Çifte kavrulmuş

Bugün çok özel birgün. Mutluyum, anacığım hayatta... mutluyum, minik bebeğim bugün 25 yaşına girdi. Annemin Anneler Günü’nü kutlarken aynı gün oğlum Mert’in doğum gününü kutluyorum. Böyle bir tesadüf sanırım herkese nasip olmaz.

Çilek kokulu anacığum, Anneler Günün kutlu olsun. Allah sizleri başımızdan eksik etmesin. Kocaman sarılıp kocaman öpüyorum seni ve babamı.

Tüm annelerin Anneler Günü kutlu olsun.

Benim annem dünyanın en güzel ve en özel annesi. Çünkü o benim annem.

Ya sen benim prensim... Ne ara büyüdün de 25 oldun. Oysa daha dün gibi seni kucağıma ilk alışım. Anne deyişin konuşmaya başlayışın. Ne kadar da düzgün konuşuyordun.

Yüzünü sobaya yapıştırdığında daha 1,5 yaşındaydın. “Anne bak gözlerimi kapatıp yürüyorum” dediğinde, “annem saaaakınnn” dememe kalmadan sobaya yapışmıştın. Hastanede yaşlı bir doktor amca vardı. Kara merhem diye bir merhem vermişti. Savaşlarda kullanırlar bunu demişti. O merhem sayesinde iyileştin. Yüzündeki o minik hatıra o günün bir eseri.

Ne çok ateşlenirdin, sabahlara kadar az mı nöbet tuttum başında.

Anaokulunda çizdiğin resimleri hatırlıyor musun, sergiye koymak için elinden almışlardı da başına geleceği biliyor gibi ne çok ağlamıştın. Sergiden sonra resimlerin bir kısmı kaybolmuştu.

Bir bayramda kuzenlerinle birlikte apartmanda şeker toplamaya gitmiştin ama ortadan kaybolunca bana dünyanın en zor gününü yaşatmıştın. Sonra elinizde birer torba şekerle dönmüştünüz. O gün bayram diye seni dövmemiştim. Benden bir dayak alacağın var...

Canımın taaaa içi, güzel gözlerindeki ışıltı hiç kaybolmasın, o gözler hiç hüzünlü bakmasın. Allah’ım seni korusun bize bağışlasın.

Doğum günün kutlu olsun. Sağlıklı yaşa, iyi yaşa, çok yaşa, mutlu yaşa... Annemin ve senin gününüz kutlu olsun.