- Kategori
- Gündelik Yaşam
Daldan dala ve soru işaretleri

Sevgili MB okuyucuları, öyle güzel günler geçiriyoruz ki, insan hangi güzelliği paylaşacağını şaşırıyor. İsterseniz birer birer kısaca altını çizelim içinde bulunduğumuz olayların.
İlki şu tezkere işi, bugün büyük bir çoğunlukla meclisten geçmiş. Alınan haberlere göre Kuzey Irak telaşlıymış. Yakında PKK sorunu bitecek, güney doğu illerimiz huzura erecekmiş. Aklı başında birçok kişi, başımızdaki bu belanın bu yolla çözülemeyeceğini biliyor. Huzurumuzu kaçıran bu örgütün ekonomik bağları kesilmeden, güçlü dış politikaya sahip olmadan bölgedeki terör maalesef bitmez. Sağlam duruş önemli, Irak topraklarına girmek ne kadar çözüm olabilir tartışılır.
İkinci mevzu Ermeni meselesi, bildim bileli soykırım meselesi tartışılır. Tarihçiler, her ne kadar doğruyu söyleseler de dünya üzerindeki Ermeni lobisi çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Türk lobisi nerede, soru işareti. Yıllarca Anadolu topraklarında bir arada yaşamış bu bu insanlar nasıl bu hale düşmüş. Yoksa birileri mi didikliyor, soru işareti. İşin garip yani Yahudi lobisi bizim yanımızda, milli görüşçüler nasıl yorumlar bu manzarayı, soru işareti.
Üçüncü başlık Kazdağları, altın aranacakmış o canım bölgede. Birçok duyarlı insan bas bas bağırıyor, duyan yok. Cılız sesler geliyor, ağaçlar kesilecek, zeytinlikler yok olacak, su kaynakları zarar görecek, bölgenin geleceği tehlikeye girecek diye. Duyan var mı, neler oluyor. Bu kadar mı aman sendeci olduk.
Dördüncü başlık bu akşam Yunanistan'a 0-1 yenilmemiz. Fatih Terim'in ve kadrosunun çöküşü sona yaklaşıyor. Az kaldı, şu Norveç maçından sonra hep beraber rahatlıyacağız. Türk futbolunun hazin durumu düzeleceğe benzemiyor. Beş sene önceki dönem ne zaman geri gelir, mevcut anlayış değişene kadar, umut yok. İnanç yok, düşünün kadrodaki oyunculardan kaçı liglerde başarılı bir çizgi çiziyor. Bilinen tek bir şey var bu kadro ile, doyuma ulaşmış bir Fatih Terim ile bu iş zor.
Beşinci maddeye geldik: Referandum. Tam bir komedi. Neyi oylayacağımızı bilmediğimiz bir oylamaya gideceğiz. Halkımız şaşkın, Cumhurbaşkanını kim seçsin sorusuna cevap bulmaya çalışıyoruz, halbuki iki ay önce yeni Cumhurbaşkanımızı seçmemiş miydik, bir başka soru işareti. Oylama neye hizmet edecek, konu sanki olup bittiğe getiriliyor. Velhasıl sevimsiz bir oylama yaşayacağız bu pazar.
Sevgili okurlar, göründüğü gibi her biri bir blog konusu olacak beş sevimsiz başlık var gündemimizde. Yazımızın başında belirttiğim güzellikleri yaşamaya devam edeceğiz. Umarım bu devreyi kısa sürede atlatırız, umarım bu başlıklara yenileri eklenmez. Çetin Altan'ın dediği gibi enseyi karartmamak lazım. Dik ve sağlam duruşumuzu bozmazsak, iç ve dış dünya politikamızın arkasında durabilirsek. İlişkide bulunduğumuz dünya devletleri karşısında Türk gibi durabilirsek, Anadolumuza sahip çıkan atalarımızın torunları olduğumuzu unutmazsak bu zor olmayacaktır. Değil mi, yoksa soru işareti mi ? Sevgilerle......
İlki şu tezkere işi, bugün büyük bir çoğunlukla meclisten geçmiş. Alınan haberlere göre Kuzey Irak telaşlıymış. Yakında PKK sorunu bitecek, güney doğu illerimiz huzura erecekmiş. Aklı başında birçok kişi, başımızdaki bu belanın bu yolla çözülemeyeceğini biliyor. Huzurumuzu kaçıran bu örgütün ekonomik bağları kesilmeden, güçlü dış politikaya sahip olmadan bölgedeki terör maalesef bitmez. Sağlam duruş önemli, Irak topraklarına girmek ne kadar çözüm olabilir tartışılır.
İkinci mevzu Ermeni meselesi, bildim bileli soykırım meselesi tartışılır. Tarihçiler, her ne kadar doğruyu söyleseler de dünya üzerindeki Ermeni lobisi çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Türk lobisi nerede, soru işareti. Yıllarca Anadolu topraklarında bir arada yaşamış bu bu insanlar nasıl bu hale düşmüş. Yoksa birileri mi didikliyor, soru işareti. İşin garip yani Yahudi lobisi bizim yanımızda, milli görüşçüler nasıl yorumlar bu manzarayı, soru işareti.
Üçüncü başlık Kazdağları, altın aranacakmış o canım bölgede. Birçok duyarlı insan bas bas bağırıyor, duyan yok. Cılız sesler geliyor, ağaçlar kesilecek, zeytinlikler yok olacak, su kaynakları zarar görecek, bölgenin geleceği tehlikeye girecek diye. Duyan var mı, neler oluyor. Bu kadar mı aman sendeci olduk.
Dördüncü başlık bu akşam Yunanistan'a 0-1 yenilmemiz. Fatih Terim'in ve kadrosunun çöküşü sona yaklaşıyor. Az kaldı, şu Norveç maçından sonra hep beraber rahatlıyacağız. Türk futbolunun hazin durumu düzeleceğe benzemiyor. Beş sene önceki dönem ne zaman geri gelir, mevcut anlayış değişene kadar, umut yok. İnanç yok, düşünün kadrodaki oyunculardan kaçı liglerde başarılı bir çizgi çiziyor. Bilinen tek bir şey var bu kadro ile, doyuma ulaşmış bir Fatih Terim ile bu iş zor.
Beşinci maddeye geldik: Referandum. Tam bir komedi. Neyi oylayacağımızı bilmediğimiz bir oylamaya gideceğiz. Halkımız şaşkın, Cumhurbaşkanını kim seçsin sorusuna cevap bulmaya çalışıyoruz, halbuki iki ay önce yeni Cumhurbaşkanımızı seçmemiş miydik, bir başka soru işareti. Oylama neye hizmet edecek, konu sanki olup bittiğe getiriliyor. Velhasıl sevimsiz bir oylama yaşayacağız bu pazar.
Sevgili okurlar, göründüğü gibi her biri bir blog konusu olacak beş sevimsiz başlık var gündemimizde. Yazımızın başında belirttiğim güzellikleri yaşamaya devam edeceğiz. Umarım bu devreyi kısa sürede atlatırız, umarım bu başlıklara yenileri eklenmez. Çetin Altan'ın dediği gibi enseyi karartmamak lazım. Dik ve sağlam duruşumuzu bozmazsak, iç ve dış dünya politikamızın arkasında durabilirsek. İlişkide bulunduğumuz dünya devletleri karşısında Türk gibi durabilirsek, Anadolumuza sahip çıkan atalarımızın torunları olduğumuzu unutmazsak bu zor olmayacaktır. Değil mi, yoksa soru işareti mi ? Sevgilerle......