Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '08

 
Kategori
Güncel
 

Çıkarın pabuçlarınızı...

Çıkarın pabuçlarınızı...
 

Papaz her zaman pabuç yemez...


Milletler Cemiyeti adında bir topluluk vardı anımsar mısınız?

Şimdiki Birleşmiş Millet’lerin çekirdeği…

1920 de İsviçre’de kurulmuştu…

Yani… Bizim Kurtuluş Savaşı’nın kıran kırana sürdüğü yıllarda…

Çaresiz kaldığı sanılan bir halk, yeryüzü tarihinde ilk kez, emperyalizme kanırta kanırta diz çöktürdükten sonra…

932 de girdi Milletler Cemiyetine…

Nasıl girdi biliyor musunuz?

Türkiye’ye geldiler…

Mustafa Kemal sağdı o zaman…

Randevu istediler…

Milletler Cemiyetine davet ettiler! Rica ettiler… Daha açık söyleyeyim mi? Yalvardılar!

Bunu, ayakları üstünde durmaya çalışan...

‘O, fakir ama gururlu delikanlıdan’ Genç Cumhuriyetten istediler…

Meclis Onayladı ve girdik Milletler Cemiyetine…

Milletler Cemiyeti, İkinci Dünya savaşının ardından 946'da dağıldı…

Gelelim şimdiki garabet örgüte…

Yani, Birleşmiş Milletlere…

945'de, 2. Dünya Savaşının galipleri tarafından kuruldu…

ABD, İngiltere, Fransa, SSCB (Şimdiki Rusya) ve Çin…

Bu beş ülkenin alınan her kararı veto edebilme hakları var…

Diğer ülkelerin, örneğin bizim: Hiç bir hakkımız, hukukumuz yok!

Kıbrısı mahfettiler... Irağı mahfettiler, Afganistan, Somali, Latin Amerika, Orta doğu vs... vs...

Yani Birleşmiş Milletlerin anlamı şu:

5 daimi ülke ve saz arkadaşları…

Üstelik bunlar kendi aralarında da anlaşamazlar…

Kore Savaşında Çin, Sözüm ona BM güçlerine karşı savaşmadı mı?

Ruslar, Çeçenlerin üzerinde bütün kimyasal silahlarını test ederken nerdeydi BM?

ABD, Irak'ı işgal ederken BM herhangi bir şey yapabildi mi?

Böylesine saçma sapan bir örgüt olabilir mi?

Pratikte varlığını yitirmeye başlamış olan bu örgüt…

Çok yakında hukuken de bitecektir…

Bir de Natoya girişimiz var bizim…

M. Kemal ölünce ne halt ettik biliyor musunuz?

3 bin km ötemizdeki ülkelere saldırtarak diyet ödettiler bize…

Sözüm ona bağımsızlığımızı korumak için esir olduk…

Sözüm ona, Korede kahramanlık destanları yazdık…

İnsanlığa karşı ilk ayıbımızı yaptık…

Ermenilerden özür diliyorlar ya…

O, özür dileyenlere söyleyin… Kore halkından özür dilesinler önce!

Ben, Korelilerden özür diliyorum…

Ülkenize geldik, Yankinin çıkarlarına alet olduk, bomba olduk, mermi olduk, yağdık gariban Korelinin üstüne…

Çanakkale Savaşında, Binlerce kilometreden Anzaklar gelmişti ya İngiliz Emperyalizminin işbirlikçisi olarak, Mehmetçiği gırtlaklamaya... Ah... Yazıklar olsunki bize, kırk yıl sonra biz, binlerce kilometre uzaktan Amerikan Emperyalizminin işbirlikçisi olarak gittik Korelilileri gırtlaklamaya...

Bölük bölük gençleri toprağa verdik…


Şimdi gelelim G8 lere…

BM de veto hakkı olan 5 ülke vardı ya…

Hangi Emperyalistler eksik kalmıştı?

2. Dünya savaşını yenik bitiren Almanlar ve Japonlar…

Ve Yeni Dünyanın en genç zengini Kanada…

Kanada’yı iyi izleyin… Benden söylemesi… Dünyaya damga vuracak zırtapoz işler yapabilir…

Tam 40 satırdır ütülüyorum kafanızı, farkındayım…

Ama neden biliyor musunuz?

Anlatayım:

Hatırlayın... Geçen yıl Fransa’da binlerce araba yakıldı…

Geçen gün, Yunanistan’da bir şeyler oldu değil mi?

Hani 68 ruhunu andıran…

Adam ne yaptı President Bush’a?

Ölümü göze alıp pabuçlarını fırlattı…

Pabuç hedefi ıskaladı sanmayın sakın…

Pabuç, hedefi çok güzel vurdu…

Son küresel krizden sonra internetteki arama motorlarında en çok sorgulanan sözcük hangisi biliyor musunuz?

Sosyalizm!

Yani toplumculuk…

Dinleyin tüm seslerini dünyanın…

2009 dan itibaren…

Bütün dünyada bir uyanışın başladığını göreceksiniz…

Türkiye dahil buna…

Soğanın yeşili söylediydi dersiniz:-)

Peki biz ne yapmalıyız?

Durun… durun…

Kimseye, devrim için bir şeyler yapın falan demeyeceğim:-)

Ama şunu demek zorundayım…

Aşk için bir şeyler yapmalısınız…

Kim ve ne olursanız olun…

Solun, sağında ortasında ya da solunda olun…

Sağın, göbeğinde kıyısında yanında olun...

Ama... Yeterki adına vatan dediğimiz şu toprakları sevenlerden olun!

Mevlanayı da Yunusu da Muhammedi de…

Herakliti, Gandiyi, Şeyh Bedrettini…

Kendinizi…

Kara gözlü ela gözlü mavi gözlü çocukları

Güzel kadınları…

Güzel adamları…

Otu boku böceği…

Düşe kalka yürümeyi…

Eşsiz bir macera olan hayatı seviyorsanız eğer…

Aşk için bir şeyler yapın!

Örneğin:

Durrrr!…. Diyin avazınız çıktığı kadar…

Go home Yankee! diyin…

Ve çıkarın artık ayağınızdan pabuçlarınızı...

Şimdi birlik zamanı…

Şimdi şu koca dünyada

İçinde kan ve gözyaşının olmadığı…

İçinde, sonu güzel biten masalların yaşandığı…

‘Yeni bir dünya düzeni’ kurmanın zamanı…

Hadi… Bi inandırın kendinizi…

Neden olmasın?

Ne-den-Ol-ma-sın?

 
Toplam blog
: 153
: 1481
Kayıt tarihi
: 16.09.06
 
 

Tıka basa dolu bir adam değilim. Balığı gördüysem derine inerim. Uzun süre gölgede kalamam. Okuru..