- Kategori
- Bebek - Çocuk
Çocuğum anaokuluna hazır mı? Ne zaman anaokuluna başlamalı? okula hazır olma...
Günümüz hayat şartlarında ebeveyn olma kararıyla başlayan zorlu süreç, annenin de çalışma karararıyla birlikte tümüyle zorlaşıyor. Gözümüzden bile sakındığımız biricik çocuklarımızı ufak yaştan itibaren başkalarının bakım veya gözetimine bırakmak zorunda kalıyoruz. Biz işteyken onların en güvenli yerde olmalarını, aynı zamanda da gelişimlerine katkıda bulunacak vakitler geçirmelerini istiyoruz. Dadıya veya büyükannelere emanet ettiğimiz çocuklarımızın aslında günün her saatinde verimli vakit geçirerek sosyal bir ortamda sürekli farklı uyaranlara maruz kalmaları ve her dakika birşeyler öğrenmeleri onların gelişimi için en doğrusu aslında.
Anaokulu şart mı?
Çocuğun öğrenme süreci doğum ile başlar. Öğrenme sürecinde çocuğa gelen her türlü uyaran onun sosyal duygusal gelişimini ve bilişsel gelişimini etkiler. Bu uyaranlar ev ortamında her ne kadar sağlansa da çocuk hayatı boyunca içinde bulunacağı sosyal ortama tam anlamı ile okul hayatında adım atar. Hayatı boyunca içinde olacağı her türlü sosyal ilişkiyle okul ortamında tanışır. Arkadaşlık kurmayı, iyi iletişim kurmayı, bir gruba dahil olmayı veya reddedilmeyi, paylaşmayı, ahlak kurallarını, Ne'yin toplumda kabul gördüğünü ve görmediğini ilk kez girdiği bu ortamda öğrenecektir. Hatta bu ortam onun yemek yeme ve tuvalet becerisinin gelişmesini dahi etkileyecektir. Bunların yanısıra çocuk bilişsel olarak da ilkokuda ona öğretilecek olanlara aşinalık kazanacak, bu ortam çocuğun ince motor ve kaba motor becerilerinin gelişmesine olanak sağlayacaktır.
7 yaş eğitim ve sosyal ilişkilerin başlaması için çok geç!
Bunun farkında olan bir çok ebeveyn de, belli bir yaştan itibaren çocukları için anaokulu ve kreşler araştırıyor.İşte bu süreç epey yorucu oluyor. Güven duyulan bir okul bulunduktan sonra aslında başka bir sorunla daha karşılaşıyoruz.
Anaokuluna gitmek istemiyor!
Anneden veya güven duyduğu kişiden ayrılmakta zorlanan çocuğumuz anaokulu veya kreş kapısından çoğu zaman gözyaşları içinde giriyor. “Birkaç güne alışır” diyoruz fakat işler bazen pek de beklediğimiz gibi gitmiyor ve 3.günün sonunda okula hazır olmadığını düşünmeye başlıyoruz. “Bir süre daha evde mi kalmalı acaba” diye düşünüyoruz.
Acaba anaokuluna hazır değil mi?
Çocuklar doğumdan itibaren onları besleyen, bakımını yapan kişiye karşı bir bağlılık geliştirirler. O kişiye karşı güven duyar, korktuklarında, üzüldüklerinde o kişinin kollarına sığınmak isterler. Okul kapısından girdikleri andan itibaren yaşadıkları bu korku ve gözyaşlarının tek sebebi bağlandıkları kişiden ayrılma endişesidir. Çocuklar bu endişeyi ancak okulda bir öğretmene güven duymaya başladıktan sonra tam anlamıyla yenebilirler.
Okula ne zaman ağlamadan gidecek?
Çocuk okulda uyumunu sağlayacak kişi ile tanışmasının ardından öncelikle güven duyduğu kişininde eşliğinde öğretmenle vakit geçirir. Oyunlar oynar ve keyifli etkinlikler yapar. 3 lü oyun ve alışma evresinin ardından aşama aşama öğretmenine güven duymaya başlayan çocuğun ebeveyni ortamdan uzaklaşır, çocuğu başka bir ortamda beklemeye başlar. Çocuğun okulda geçirdiği vakit de günde 1 saatle başlar ve uyum hızına göre arttırılır. Süreç çocuğun davranışlarına ve uyum hızına göre birkaç günden birkaç haftaya kadar uzayabilir. Çocuk bu süreçte okula ağlamadan da gelebileceği gibi, her gün ağlayıp okula gelmek istemeyebilir.
Ebeveynin bu dönemde çocuğu okula getirmede kararlı olması gerekmektedir. Anne baba nasıl işe gitmek zorundaysa onun da okula gitmesi gerektiğini uygun bir dille çocuğa açıklanmalıdır. Çocuk ebeveyninin onu terk etmeyeceğine, okulda geçirdiği süre sonunda onu gelip alacağına inandırılmalıdır.
Uyum süreci sonunda çocuk kararlı ebeveynin ve güven duyduğu öğretmenin eşliğinde okulda aktif ve verimli vakit geçirmeye başlayacaktır.
Çocuğunuzun gidişatına göre, öğretmenleri ve okul psikologu ile çocuğunuz için en uygun uyum sürecini belirleyebilirsiniz.
Psk. Ezgi Başaran