Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '17

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Çin yönetiminin hedefi "5000 yıllık Çin'i yeniden kalkındırmak" (2)

Çin yönetiminin hedefi "5000 yıllık Çin'i yeniden kalkındırmak" (2)
 

Tüm Dünya'ya pratik, sonuca odaklı olmayı öğrettin. "Kedinin rengi değil, fare yakalaması (fonksiyonu) önemlidir" .


Devlet Yönetiminin yapısı ve yetkinliği bir ülkenin sistemi ve icra kabiliyetinin toplu göstergesidir. Ardı arkası kesilmeyen kargaşaların  acısını çeken Dünya'nın bazı bölge ve ülkelerini dikkate aldığımızda Çin sosyalist  devlet yönetiminin ülke koşullarına uygun ve gelişme ihtiyacını karşılar nitelikte olduğu, zengin deneyimler ve başarılar elde ettiği söylenebilir.

Çin halkının ihtiyaçlarını karşılamak için yeni sistem, mekanizma,  yasa ve tüzükler oluşturarak daha bilimsel ve sağlıklı olarak ülke ve toplumdaki işlerin yönetimini sistemli, kurallı ve düzenli bir biçimde yapabiliriz.

Düşünceyi daha özgürleştirerek  teorik ve pratik yenilikleri yapmaya, risk ve meydan okumaların üstesinden gelerek  reformlara ve dışa açılmaya devam edebiliriz. Özellikle üretici güçlerin özgürleşmesi, Onların gelişimini kısıtlayan yapının değiştirilmesi gereklidir.  Özgürleşme emek, bilgi, teknoloji, yönetim ve sermaye gibi unsurların canlılığına yol açacak ve dinamizm sağlayacaktır.  Dinamizmin (kaosa yol açmadan),  düzen içinde harekete geçmesi önemsenmelidir.

Çin Dünya'da gelişmekte olan en büyük ülke olmaya, ekonomik altyapısını  geliştirmeye devam edecektir. Ekonomik altyapı, üst yapıyı belirler. Vatandaşların yaşam düzeyi geliştikçe halkın eşitlik, demokrasi, hak ve çıkar bilinçleri pekişecek ve toplumsal adaletsizliğe yönelik tepkiler artacaktır. Toplumsal eşitlik ve adaletten söz ederken en geniş halk kitlesinin temel çıkarlarını dikkate almalıyız. Bölüşülen ekonomik pastayı büyüterek sorunun çözümünü kolaylaştırmalıyız. Toplumumuzda "Kıtlık dert değil asıl dert eşitsizliktir " görüşü hakimdir. Tüm vatandaşlarımıza okul, iş, sağlık, yaşlılık hizmetleri ve konut sağlamak için çalışmalıyız.  Hangi alanda eşitlik ve adalet olumsuz etkilenirse orada düzeltme yapılmalıdır.  Halkın desteğini alan reformlar başarılı olabilir.  Wang Fu  "Zümrüdüanka'nın yükseklerde uçması sadece bir tüyünün hafifliğinden, Küheylan'ın hızlı koşması sadece bir ayağının güçlü olmasından değildir" demiştir. Çin'in yükselmesi, kalkınması halkın tamamının, 1 milyar 300 milyon Çinlinin gücüne bağlıdır.

Yapılan plan 15 ana konuda, 330 reform hamlesini içeriyor. Ekonomi, siyaset, kültür, toplum, ekoloji, parti yapılanması gibi bütün konuları kapsıyor. Planlama, eşgüdüm, görev dağılımı yaparak her bir konuda uygulama yapacağız. Otuz (30) yıllık reform uygulamalarından sonra reformların zor, sert, kemikli kısmı kaldı.

İyi bir reform belgesi hazırlamak  on (10) bin km'lik  uzun yürüyüşün  sadece ilk adımıdır. Reformu halka tanıtmak, desteklerini alarak uygulamak, olası aksaklıkları gecikmeden gidermek şarttır. Yapılması kararlaştırılan bir reformu ilgili olduğu bölgede uygularken halkın durumu, yer, anlayış  dikkate alınmalı  fakat reformun ruhunu kaybetmeden uygulamalıdır.  İnce nokta, bütün parçanın yerini almamalı, parça da bütün yerine geçmemelidir. Birincisi " İlke aşırı esnetilerek" zarar görmemeli ve ikincisi  "İlke, esnekliği engellememelidir". Reformu derinleştirmek ne demek derseniz?,  "Halkın ve ülkenin gelişmesinin lehine  olmak, halkın huzuruna  ve ülke istikrarına katkı yapmaktır" derim.

Uluslararası ve ulusal ortamlarda,  üretim ekonomilerinde arzın çok, talebin az olduğu dönemler, üretim ve işletmecilik maliyetlerinin arttığı  ve yeniliğin yapılamadığı zamanlar oluyor. Yönetim olumlu ve olumsuz faktörleri görerek sıkıntılara karşı önceden hazırlanmalıdır. İlkin makul ekonomik büyüme hedefi, ihtiyatlı mali politika uygulaması, iç dinamizm  motivasyonu konularına önem verilmeli  ve suni büyüme-şişme olmamalıdır.

Çin'de tarım sektörünün güçlendirilmesi, kırsal kesimin gelişmesi, modernleşme önemsenerek tarımsal ürün arzı güvenceye alınmalıdır. Şehirleşme süreci önemsenmeli,  fakir halkın ve üniversiteli gençlerin temel yaşam ihtiyaçları mutlaka karşılanmalıdır.

İşadamları istihdam ve zenginliğin kaynağı, gelişme ve işbirliğinin esas gücüdür. Dünya ekonomisinin yavaşladığı ve canlanmanın uzun süre gerektirdiği durumlarda Çin ekonomisinin geleceği doğal olarak merak edilmektedir.

Çin ekonomisi içeride sanayileşme ve bilişim sektörlerinde gelişimini sürdürüyor. Kentleşme ve tarımın modernizasyonu, altyapı yatırımları devam ediyor. Piyasa canlılığını devam ettireceğimizi umuyorum. Hukuk devleti inşasıyla bütün işletmelerin Çin'de rekabet etmesini  ve adil bir piyasa ortamı olmasını destekleyeceğiz.  

Çin içeride yabancı şirketlerin yatırımına daima açıktır. Yatırıma elverişli ortam ve şartlarımızı devam ettireceğiz. Çin dışına yatırım yapacak Çin şirketlerine de Dünya ülkelerince  şans verilmesini bekliyoruz. Çin Dünya Ticaret Örgütü taahhütlerini yerine getirmeye devam edecektir. Ülkelerle aramızdaki ticaret ve ekonomi anlaşmazlıklarını istişare  ile çözmek amacımızdır.

Piyasa kaynak dağılımında belirleyici  (temel değil) bir rol oynamalıdır. Piyasa mekanizmasının etkili bir biçimde ayarlayabileceği ekonomik  faaliyetleri  ve devletin işlevlerinin  dışında olan işleri piyasaya bırakacağız.  İşletme ve bireylere ekonomiyi geliştirme ve zenginlik yaratmak için azami imkan tanıyacağız.  Devlet bilimsel makro kontrol yapmalı, piyasa denetim faaliyetlerini ve kamu hizmetlerini  yasalara uygun olarak geliştirmelidir. Devlet gelişmeyi yönlendirmeli ve halkın yaşamını iyileştirmek için yapılan çalışmalarda eşgüdümü sağlamalıdır. Devlet Yöneticileri piyasada görünen ve görünmez elleri doğru kullanmalı ve devlet-piyasa ilişkisini dengeleyen becerikli ustalar olmalıdır.

Gelişmiş ülkeler bilimsel ve teknolojik alanlarda geleceğe yönelik üstünlük elde etmek için yenilikçiliğe - inovasyona önem veriyor. Gelişmiş ülkelerin nüfusu yaklaşık  bir (1) milyar, Çin'in nüfusu 1.3 milyardır.   Biz de Onlar kadar geliştiğimizde ve tüketmek istediğimizde mevcut Dünya kaynakları yetmeyecektir.  Ayrıca, Çin'de yaratıcılık, yenilikçilik gücümüz henüz beklenen düzeye ulaşmadı. Kritik teknolojilerde gelişirsek  diğer ülkelerle rekabet edebiliriz ve kendi inisiyatifimizi kullanabiliriz.  Örneğin şimdi robot teknolojisi gelişiyor, robot  imalat işçisi olabiliyor.

Tarihi fırsatlar genellikle kısa süreli, anlıktır. Bu tür fırsatlar  bir daha çıkmaz. Kaçırmamalıyız. Girişken ve öncü olarak aktif olmalıyız.  Teknoloji alanında başkalarının bağımlısı ve takipçisi olmamalıyız. Bir konuyu uzun yıllar konuşup, köklü bir değişim yapamamak ve çözüm üretememek kabul edilebilir değildir. Çare kendimizi izole etmek değil uluslararası iletişim ve işbirliğini etkinleştirmek,  yerli ve yabancı kaynakları en iyi şekilde değerlendirmektir.  Küresel bir bakış açısına sahip olarak zamana duyarlı bilim ve teknoloji yarışında gecikmemeliyiz. Yarışmaya yeni yarışma alanı kurulurken katılmak, bazılarına yön vermek kurucu olmak şarttır.  Fırsatlar her zaman hazırlıklı,  özgün düşüncesi, ufku ve iradesi olan insanlar içindir. Yenilikçiliğe dayalı büyüme yolunda ilerlersek virajlardan yararlanıp öne geçebiliriz.

Ancak öncelikle temel bilimlerde teorik ve pratik atılımımızı yapmalıyız. Takiben öncü teknolojilerin araştırma geliştirme  (ar-ge)  faaliyetlerine  yönelmemiz ve yeterli kaynak ayırmamız şarttır. Bu kapsamda önceliklerimize göre seçerek, uluslararası bilimsel teçhizat yapımı, araştırma tesis ve merkezlerinin inşası ve kullanımı projelerine  katılmalıyız. Ülkenin, halkın  ve piyasanın ihtiyacı olan yenilikçilik  ihmal edilmemeli ve uygulamaya sokulmalıdır. 17. yüzyılda Qing hanedanlığı batılı misyonerlere on (10) yıl süreyle "Çin İmparatorluk Haritası"nı çizdirmiş, harita gizli belge olarak imparatorluk deposunda saklanmış, Çin halkına bir faydası olmamıştır.  Harita Batı'da yayımlanmış yıllarca Batılılar Çin coğrafyasını Çinli'den daha iyi bilmiştir. Bilim ve teknolojik gelişmeler, bilgi ve teknoloji bir yerde kalmamalı ve toplumla paylaşılmalıdır. Yenilikçilik ile uygulama ilişkisi mutlaka kurulmalıdır.  İnovasyon endüstriyi, ekonomiyi ve ülkeyi güçlendirmelidir. Bilimsel ve teknolojik yeniliklerin üretime dönüşmesini engelleyen sorunlar uygun bir teşkilatla çözülmelidir. İzole inovasyon adaları oluşturulmamalı, endüstri zincirine göre inovasyon ve sermaye yeniden düzenlenmeli, ulusal stratejik hedeflere göre kaynaklar kullanılmalıdır.

Olağanüstü  davalar olağanüstü insanlar tarafından gerçekleştirilir. İnsan kaynakları, bilimsel ve teknolojik inovasyonun en kritik unsurudur. Vasıflı insanlara saygı Çin milletinin köklü geleneğidir. Dengeli yapıda, yaratıcı gücü yüksek, mühendislik öğretimi ile uygulama arası kopukluğu önleyen bir vasıflı kadro oluşturmalıyız. "Ağacın büyümesini istersen doğasına saygı gösterip, özgürce büyümesine imkan tanımalısın" görüşüyle acele etmeden rekabete açık, işbirliğine yatkın, rasyonel kadroları oluşturalım. Yurtdışından insanların Çin'e hizmetini teşvik etmeliyiz. Yaşlı bilim adamlarından beklentim, rehber olarak gençlere yol açmaları, onların yenilikçilik özelliklerinden  ve enerjilerinden istifade etmeleridir.  Gök Tanrısına  yalvarıyorum. "Harekete geç ve vasıflı insanları bu topraklara indir". 

Enerji güvenliği, Çin'in ekonomik ve toplumsal gelişmesini ilgilendiren stratejik önem taşır. Dünya'nın en büyük enerji üreticisi ve tüketici haline geldik. Kömür, elektrik, petrol, doğal gaz,yeni enerjiler ve yenilenebilir enerjilerin üretimlerinin  geliştiği tedarik sistemi oluşturuldu. Ancak üretim, dağıtım  ve tüketim çevreye zarar oluşturabiliyor ve sorun olarak karşımıza çıkıyor. Mevcut bu teknolojilerimizi geliştirmeli ve verimli yapmalıyız.  Enerji tasarrufuna halkımız ve yönetimler önem vermeliyiz.  Çok kaynaklı bir tedarik sistemi  oluşturmalıyız. Enerji ticari mal olmalı, piyasa etkinliğinde fiyatı belirlenmeli ve enerjiyle ilgili hukuki düzeni oluşturmak için yasal çalışmaları başlatmalıyız. Kömüre dayalı santral jeneratörlerinin verimini artırarak ve eskilerini belirli bir zaman diliminde yenileyerek  çevreye düşük emisyonlu artık bırakmalıyız. Uzun mesafeli ve büyük kapasiteli modern dağıtım sistemi altyapısını yenilemeliyiz.  Boru ve depolama sistemlerine önem vermeliyiz. Çin'in  doğu sahillerinde yeni nükleer santral projelerine başlamalıyız.  Orta Asya, Ortadoğu, Amerika ve Afrika ülkeleri ile petrol ve doğal gaz işbirliğini geliştirmeliyiz.

4 Aralık 1982 tarihinde Çin Ulusal Halk Meclisince kabul edilen Anayasamız geçtiğimiz otuz (30) yıl içinde (konuşma tarihi 4 Aralık 2012)  üstün hukuki konumu ve bağlayıcı gücüyle halkın devletin efendisi olmasını güvence altına almış, reform, dışa açılma ve sosyalist modernleşme inşasına önemli bir güç katmıştır.  Mevcut Anayasanın otoritesinin bekçisi olmak, parti ve halkın ortak iradesinin bekçisi olmak demektir. Anayasa ilkelerine bağlı kalmalı, ruhunu yaygınlaştırmalı ve Anayasadan kaynaklanan  yükümlülüklerimizi yerine getirmeliyiz. Anayasa'nın uygulanmasını sağlayan denetim mekanizması ve hukuki düzenlemeler henüz sağlıklı değildir. Bazı yasa uygulayıcıların yasaları çiğnemesi, yasaları kişisel çıkar için kullanması, vatandaşların çıkarlarının zedelenmesi söz konusudur ve bu sorunlar çözülmelidir.

Ülkeyi yasalarla yönetmek hukuk devleti olmak için şarttır. Herkes ve her kurum Anayasayı temel davranış kuralı olarak benimsemelidir. Anayasanın varlığı ve otoritesi uygulanırsa anlaşılır. Halkın devletin efendisi olduğunu söyleyerek parti ve ülkenin dinamizmini artırmayı  ve halkın girişkenliğini harekete geçirmeyi hedefliyoruz. Merkezi hükümet ile yerel yönetimler arasında, etnik gruplar arasında ve bütün kesimlerin çıkarları arasındaki ilişkilere doğru olarak ve rasyonel yaklaşıp  olumlu faktörleri harekete geçirmeliyiz. Yasaların halkın lehine olmasını sağlarken, yasaları ihlal eden bütün davranışları soruşturmalı, sosyal eşitliği ve adaleti koruyarak ülke ve toplumun yaşamını sistem ve hukuka göre sürdürmeliyiz. Bütün kademelerdeki Yöneticilerin ve Kamu görevlilerinin Anayasa'nın temel bilgilerine sahip olmasını,  sadık kalmasını ve koruma bilincinde olmasını sağlamalıyız. Hukuk yazılı ahlak, ahlak da vicdandaki hukuktur. Yöneticilerin  yetki ve sorumlukları arasında denge olmalı, yetkiler denetlenmelidir.Hukuk çiğnenmemeli ve yetkiler halkın mutluluğu yolunda kullanılmalıdır.

Devletin ve toplumsal yaşamın bütün alanlarını düzenleyen yasalarımız mevcuttur. Dikkatimizi öncelikli alanlardaki yasama çalışmalarına yoğunlaştıralım. Yeni yasa çıkarma, var olan yasaları düzeltme, eskimiş yasaları yürürlükten kaldırma çalışmalarını aynı anda yürütmeliyiz. Vatandaşların her adli davada eşitlik ve adaleti hissetmesini sağlamalıyız.

Toplumun genel istikrarını korumak, yargı, savcılık ve kamu güvenliği çalışmalarının  ana konusudur. İstikrarı korumak  ve halkın yasal hak ve çıkarları arasında dengeyi bulmak  şarttır. Sosyal anlaşmazlıklar yasalara dayanarak çözülmelidir. Adli makamlar sosyal eşitliği ve adaleti koruyan son cephedir. Halkın can ve mal güvenliği güvencede olmalıdır. Yargı, savcılık ve kamu güvenliği birimleri çalışmalarını halka açıklamalı, karanlık oyunları ve yargı yolsuzluğunu önlemeli ve sosyal eşitlik ve adaleti pekiştirmelidir. Ayrıca, tüm çalışmalarda ekonomimizi geliştirmenin  esas hedef olduğu hatırda tutulmalıdır.

Halkımızı bilgilendirme ve aydınlatma çalışmalarında zengin tecrübelerimiz var.  "Akıllı adam koşulların değişimine göre kendini değiştirir, bilge insan da çağın değişimlerine göre yöntemini değiştirir" deyişimize uygun olarak  yenilik çabalarımızı toplumun taban kesimine uygun şekilde anlatmalı ve yeni yöntemler bulmalıyız.

Bizim geçmişten gelen zengin kültürümüzü ve Çin'in gerçek öykülerini ve sesini Dünya'ya anlatmalıyız. Dünya'da ortaya çıkan yeni düşünce, görüş ve bilgileri de yararlanmak için takip etmeliyiz. Biz çalışkanız ve sade yaşama ruhumuz var. Onurlu, utancı bilen, vatansever, dürüstlüğü, yardımseverliği, fedakarlığı üstün tutan çok sayıda örnek insanımız var. Onları  el üstünde tutalım.

Kültürel yumuşak gücümüzü artırmak için günümüzdeki Çin'in değer anlayışını Dünya'ya anlatmalı ve  yaygınlaştırmalıyız. Çin milleti 5 000 yıldan uzun süren medeniyet gelişme sürecinde zengin, derin ve parlak bir kültür yaratmıştır. Kapalı saraylarda saklanan kültürel eserlerimizi, topraklarımızın her köşesine dağılmış mirasımızı ve antik kitaplardaki eserlerimizi canlandırmalı ve tanıtmalıyız. Çin'in etnik grupların özgün kültürel varlıklarını bir arada tutan, kültürel çeşitliliği koruyan, medeni büyük ülke imajını, barışçılığını, insanlığa önemli katkı yaptığını anlatmaya önem vermeliyiz. Çinli olma gururunu ve özgüvenini pekiştirmeliyiz.

Kaynak:

Xi Jinping "Çin'in Yönetimi The governance of China" Nisan 2017

 

 

 
Toplam blog
: 182
: 1556
Kayıt tarihi
: 14.10.12
 
 

Elektronik Y.Mühendisiyim. Teknik alan dışında Tasarruf ve tutumlu yaşam, Kişisel Finans Yönetimi..