Çift forvet yerine forvetsiz Fenerbahçe

Maç, hakedenin kazandığı bir maç olmadı. Gaziantepspor, maçın başından sonuna kadar İstanbul'a gelmiş klasik Anadolu takımı kimliğinden uzak, 'beraberliğe razı olmayan' oyun yapısıyla, savaşan oyuncularıyla, bulduğu pozisyonlarla galibiyeti sonuna kadar haketti.

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aragones, forvetleri çiftleyeceğine, ön liberoları çiftlemeyi tercih etmiş, Semih ve Kazım gibi etkili silahlarını kulübeye mahkum etmişti. Kendi sahasında, orta sıralardaki bir takıma karşı bile çift forvet oynama cesaretini gösteremeyen takım, daha maçın başında en iyi sonucu 'beraberlik' olarak kabul etmelidir. Fenerbahçe de bunu yaptı, beraberliğe razı oldu, maçın en hareketli kısmını yenik duruma düştükten sonra -sadece 10 dakika olarak- oynadı, kendini sıkmadı, Gaziantepspor'u izlemeyi tercih etti.

Fenerbahçe Gökhan Gönül'ün yerine Önder Turacı, Edu'nun yerine Yasin Çakmak ile başlamıştı, Önder Turacı elinden geleni yapsa da, bir Gökhan Gönül etkinliği gösteremedi, burada Deivid'in serbest oynayıp sağ kanata hemen hemen hiç dönmemesinin sonucunda Önder'in hem defans hem de ofansta etkin olmaya çalışması ve yalnız kalmasının çok büyük rolü vardı. Yasin Çakmak ise benim başından beri Fenerbahçe'de oynamayı haketmediğini düşündüğüm bir futbolcu, saatli bomba gibi, ne zaman ne yapacağı belli olmuyor. Defansta verdiği açıkları kapatmak için Lugano ve Volkan canla başla çalıştı, bana göre kötü Fener'in en iyisi bu iki futbolcuydu zaten.

Gaziantepspor, sürekli pres yapan, savaşan, topu kapar kapmaz Tabata'ya aktaran ve Tabata'nın liderliğinde oyunu yönlendiren, futbolun güzelliklerini yansıtan bir takım, ancak son vuruşlarda etkili forvetlere sahip değil, bu nedenle ligde hakettiği sıradan uzak. Bu maçta da kanatları çok iyi kullandı, (özellikle Roberto Carlos'un kayıplarda olmasıyla sağ kanattan çok etkili geldi) oyunun kontrolünü hiç bırakmadı, Fenerbahçe gibi bir rakibi maçın büyük kısmında kendi oyunuyla yönlendirdi.

Fenerbahçe ise 'Issız adam' Guiza'nın ortalarda dolanıp hiçbir insiyatif alamamasıyla bütün maçı 10 kişi oynadı. Buna ek olarak orta sahada Emre Belözoğlu ve Selçuk'un etkisizliği, doğru paslarla beslenemeyen Alex'i de yaratıcılıktan uzak kıldı, 60 dk sahada gezindi durdu. 60. dakikada Semih ve Kazım'ın oyuna girmesiyle Fenerbahçe biraz silkinse de, son 10 dk dışında etkili olamadı. Ayrıca Kazım'ın Uğur Boral'ın yerine oyuna girmesiyle, Fenerbahçe'nin 60 dk boş kalan sağ kanadının yerini, kimin oynadığı belli olmayan sol kanat aldı ve Fenerbahçe sadece sağdan oynamaya başladı.

Fenerbahçe'nin üstüne gelmemesini fırsat bilen Gaziantepspor, çok müsait pozisyonlar buldu, bunları gol yapamadıysa, Fenerbahçe, Tabata'nın 10 numara bencilliğine, Mehmet Yozgatlı'nın olağanüstü beceriksizliğine, Volkan'ın kurtarışlarındaki başarısına dua etsin. Gol yollarındaki bencilliğine rağmen, Tabata gerçekten 10 numara bir futbolcu, hafif sakatlığı olmasına ve son 2 gün antrenman yapmamasına rağmen seyrederken büyük keyif verdi, keşke takımım da milyon euro'ları işe yaramaz yabancılara saçacağına, Tabata gibi bir futbolcu alsaydı, eminim şu an bambaşka bir konumda olurdu. Mehmet Yozgatlı ise, kendini uzun süre eski takımının futbolcusu sandı herhalde, her pozisyonda yapılabilecek en kötü şeyi yaptı, topu ezdi, pozisyonları rezil edip saç baş yoldurdu. 3 büyük takımda da forma giymiş ender futbolculardan biri olan Mehmet Yozgatlı'nın bu kadar büyük bir acemilik içinde olması düşündürücüydü.

Özgüç Türkalp maçı bana göre başarılı yönetti, seyircinin ve futbolcuların etkisinde kalmadı. Fenerbahçe futbolcularının aklı belli ki 'Anelka'nın eli'nde kalmıştı, hakemle o kadar çok oynamaktan, futbol oynamaya fırsat bulamadılar.

Fenerbahçe ligin başında yaptığını şu anda da tekrarlıyor, 2. yarıda kendi sahasında iki beraberlikle başladı, bu da taraftarın haklı ıslıklarına sebep oldu. Gökhan Emreciksin'in katılımının bir an önce sağlanması, Semih'in banko oynayarak 'nöbetçi golcü' kimliğinden uzaklaştırılması, Deniz Barış'ın takıma kazandırılması gerekiyor, bu 3 değişiklik bile, Fenerbahçe'nin üzerindeki ölü toprağını kaldırmaya yeter.