiği bırakalım ve toplumu ayrıştırıcı dili terk edelim; ortak akılla hareket edebilelim…

Başkanlık sisteminin getirecekleri açısından belirsizlik devam ederken en azından siyasi partiler bakımından yeni bir sayfa açabilelim…

Bari bu kez ve bir kez de olsa bunu başarabilme yolunda çaba harcayalım.

Türk siyasetinin bir gıdım olsun strese değil ortak akla ihtiyacı var çünkü!

 

 
Toplam blog
: 130
: 93
Kayıt tarihi
: 07.02.18
 
 

1971 Balıkesir doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Balıkesir'de tamamladıktan sonra Ankara Ü..