Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '20

 
Kategori
Sağlık
 

CORONA, SOBALAR VE YENİ DÜNYA!

İki bin yılından itibaren doğanların önemli bir kısmı “Sobanın” ne olduğunu bilmez, ancak Corona Virüsünün (COVID 19) ne olduğunu iyi bilirler.  İkisinin ortak yanı, kontrol edilememeleri durumunda, insanoğlu açısından riskler barındırmasıdır. Soba insanın elini, evini ya da mahalleyi yakabilme potansiyeline sahip bir araçtır, eğer dikkat edilmezse. Aynı hasarı, yazının konusu olmayan söndürülmemiş bir sigaranın da yapabileceği hatırlanmalıdır. Corona virüse gelince, kontrol edilemeyip insan vücuduna girdiğinde yüksek ateşe, zatürreye hatta ölümlere neden olduğu artık herkesçe bilinmektedir. Hasar gücü bakımından karşılaştırıldığında sobadan çıkan bir yangının etki alanının sınırlı, COVID19’ un ise sınırlar ötesi, küresel boyutlarda risklere zemin hazırlayabileceği açıkça görülmektedir. Tüm bu olumsuzluklarına rağmen bu ikilinin sosyolojik açıdan olumlu katkıları olabileceği, özellikle COVID19 un, dünyanın geleceğini yeniden biçimlendirme bakımından bir fırsat yaratma potansiyeline sahip olduğu, düşünmeye değer bir fikir olabilir.

Menekşeler Çiçek Açtı” adlı öykü/deneme kitabının (2019) içindeki bölümlerden biri olan “Sobaların Sihri”nde, sobanın sosyolojik açıdan aile bağları ile ilişkisi irdelenmekte, sobalıdan, kaloriferli evlere geçiş sonrası yaşanan değişimler ele alınmaktadır.

“Kaloriferli evimizde artık herkes istediği odada oturuyordu. Dolayısıyla bizleri hayata hazırlayan, bizleri birbirimize sımsıkı bağlayan görünmez paylaşımlar azalıyor, aile bağlarımız yavaş yavaş gevşiyordu, kimse farkına varmadan. Oysa kazanılması kolay olmayan paylaşım duygusu, sobada patlatılan kestaneler ya da pestile sarılmış cevizlerin pay edilmesiyle, bizlere hissettirilmeden usulca aşılanmıştı…

Genlerimize nakış gibi işlenen paylaşım duygularının sevinçte, tasada bir arada olan ailelerin, komşuların yerini, fertleri ayrı oda ya da dünyalarda yaşayan paylaşımsız yeni aile tipleri aldı. İşte şimdi, eski evimizdeki sobanın gizemli büyüsünü anlıyorum. Üşümemek için bizleri bir arada tutan sobalar, farkında olmadan paylaşımlarımızı artıran, geçmişimizi bizlerle buluşturup geleceğe taşıyan, bir o kadar da aile bağlarımızı güçlendiren sihirli bir araçmış meğer... Arada bir kaloriferlerin vanalarını kapatıp bir odaya soba kurmaya ne dersiniz?”

Şeklinde biten yazı sobaların aile, komşuluk hatta ortak değerler etrafında buluşmak bakımından ilginç bir araç olduğuna dikkat çekiyordu.

Küresel anlamda paniğe neden olan COVID19’a gelince, karantina nedeniyle evlerine tıkılan İtalyanların balkonlara çıkıp kiminin eline bir akordeon, kiminin bir tef, kiminin bir gitar alarak ortak bir koro oluşturmaları, unutulmuş aile, komşuluk, mahallelilik, ortak vatan hatta “Ortak Dünya” nın “Yeniden Keşfedilmesinin” zorunluluğuna işaret etmektedir.  Bu virüs tehdidi altında olan, hatta daha büyük, yeni riskler altında kalma potansiyeli her geçen gün daha da artan yerküre üstünde yaşayan, “Virüslerden daha tehlikeli olan insanoğlu" için bugün din, dil, ırk farkı önemini yitirmiş, “Ölüm Korkusu” ortak payda olmuştur. “COVID 19” belki de kapitalizmin pençeleri arasında kıvranan, küresel ısınma vb. diğer çevre sorunları nedeniyle insanoğlunun sonunun hazırlandığı günümüz dünyasında konfor, tüketim çılgınlığı ve para hırsı kaynaklı dünya yaşamını yok etme gayretlerinin önüne bir set çekebilir. “Doğa kendine yapılanları affetmez, sabreder ve günün birinde intikamını alır. Tanrı da!...

 
Toplam blog
: 7
: 495
Kayıt tarihi
: 04.06.18
 
 

Araştırma alanları: Elektromanyetik Kirlilik ve Sağlık; Elektromanyetik Kirlilik ve Çocuklar; Rad..