Cern' in dünyaya yapacakları!

Bazı gazete ve televizyonlarda 10 gün sonra kıyamet kopacak, dünya yok olacak gibi haberler göze çarparken, bu haberlerin gittikçe sayısı artıyor.

Acaba Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezinde (CERN) yapılacak olan deney dünya için o kadar tehlikeli mi?

Tehlikeliyse dünya buna niye izin veriyor? Her şeyi bilmek zorunda değiliz. Dünyada bazı olaylarında gizli kalması, bilinmemesi, dünyanın gizemini arttırmaz mı?

Gelin bu yapılacak deney üzerinde, basına yansıdığı kadarı ile bizde bir şeyler söyleyelim!

İsviçre’deki Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi’nde (CERN) yapılacak ve evrenin sırlarını çözmeyi amaçlayan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı deneyi için geri sayım başlamış.

Bazı fizikçiler tarafından yüzyılın deneyi, bazı fizikçiler tarafından da dünyayı yok edebilecek tehlike olarak nitelendirilen deneyi, bu işi az çok bilen bir uzman yakınıma sorarak ve internet üzerinden yaptığım araştırmalardan edindiği bilgilere göre değerlendiriyorum.
LHC deneyinin amacı nedir? Önce buna bir göz atalım.
Bu denemenin amacı, evreni ve evrenin oluşumunda gizli kalan tüm parçaları daha iyi anlayabilmekmiş. Evrenin oluşumunda önemli görev yapmış maddeler gözlemlenecekmiş.

Büyük Patlama’nın ardından ortaya çıkan maddelerin sadece yüzde 4’ü bu güne kadar bilinenlerdenmiş. uz. Evrenin yüzde 70’i karanlık enerji, yüzde 26’sı karanlık maddeymiş.

Şimdi de deneyin nasıl yapılacağına bakalım.
Yerin 150 metre altında, 27 kilometre uzunluğundaki bir tünelde yapılacakmış.

İçinde her biri 15 metre uzunluğunda, 1232 adet yüksek güçte mıknatıslar yerleştirilmiş.

Bu mıknatıslar, normal mıknatıstan 90 bin kat daha güçlüymüş. Bu mıknatısların maliyeti 9 milyar dolarmış. Bu proje bütçesinin büyük bölümünü içeriyormuş.

Bu mıknatıslar sayesinde tünel içinde tutulan her maddenin yapı taşı olan atomda bulunan proton parçacıkları, elektro manyetik dalgalar yardımıyla hızlandırılacakmış.

Bir protona kütlesinin 7 bin katı enerji verilecekmiş. Parçacıklar saniyede 40 milyon kez çarpıştırılacakmış.

10 Eylül’den itibaren parçacıkların hızlandırılması işlemi başlayacakmış.

Çarpışma aşamasına ise 1-1.5 ay içinde geçilmesi planlanıyormuş.

Bazı bilim adamlarınca da, bu deneyin dünyayı yutabilecek kara delikler oluşturabileceği öne sürülüyormuş.
Deneyde kara delikle ortaya çıkacakmış. Ancak bunlar mini kara delikler olacakmış. Ve hemen yok olacaklarmış.

Yani dünyayı yutma gibi bir ihtimali olmayacakmış. Evren bizim yaratabileceğimiz çarpışmalardan milyonlarca kat daha fazla enerji açığa çıkaran işler yapıyormuş.

Deney sırasında ortaya büyük bir enerjinin açığa çıkması bekleniyormuş. Örneğin, deney sırasında bir toz parçacığının 1 milyarda biri boyutlarında bir alanda, güneşin 100 bin katı sıcaklığında ısı oluşacakmış. Bilim adamları çarpışmalar sonunda şimdiye kadar keşfedilmemiş yeni parçacıkların açığa çıkmasını bekliyormuş. Böylece, evrenin oluşumuna neden olduğu iddia Büyük Patlama’nın (Big Bang) ilk saniyelerine benzer bir ortam yaratılacakmış. Böylece evrenin kökeni ilgili daha çok bilgi sahibi olacaklarmış.

Ancak birçok bilim adamı da bu deneyin çok büyük bir tehlike taşıdığını ve aslında tüm insanlığı ilgilendirdiğini söylüyorlar.

Bu konuda en fazla sesi çıkanlardan birisi de Viyana Üniversitesi’nden Markus Goritschnig, deney sonucu dünyayı yutabilecek mini kara delikler ortaya çıkabileceğini söyleyerek, bunun sonucunda dünyanın dört yıl içinde yok olabileceğini öne sürüyormuş.

Aynı bilim adamı mini kara deliklerin, bilinen en tehlikeli nesneler olabileceğini, deneyin ’ateşle oynamak’ olduğunu savunuyormuş.

Bu konuda Rus bilim adamları, matematikçi Irinia Arefava ve Igor Volovich’e göre ise bu deney sırasında ortaya çıkan yüksek enerji, zamanda bir kırılma yaratacağını iddia ederek, buna göre açılacak zaman koridorunda geçmişe yolculuk yapılabileceğini belirtiyorlarmış.

Bu konuda benim gibi düşünen birçok bilim adamının da olduğunu, konu ile ilgili deneye karşı çıktıklarını da görüyorum.

Bu bilim adamlarının başında Almanya’daki Eberhard Karls Üniversitesi Kimya Profesörü Otto Rössler geliyor. Rössler deneyi durdurmak için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmuş.

Bu iktisadi bir olay değil ki risk alacaksın. İktisadi olaylarda aldığın riskin durumuna göre ya batarsın, ya da çok fazla para kazanırsın. Risk nedir? Bir nevi kumardır. Sen dünyanın geleceği ile ilgili kumar oynayabilirimsin? Bu dünyada 6.5 milyar insan yaşıyor. Bu insanların geleceklerini tehlikeye atma yetkisini kimden, hangi sıfatla alıyorsunuz?