Daum'u neden göndermiştik ?

Daum'u 5 yıl önce neden göndermiştik; sanırım yönetimin bunu hatırlaması için tarihin yardımı gerekiyordu ki hep birlikte tekerrür mağduru olduk.

Fenerbahçe; forvetsiz oynamasına karşın bu gece güzel bir futbol sergiledi, hem de uzun zamandır göremediğimiz bir azimle mücadele etti. Tam 14 adet net gol pozisyonu geliştirdiler, futbol şansının da takımın yanında olmadığını söylemek gerekir. Ancak bir gerçek var ki; Daum'un her zamanki gibi, acıların çocuğu küçük Daniel' de ısrar etmesi, hep birlikte saç baş yolmamıza neden oldu. Şansızlığın yanında bunu da gözardı etmek ve sineye çekmek mümkün değil.

Açıkçası şunu söylemek istiyorum. Ben bir Fenerbahçe taraftarı olarak, haftalardır Bursaspor'un şampiyon olmasını istediğimi dile getirdim. Bunu kendi takımımın yararına olacağını umarak. Ancak son haftada yitirdiğim bu umudu, böyle bir sonla görmekten üzülmedim desem yalan olur. İnsan, kaybedecektik madem bu kadar yaklaşmasaydık keşke demekten kendini alamıyor, tıpkı 27 yıllık Türkiye Kupası rezaletine sayısızca yaklaşıp finalde kaybettiğimiz gibi. Kendimize ettiğimiz eziyeti rakiplerimiz bize etmez.

Başta söylemem gerekeni şuan söylüyorum ve Bursaspor'u, Türkiye Süper Liginin taşlarını yerinden oynattığı ve büyük bir başarıya imza attığı için tebrik ediyorum. umarım bu başarıyı buralarda bırakmazlar. Trabzonspor'u da tebrik etmekte yarar var ki saha içersinde kendilerine yakışan bir mücadele sergilediler. Ancak Beşiktaş'a söylenecek tek sözüm var "Günah çıkardılar..."

Bursaspor mücadelesiyle bu mutlu sonu haketti ve bunun için ayrıca yardıma ihtiyacı yoktu. Bunu şu kızgınlıkla söylüyorum ki; yıllardır Fenerbahçe hakkında söylenen "şikeci" yakıştırmaları böyle zamanlarda cevap hakkını doğuruyor. Hiç birimiz sütten çıkmış ak kaşık değiliz bu futbol camiasında ama bu kadar da komik goller yenmezdi, süper ligin en az gol yiyen takımı olarak.

Neyse, biz her zamanki gibi kendi hatalarımızı sorgulayalım. Biz kaybettik ve neden kaybettik, kısmını irdeleyelim, gerisi mahalle kavgasını körükler durur.

Kabul etmek gerekir ki takım, geçen yıldan çok farklı. Kaliteli oyuncu oranı oldukça yüksek, yapılması gereken başta forvet mevkii olmak üzere etkili takviyelerle takımın iskeletine katkı sağlamak. Şuan yapılabilecek en kötü şey, bu kızgınlıkla takım kurgusunu bozmak olur. Biri bizi Daum'dan ve Güiza'dan kurtarsın şimdilik yeter. Ancak Daum gitsin başka yabancı gelsin mantalitesi de bizi kendi eksenimiz etrafında döndürmekten başka bir işe yaramaz, yerimizde sayar dururuz.

Şunu getirelim, hocamız şu olsun gibi şeyler söyleyip de kendi kendime gelin güvey olmak istemem. Nasılsa Sayın Başkanımız artık bu işi öğreniyor. Hata yapa yapa o da doğruları görecektir muhakkak.

Yapmamamız gereken herşeyi öğrendik, sıra geldi ne yapmamız gerektiğine...