Deprem ve umarsızlık!

Deprem ve Umarsızlık!17 Ağustos 1999 depremini sanki daha dün olmuş gibi hatırlıyorum. Gecenin karanlığında birden bire başlayan bir sarsıntı, korkudan kıpırdayamıyorum bile, sanki hiç bitmeyecekmiş gibi geliyordu o an...Ardından korkunç bir manzara, yıkılan binalar, on binlerce hayatını kaybeden insan, geride kalan yaşlı gözler…Haftalarca, aylarca deprem konuşuldu her yerde. Herkes bilirkişi olmuştu birden. İnsanlar evlerini depreme karşı kontrol ettirme telaşına düşmüştü. Emlak fiyatları özellikle zemini zayıf olan bölgelerde yerlerde sürünüyordu. İmkanı olanlar daha güvenilir bölgelere taşınma telaşındaydı. Ama ne oldu, üzerinden dokuz sene geçti ve deprem bir çırpıda unutuldu. İstanbul’da deprem ve ekonomik krizle durma noktasına gelmiş olan inşaat sektörü geçtiğimiz birkaç sene içinde ciddi bir ivme kazandı. Müthiş bir konut arzı gerçekleşti, emlak fiyatları korkunç seviyelere ulaştı. İlginç olan emlak fiyatlarındaki yükseliş sadece yeni yapılarda değil, eski yapılarda da kendi gösterdi. Zeminin sağlam olmadığı bölgelerde, depremden önce inşa edilmiş eski yapılardaki daire fiyatları bile çok yükseldi. Örneğin Bakırköy’de 2001’de 100.000$ olan bir daire 2008’de 350.000$’a alıcı buluyorsa ve bu daire 20 yıllık bir binada ise bunun tek açıklaması artık ne yazık ki depremi umursamıyoruz olabilir.Ancak şunu bilmeliyiz ki, Depremle yaşamayı öğrenmek, depremi umursamamak değildir.