Daha büyük düşünmek gerekmiyor mu?

Dün akşam birçok kişinin, özellikle de erkek milletinin, izlediği üzere Fenerbahçe ve Galatasaray futbol takımlarımızın şampiyonlar ligi ön eleme müsabakaları vardı. Olayı futbol maçı yorumuna çevirmeden ben bu iki rakip takım taraftarlarının maçlar karşısında takındıkları tavırları naçizane kendi gözlemlerime göre irdelemek istiyorum. Bu sadece dün akşamki maçlar için de geçerli olan bir durum değil, sürekli olarak benim her defasında üzülerek gözlemlediğim ve anlam veremediğim bir durum. Fenerbahçe taraftarlarının Galatasaray’ın Çek Cumhuriyeti takımı karşısında yenilmesini istemeleri, Galatasaray taraftarlarının da Fenerbahçe’nin Ukrayna takımı karşısında yenilmesini istemeleri benim gerçekten anlam veremediğim bir durum. Milliyetçi duygularla kimseyi şaha kaldırmak niyetinde değilim- ki bunu yapmanın daha organize olmayı gerektirdiğini de biliyorum- ama bu iki takım da Türk takımı ve eğer Türk’sen nasıl oluyor da kendi vatanının takımının başka bir ülkenin rakip takımı karşısında yenilmesini isteyebiliyorsun.

İki takım taraftarları için de söylüyorum adamlar gelip de Fenerbahçe’yi ya da Galatasaray’ı yendikleri zaman ne diyorlar biliyor musunuz: “Biz Türkler’i yendik.”. Birazcık içimizdeki o milliyetçilik duygusu kırıntısına kulak verelim de en azından ezeli rakip de olsa kendi milletimizin takımlarını destekleyebilecek yürekliliği gösterelim. Aslında burada taraftarlardan çok taraftarları böyle düşünmeye iten ve zorlayan güçlere seslenmek istiyorum. Çünkü çok yakın çevremden Galatasaraylı bir kişi dün Fenerbahçe’nin yenilmesini istiyordu, -maalesef istediği oldu da- tüm bu saydıklarımı hiç bıkmadan ona da saydım ve aldığım cevap: “Biliyorum ama elimde değil.” oldu. Elinde değil çünkü bazı güçler, bazı gruplar insanın elinde olmaksızın bu düşünceyi bilinçaltına aşılıyorlar.

Lütfen bu maçların rövanşlarında daha duyarlı ve kendi takımlarımız için daha bir kenetlenmiş olalım.