Devlet Bahçeli, bu vatanın neyini seviyor?

Barış sürecine en keskin karşı çıkış MHP liderinden geliyor. Devlet Bahçeli, otuz yıllık kanlı sürecin "böyle bitmesini" istemediği için, "vatan" ve "ihanet" ögeli cümleler kurup duruyor.

Başbakana, öteki siyasi partilere, barışa destek veren herkese ağıza alınmayacak laflar söyleyen Sayın Bahçeli, akil insanlar için de demediğini bırakmadı..

Bütün bunları vatanseverlik adına söylüyorsa, Sayın Bahçeli bu vatanın neyini seviyor, diye bir soru sormadan edemiyoruz.

Nerdeyse, ülkede yaşayan tüm "milleti" hain ilan ettiğine göre, Sayın Bahçeli'nin vatan üzerindeki yaşayanları sevmediğini söyleyebiliriz; genel olarak...

Yani, Sayın Bahçeli vatanı seviyor ama vatanın üzerinde hayat sürdüren insanların çoğunu sevmiyor. O kadar sevmiyor ki-ya da sevmiyor görünüyor ki- bunları bir günde denizlere doldurabilir...

Akil insanlar'ın çoğu bu ülkenin sevilen insanları malum. Sürece "gönül katkısı" verebilecek insanlar bunlar. Ama, bakıyoruz Sayın Bahçeli, Hülya Koçyiğit'e, Orhan Baba'ya, Kadir İnanır'a söylenip duruyor.   Akil'ler içindeki bilim adamlarını, kanaat önderlerini, gazetecileri saymıyorum bile...

Vatan üzerinde yaşayanları pek sevmiyor ama ölenleri çok seviyor Sayın Bahçeli ya da seviyor görünüyor. Elbette, bu otuz yıllık uğursuz süreçte can veren şehitlerden bahsediyorum.

MHP'nin oy oranı yüzde onların biraz üzerinde seyreder. Ama, elbette otuz yıllık süreçte şehitler sadece MHP'ye oy veren bu yüzde on'dan değil, ülkenin tüm insanlarının çocuklarından oluştu.

Bu insanların önemli bir kısmı da bu barış sürecine destek verdiğine göre, Sayın Bahçeli, barışa destek veren halk kesimlerini sevmiyor ama onların dağlarda can veren çocuklarını seviyor. Neden?

Çünkü, Sayın Bahçeli ve zihniyetine göre, şehitler geldikçe vatan selamatte kalıyor. Yani, gençler ölüyor vatan bölünmüyor, denilebilir bu anlayış için.

Buradan hareketle, eğer gençler ölmezse vatan bölünür, sonucu çıkarılabilir... Öyleyse, gençler ölmeye, şehitler gelmeye devam etmelidir.

Elbette, bunlar zihnin backraunduyla ilgili... Ne MHP'li ne de başka bir partili biri açıkca bunları ifade etmez ve etmiyor. Ancak, eğer bu barışma süreci, Sayın Bahçelinin arzusu üzerine, akamete uğrarsa olacak olan odur. Şehitler gelmeye devam edecektir.

Her ne kadar şehitler ölmezse de gençler ölmeye devam edecektir, vatan "bölünmeyecektir" amma bir şey daha olacaktır; MHP siyasi olarak yaşamaya devam edecektir.

Bir ülkenin bunca insanı "hain" olamayacağına göre, burada bir "hiyanet" değil, "siyaset" söz konusu... O da Sayın Bahçeli'nin var olma siyasetidir.

Barışın hakim olduğu, şehitlerin gelmediği bir ülkede MHP'nin yeri ne olacaktır?...

Şurası kesin ki, yüzde onun çok altında olacaktır...

Yani, MHP ebediyen barajın altında kalacaktır.

Galiba, Sayın Bahçeli de bunun mücadelesini veriyor: Barajın üstünde kalma mücadelesi!!..

Ne var ki, bu "mücadele" iki tarafı keskin bıçak gibi... Ya barajın altında kalacaksınız; ya da binlerce gencin ölümünün vebali altında kalacaksınız...

Devlet Bahçeli'nin işi gerçekten zor!