Doğru Fetva

Elliyedi defa ´bu iş olmaz. yakın akraba evliliklerinde sakat çocuk doğma olasılığı çok yüksektir. üstelik kardeş gibi büyüyen kuzenlerin birbirine aşık olmaları yaşam felsefeme ters durumdur´ denilse de ebeveyinlerin karşılıklı çıkarları doğrultusunda ´bu iş ya olacak ya olacak´ inadıyla Kuran ayetlerinden örnek de gösterilir ´kuzen çocuklarının evllenmeleri caizdir´ diye, sonrasını düşünmeden.

İş, ebeveyinlerin istekleri doğrultusunda gelişmeyince de seksenbeş yıllık yapay duygular ortaya çıkarılarak (hangi kutsal dine itaaten bilinmez) mağdur ve dini senaryolar üretilerek sadece iki kuzen çocuklarının değil en az otuz kişinin kaderini çizmeye çalıştılar.

Hani kaderi belirleyen rab´dı?

´Bir kul hakkı, kabe´yi yıkmak kadar günah olduğuna inanılan toplumda otuz kişinin hakkını siz düşünün.

Kılıfına uydurmakla olmuyor bu işler. Bu işlerin bir de öbür tarafını düşünün siz.

İslam inancında 73 fırka ve ellibinden fazla da cemaat olduğu söyleniyor, içlerinde sadece ve sadece bir fırka ehli sünnet cemaati gerçek din olduğu din adamları tarafından söyleniyor ama hangisi olduğu bilinmiyor.

Kimi cemaat liderleri sigara içmenin günah olduğunu söylerken diğer cemaat günah olmadığını söylüyor. Faiz haramdır deniyor ama TOKİ tarafından alınan ev için ödenen faizler haram olmuyor.

Bir diğer cemaat zorlayarak akraba evliliklerinin günah olduğunu söylerken başka cemaat Kuran´ı işaret ederek akraba evliliklerinin mübah olduğunu söylüyor..

Şimdi de biri çıkmış Elazığ depremiyle ilgili bakınız nasıl bir fetvada bulunmuş;  gayretullaha dokunmak edebiyat değildir. AİDS, ebula virüsü..Avusturalya Çin gayretullahadokundu azap geldi. Maazallah biz de zinayı, livatayı yasallaştırarak, Allah´ın helal kıldığı yaşta evliliği tecavüz sayarak, mutlu yuvaları bozarak gayretullaha dokunmayalım. Az kaldı.´diyor..

Zannederim ´kıyamet gününe az kaldı´ demek istemiştir.

Asıl vahim olan durum çocuk yaşta evliliklere onay verilmesidir.

Yazık vallahi bu ülkeye. Bir yandan duygulara yer verilmeden çıkar amaçlı yapılan evlilikler ve sonrasında oluşan travmalar ve toplumun hızla ilerlemesi gerekirken travmaların getirdiği olumsuz gelişmelerden dolayı üretmeyi engelleyen bireylerden dolayı ekonomiye verilen zarar, diğer yandan çocuk yaşta henüz doğruyu ve yanlışı algılayabilecek donanıma sahip değilken evlendirilmeye onay verilmesi..

Bir düşünün sevgili okurlarım, böyle bir ülkenin muasır medeniyetler seviyesine ulaşma şansı var mı?