- Kategori
- Gündelik Yaşam
Dipnotlar...
*Havaların bunaltıcı sıcaklığı ne zaman bitecek? Sıcaklardan dolayı dışarıya çıkmaya korkar olduğum günler ne zaman biter? diye düşünürken, havada bulutların serinliği kendini hissettirmeye başladı. Be mübarek bizim tatile gideceğimiz zamanı mı buldun? Böyle bir şans olur mu?ama olsun büyükler ne demiş? Her şey de bir hayır var. Tatil mii tatil, önemli olan birilerinin benim yerime iş yaparken, benim okuyup, çizip, sırt üstü yatıp, yazacağım 15 gün geliyorrr….Gene büyüklerimin dediği gibi kısmetse… .
*Büyükler demişken, bana en komik gelen iki kritik cümle vardır. Birincisi, yemeğini bitir bitirmezsen ağlar. İlk duyduğumda bu cümleyi sanırım beş yaşlarındaydım, direkt şöyle düşündüm; aman Allah’ım nasıl bir vicdansız, kötü çocuk olabilirim derhal patlayıncaya kadar yemeliydim ve hakikaten sonunda kıpkırmızı olduğumda evde patlama dehşetinden korkuldu. Çocukken vicdan yükleme böyle bir şey sanırsam, küçük omuzlara büyük yük. Bizi yönetmeye çalışanlarda olmayan yada onların büyükleri gereksiz görmüş öğretmeyi….İkinci diğer cümle; tabağında ne kadar pilav tanesi kalırsa o kadar çocuğun olur… Ki benim yüzbinlerce kalmıştır 38 yaşımda ancak bir tane doğurabildim…
*Evde ki partner belgesel seyrediyorsa ve çoğunluğunda hayvanlar alemi varsa, zamanla kendi yaşamınızla hayvanların yaşamını özdeşleştirebilecek kadar ileri gidebiliyorsunuz …Hatta sıkılmamak adına, hayvanlardan uyduruk öyküler çıkarabiliyorsunuz.
*Tatile gitmenin en zor yanı tekrar yuvaya dönmen gerektiğini bilmek. Tatilde sonsuzluk diye bir şey yok. Keşke olsaydı. Ve en külfetli kısmı bavul hazırlamak olduğu kadar dönüşte o bavulda bulunan kirlileri yıkayıp ütülemek bir yana temiz kalan varsa yerlerine yerleştirmek.
SON SÖZ: Ben bu dipnot işini sevdim bakarsınız devamı gelir. Şimdi ben tatile kaçar…Kışa hazırlık dönemi başlasınnn….