Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Uzman Klinik Psikolog İpek Gökozan

http://blog.milliyet.com.tr/ipekgokozan

22 Nisan '15

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

Çocuğum Sözümü Hiç Dinlemiyor!

Çocuğum Sözümü Hiç Dinlemiyor!
 

Uzman Klinik Psikolog İpek Gökozan, Madalyon Psikiyatri Merkezi


 
 
Evin içerisinde çocuklarla sürekli bir tartışma hali, bitmek bilmeyen ödev yapma seansları, bilgisayarın başından kalkmak istemeyen çocuklar, kardeşler arası hep bir tartışma hali… Bu satırlar sizlere tanıdık geliyor mu? Belki de çocuklara sınır koyma konusunda bazı düzenlemelere ihtiyacınız vardır. 
 
 Çocuklar Neden Sınırlara İhtiyaç Duyarlar?
 
- Sınır koymak çocukların kendi dünyalarında araştırma yapmalarına yardımcı olur. Çocuklar çok küçük yaşlardan itibaren çevrelerinde neler olup bittiğine dair gözlem yaparlar, gözlediklerini taklit ederler ve kendi kendilerine hayata dair sonuçlara varıp bunu akıllarında tutarlar. Unutulmaması gereken temel bir nokta şudur; çocukların hayata dair yaptıkları araştırmaları onlara söylenenlerle değil, yaşadıklarıyla şekillenir. Örneğin ders çalışması gereken saatte televizyon izlemeyi seçen çocuğumuza istediğimiz kadar televizyonu kapatması için dil dökelim, eğer bu isteğimizi somut bir davranışa dökmezsek, yani televizyon kumandasını elinden alıp televizyonu kapatmazsak, bizlerin koyduğu kuralları ve sınırları anlayamazlar. Televizyonun kapanmasına isyan edip, ağlamaları yüksek olasılıktır; ancak buradan öğrendikleri şey “Eğer dersimi yapmazsam televizyon izleyemem” kuralıdır. Özetle, çocuklar davranışlarıyla “Evde doğru olan nedir? Olmayan nedir?  Evde ne kadar ileri gidebilirim? Fazla ileri gidip sınırlarımı zorlasam ne olur?” gibi soruların cevaplarını almak isterler. Ebeveynler olarak bizler de onlara sınırlarının nerede bittiği mesajını temel olarak davranışlarımızla vererek uzun pazarlıklara mahal vermeden bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatabiliriz. 
 
- Sınır koymak çocukların kendilerini güvende hissetmelerine yardımcı olur. Örneğin 3 yaşındaki Ayşe’ye annesi boya kalemlerini salonun ortasından toplayıp toplamadığını sorar ve olumsuz yanıt alır. Annesi ve Ayşe arasında yerden kalemlerini toplaması için önce nazik uyarılarla başlayan ve sonunda bağrışmalara kadar giden bir pazarlık süreci başlar. 15 dakika geçmesine rağmen hala bir değişiklik olmayınca annesi de kalemleri toplar. Tam bu noktada Ayşe gibi düşünmeyi deneyelim. 3 yaşındasınız ve daha makas bile kullanamıyor, iki tekerlekli bisiklete binemiyor, öğlen uykusu uyumazsanız ayakta duramıyorsunuz ama annenize bağırıp ağlamaya başladığınız zaman istediğiniz her şey oluyor. Ne düşünürdünüz? Sanırım gücün ve kontrolün sizde olduğunu, değil mi? Ancak çocuklar bu durumda kendilerini güvende hissetmezler. Çocuklar kendilerine kesin sınırlar konmasını beklerler; çünkü sınırlar güven verir. Anne-babaların net kurallar belirlemesi çocuklara güven veren mesajlar verir. Çocuklar da böylece zor duruma düştüklerinde anne-babalarına güvenebileceklerine inanırlar. İlerleyen dönemlerde çocukların problemlerini tek başlarına çözebilmeleri için anne-babalarına güvenmeleri önemli temel noktalardan birisidir. 
 
Aile terapisti ve eğitim psikoloğu Dr. Robert J. Mackenzie’nin yazmış olduğu “Çocuğunuza Sınır Koyma” adlı kitabındaki bazı bilgilerin derlendiği yukarıdaki yazı, ebeveynler için yalnızca ufak bir giriştir. Unutmayalım ki, her ailenin düzeni ayrıdır. Eğer sizin evde de işler yavaş yavaş çığırından çıkmaya başladıysa en kısa zamanda bir uzmandan yardım alarak sizler için uygun olan sınır koyma tekniklerini öğrenmenizi tavsiye ederim. 
 
Yazar: Uzman Klinik Psikolog İpek Gökozan
 
www.ipekgokozan.com
 
 
Toplam blog
: 78
: 351
Kayıt tarihi
: 02.04.15
 
 

Koç Üniversitesi İşletme ve Psikoloji Bölümleri'nden eş zamanlı olarak %100 başarı bursu ile mezu..