Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Nisan '15

 
Kategori
Biyoloji
 

Çılgın Şapkacı

Çılgın Şapkacı
 

Çılgın şapkacı!

Hayatın içinden sohbet ederken , kuşak farkı olanlar arasında bazen gelir sohbet bir noktada tıkanır,  farklı yaş dilimlerindeki insanlar (aile- arkadaş- dost ) düşüncelerinde ayrı düşerler , işte o an genç olanın tatlı, sert bir çıkışı  belki de savunmasıdır: ‘’ bu kafayı değiştirmelisin! ‘’

Gelişim sürecimiz içinde , çocukluktan ergenliğe sonra da yetişkinliğe ilerlerken  güncel  konular ya da hayatla ilgili düşüncelerimiz, bakışlarımız hatta duygularımız gelişir , değişir , yaşımız ilerledikçe geriye baktığımızda,  eski kendimizden çok başka bir noktaya geldiğimizi görmemiz olasıdır hatta kaçınılmazdır.  Ancak ‘’ kafamız değişmiş’’ ise bile bunu sadece kendimiz kendimize söyleyip , kabul etmeyi isteriz! Bu başka bir yazının konusu olabilir , ben bugün size  bilimsel adı ile Uruba lugens’den söz edeceğim biraz! ‘’Sakız ağacı iskeletleştiricisi’’ ya da  ‘’ çılgın şapkacı  tırtılı’’ adları ile de anılan   bu  hayvan, biz insanların değiştirmeye zorlandığı , değiştirse bile  bunu sadece kendisinin bilmek istediği bir değişimi yaşıyor hayatı süresince! Kafasını değiştirip duruyor , bu da yetmiyor, tüm değiştirdiği kafalarını mevcut kafasının üzerinde  taşıyor , gururla  muhtemel! Değişen kafasını /kafalarını  belki de taç yapıyor şimdiki kafasına!

Bilim insanları , Avustralya ve Yeni Zelanda da yaşayan  bu canlının, sevimli görüntüsünün aksine  biraz zararlı bir hayvan olduğunu , adından da anlaşılacağı gibi okaliptüs ağaçlarını çok sevdiğini  ancak severken de epey zarar verdiğini söylüyorlar!  Kafasını değiştirme konusuna gelince;  sahip olduğu dış iskeletini yaşamı içinde belirili aralıklarla değiştirirken kafa kısmını atmayıp başına adeta şapka yapıyor, ilk sahip olduğu kafası en tepede olmak üzere değiştirdiği her kafayı yeninin üzerine koyarak doğanın çılgın şapkacı tırtılını yaratıyor! Evrim süreci içinde nasıl ve neden bu hale geldiği henüz tam  bilinmese de  kuşlara karşı kendini savunmak için  ya da türü içindeki iletişimi sağlamak için  böylesi bir  yapısının olduğu gibi görüşler var.

Kişisel hayatlarımıza dönüp baktığımızda kimilerimiz ‘’kafalarını’’ hayatın bir çok alanı ve konusu için istemli olarak değiştiriyor  ayrıca  insanoğlunun evrim süreci olarak fiziksel, bilişsel, psikolojik, motor becerilerinin de  evrildiği kaçınılmaz bir gerçek! Peki, mikro evren olan her birimiz , kişisel hayatımız içinde değiştirdiğimiz  ‘’kafalarımızı’’ çılgın şapkacı tırtılı gibi diğer insanların da görebileceği şeffaflıkta taşıyabilmek ister miydik ? Acaba birbirimizi daha iyi anlayabilir miydik o zaman, ya da bunca savaş, açlık, hastalık, kaos yerine huzurun, barışın,  paylaşımın, doğanın korunduğu bir gezegen olabilir miydi yerküre? …

Nilgün

 

Yararlanılan Kaynak: Evrim Ağacı- http://www.evrimagaci.org/fotograf/55/3835

 
Toplam blog
: 12
: 134
Kayıt tarihi
: 19.04.15
 
 

Yazmaya bir başlarsın, devamı gelir! Psikoloji Eğitimi aldım. İnsana dair, insana yakın olmay..